Ana Sayfa yaklaşımlar Özkan Yıkıcı Seçimler sonrası muhalefet ekseninde Türkiye ve Yunanistan – Özkan Yıkıcı

Seçimler sonrası muhalefet ekseninde Türkiye ve Yunanistan – Özkan Yıkıcı

Reklamlar

Mayıs ayında Türkiyede seçimler gerçekleşti. Kısa zaman sonra da Yunanistanda yapıldı. Fakat, hükümet kurulamaması sonucu, Yunanistanda yeniden yazın sıcağında yeniden seçimlere gidildi. İktidarlar yerini korudu. Kaybeden muhalefet ekseninde ise iki ülkede ayrı tutumlar oluşturuldu. Türkiyede ana muhalefet CHP lideri önce sustu. Özeleştiri dahi vermedi. Koltuktan ise hiç ayrılma niyeti yoktu. Yunanistanda ise seçimi kaybeder kaybetmez hemen Sipras istifasını verdi. Siriza hemen yeni lider için de tarih belirledi. CHP ise Kılıçtaroğlunun koltuğunu koruma refleksine çoktan girildi. Böylelikle seçimler sonrası kaybeden yelpazesi çelişkili tutumlarla ayrı ayrı tutumlar sergiledi.

Hafta sonu Yunanistanda seçimi kaybeden Sirizada yeni lider seçildi. Kaselakis diye biri seçildi. Biri diyorum: çünkü Siriza içinde hiç etkili ismi yoktu. Dahası, vekil adayı olup kaybeti. Bundan yaklaşık iki yıl önce Yunanistana geri döndü. Amerikada finansman alanında çalışıyordu. Sirizanı Kaselakisi ülkeğe getirirken ve seçmen karşısında seçilmemesine karşın, parti lideri olacağını da pek tahmin etmiyordu. Ama, siyaset böyle bir şeydir. Hele de demokratik kurallar işliyorsa, bazı tepkielr de belirli kesime karşı yoğunlaşırsa, böylesi liderler de hem de fazla deneyimi olmasa da oylarla seçilirler.

Eklemek gerekir: Sirizada başkanlık veya öteki adaylıklarda parti üyelerinin oyu ile yapılır. Yunanistan Sirizasının üye sayısı nerede ise CHP sayısına yakındır. Yunanistanın on Türkiyenin de seksenbeş milyon nifusu olduğunu da düşünürsek, durum daha kolay anlaşılır. Üstelik Türkiyede delegeler seçer. Delege siteminde de aday olmak için delegenin Y.20 delegenin de imzası şart..

Bir noktaya daha geçelim: Kaselakis, ayni zamanda eşcinseldir. Bu durum dahi Yunanistan kamuoyunda pek fazla tepki görmedi. Kilise tarafı biraz mırıldandı, faşistler protesto yapsa da tüm öteki partiler bu durumu açıkça savundular. Normal bir olay olduğunu belirtiler. Bir düşünün ayni durum Türkiyede yaşansa: daha B.M. salonunda gök kuşaklı rengarenklere Erdoğanın eşcinsel algısıyla nasıl karşı çıktığı yaşanmışlığı daha yeni. Ama, görkkuşağının belirli tepkileri deyerleri yansıtıldığı söylenince

Durum anlaşıldı. Ayni şekilde Türkiyenin birçok yerinde rengarenliğe nasıl karşı çıkıldığı da güncel davranışlar olarak haberleşmektedir. Bunları düşününce, Kaselakisin Siriza parti lideri olması, yarın kim bilir olasılık olarak da başbakan olunca, ayni kafalarla nasıl görüşüleceği de başka bir merak konusudur.

Kaselakise parlemento dışı olması ve yeterli birikim eksikliği sorularına verdiği yanıt da demokratik yaklaşımın öteki yüzü: kendisinin vekilerden birini tayin edip parlemento işlerini ona devredip, halka ilişki ve demokratik örgütlerle alakalı olacağını anlatıyordu. Şimdi, Siriza yeni döneme girdi. Ortaklaşan birlikteliğin sürüp sürmeyeceği de ilerde belli olacak. Nasıl ki zamanında bir tereddüt sonucu Pasok gerileyip yerini Siriza alırken, şimdi de benzer başka koşulalrda sol eksende kayışların olması da sürpriz deyildir.***

Yunanistanda Siriza yenilgi sonrası böylesi anında gelişmeler yaşarken, peki Türkiye: Türkiyede bilmem kaçıncı yenilgisini alan CHP ve başkanı Kılıçtaroğlu hala etrafta dolaşıyor. Zorlanma sonucu kurultaya gidilme sürecinde olmasına karşın, daha delege seçimlerinden ilk baştan gelen bilgiler Klasik CHP tekrarı gibi olmaya da adaydır. Oturulan koltukta öylesine alışındı ki seçimler sonrası deyerlendirme dahi net şekilde yapılmadı. Yüz yılık parti geleneği ile kısa zamanlı Siriza geneleğinin en azından seçim sonrası taploları birbirinden çok uzak. Hele koltuğu koruma ve örgütlerle ilişkiler oldukça deyişik yelpazelerde dolaşılmaktadır.

Türkiyenin muhalefet önemli medyaları hep Kılıçtaroğlunu kurtarma yarışına girdiler. Adaylar olmasına karşın, sorunların genişliğine karşın ısrarla kaybeden Kılıçtaroğlu resimleriyle adeta hiçbirşey olmamış veya konuyu itifaklara kaydırtıp adeta olayın özünden hep kopuluyor. CHP yüz yılını doldururken, geldiği aşama adeta sefaleti oynuor. Kısa zaman önceki CHP makalemde bu konuyu değerlendirdim. Dikat edeceğimiz, seçimler yapıldı. Seçimlerin yapılınış şekli de uçurum farklılığı. Yunanistanda liderler tartışırken, Türkiyede yakından dahi geçilmedi. Devlet olanakları ve baskı ise Türkiyenin şanına yakışan uygulamalardı.

Sonuçta, CHP deyil ama Siriza seçim yenilgisi ile yeni liderini seçti. Girilen bu yolda ilginç yeni imajlarla Kaselakisi seçtiler. Bu Sirizaya ne getiri ne götürür bilinmez. Ama, zemin kayışı yanında onun boşluğunu dolurmaya hazır partiler de var. Bakalım Türkiyede ayni yörüngede devletçilik oynanırken, Yunanistanda Siriza kısa tarihli parti olup olmayacağı sürecinde neler yaşayacağız?


Yeniçağ sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

YORUM YOK

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Exit mobile version