Ana Sayfa yazılar iktibas Dışarıdan içeriye mektuplar: Asıl suç ne biliyor musunuz? – Arat Dink

Dışarıdan içeriye mektuplar: Asıl suç ne biliyor musunuz? – Arat Dink

Reklamlar
İllüstrasyon: Kemal Gökhan Gürses

Asıl suç ne biliyor musun Çiğdem?

Unutmak.

Yüzümüzün her düşüşüne bir parantez açan gülüşünü, sonra her gülüşümüze bir parantez açan kaldırdığın kaşlarını, yakamızı bir rahat bırakmayan politik doğruculuğunu, sevmeyi değme kardeşten öte bilmiş tek çocukluğunu… Bir gün seni unutursam, bir gün seni özlemezsem affetme sakın.

Ama asıl suç ne biliyor musun Çiğdem?

Utanmamak.

Asıl suç, sana kara çalmak, seni içeriye atmak. İçeride tutmak (ve seni dışarı çıkaramamak). Asıl suç, sana utanmadan bir de tutup mektup yazmak (tünel kazmamak).

Bir utanmamak var ki hele; kendi halkına her şeyi yasak edip, ele merhem satmak. Demokratik devletmiş adı. Suç bu.

Bu bir.

***

Asıl suç ne biliyor musun Çiğdem?

Çalmak.

Beton çalmak, demir çalmak mesela, kolonlardan… Hiç koymamak da bir tür çalmak, anlatamıyorum. Bırak kolona demir koymamayı, insanlara ev koymamak var bir de. Sosyal devletmiş adı.

Ama bir de hayatı çalmak var. Yok, Uğur Kaymazlara değinemeyeceğim yine. Bazı acılara kalem değdiremem. Ama kalanlardan bahsedelim, ne kaldıysa artık. Analardan, sevgililerden, kardeşlerden, çocuklardan… Bir de onların hayatını çalmak var. Zamanlarını çalmak.

Mesela asıl suç senin, Osman Abi’nin, Mine’nin, Tayfun’un, Can’ın zamanını çalmak.

Zamanı çalmak deyince, zamanı aşırmak geliyor ister istemez akla. Hani “zamanaşımı” diye bir laf tutturmuşlar ya, duble suç.

Bitmiş mi ki suç? Suçun tarihi ne? Hangi suçu, ne zaman, nerede, nasıl işlemişler de bitirmişler? Neden, kim işlemiş de bitmiş suçu? Bitmiş de üzerinden zaman mı geçmiş bir de zaman aşımından düşmüş suç? Devam eden suçun zamanaşımı mı olur?

Asıl suç, kayıp annelerinin, kardeşlerinin, çocuklarının zamanını çalmak. Oturmayı yasaklamak, bağırmayı yasaklamak suç. Annelerden cumartesilerini çalmak suç.

Asıl suç bütün günleri bize zehir etmek. Zamanımızı çalmak. Zamanı aşırmak suç.

Bu iki.

***

Asıl suç ne biliyor musun Çiğdem?

Yalan.

Değiştireceğim diye söz verdiğin düzenin, ortağı olmak suç. Çırağı olmak suç. Kalfası olmak suç. Ustası olmak daha büyük suç.

Sözünü tutmamak suç.

Onca yıl şehirleri yönetip, geliyorum diyen depremlere kulak tıkayıp, çalmaya, çırpmaya göz yumup ve hatta ortak olup, insanları çoluk çocuk demeden molozların altına diri diri gömmek suç. Bu suça rağmen hayatta kalabilmiş olanların, depremden sonra toplanacağı alanlara, sıkış tıkış şehirlerin ortasında süs bahçesi gibi kalmış az buçuk yeşile de göz dikip AVM yapmaya kalkışmak suç. Bir de bu olmasın diye direnenleri öldürmek, hapse tıkmak suç. Bunlar bağlı suçlar, katalog suç.

Mesela yolu kesip haraç istemek suç mu? Suç. Okulun kapısına dikilip, pardon bankoya oturup, haraç istemek… O da suç. Hastanenin önüne banko koyup haraç istemek… Düpedüz suç. Banko suç. Halkın binlerce yıldır tanıdığı suçlara afili postlar da biçseler, havalı adlar da taksalar aynı suç.

Hukuk devletiymiş adı. Değiştirmek suç, değiştirmeyi teklif etmek dahi suç.

Asıl suç sözünü tutmamak Çiğdem.

Biz seninle ve yüzbinlerce arkadaşımızla, 18 yıl önce bir söz verdik. Sözümüzü daha önce verilmiş sözlere kattık. Sonra Sevag’a söz verdik. Sonra Gezi’de söz verdik. Berkin’e söz verdik. Birbirimize söz verdik. Roboski’de söz verdik. Cizre’de, Nusaybin’de, Sur’da söz verdik. Suruç’ta, Ankara Garı’nda söz verdik. Sözler bütün dünyada verilmiş başka sözlere karıştı.

Devleti kendi malı zannedenlerin yerinde olsam biriken ahın önüne devleti bent yapmam. Bak nice devletler yıktı biriken sözler. Kendi yaptım zannetti niceleri, böbürlendi. Onları da aldı götürdü sonra çekilen dalga. Dalga dalga vurur söz. Sözün yanında küçük adamlar bunlar. Bu zorbalar ve ortanca zorbalar.

Zamanımız çalınır, hayatımız çalınır. Bir gün yine doğar küllerinden söz. Ne zorbalık çağları gördü bu gezegen, bu yorgun mavi göz. Söz her defasında birikti boğdu, yine doğdu. Ne hallerden çıktı insanlık.

Söz baki.

Bu da üç.

***

Aslında suçüstü yakalandınız siz. Henüz bitmemişti suçunuz. Devam edecek. Çünkü bu saydıklarımın suç olmadığı yerde asıl suç ne biliyor musun Çiğdem?

Çiğdem olmak.

Hayır demek, dur demek, olmaz demek suç. Teklif dahi etmek suç.

Osman olmak, Selahattin olmak, Figen olmak, Selçuk olmak… Benim avukatım olmak suç.

YORUM YOK

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Exit mobile version