Ana Sayfa yaklaşımlar Özkan Yıkıcı Kıbrıs izlenimleriyle İzlanda yorumu – Özkan Yıkıcı

Kıbrıs izlenimleriyle İzlanda yorumu – Özkan Yıkıcı

Reklamlar

Bizde çok tuhaf ezberlerle algılar yerleşti. İşimize yeter ki uysun. Bahane haline gelsin. Eskiden tüm olumsuzlukları aklama adına “adalıların kaderidir” deyip sorunları örtme kurgusu oluşturuldu. Bu gayet güzel de kabulendi. Yine, en uyfak soruna bakışın olmaması da yine adanın özeliği olarak suçlanması da tekrarlanan öteki önemli düşünceydi. Tüm adaların kaderiymiş gibi bizdeki olumsuzlukların vurgulanmasına önem veriliyordu. Doğrusu, epey de tutuyordu. Çünkü kendi başarısızlığını veya yetersizliğini sorgulama yerine, suçu ada yapısına indirgemek, iyi bir aldatmaca kolaycılığı idi. Bu görüş iyice yerleşti. Yaanına da şu kültürleşme yerleştirildi: tüm beceriksizlikleri veya kendimizin karşı çıkmadığı konulardan kaçmak için de heişte izlanda izlenirken bu palavranın da çöküşünün kanıtlarını taşıyordu. Bu durumu kısaca özetleyelim. Hatırlatmak ve yeni bilgielrle de ezberlerin ezber olduğunu yeniden sürgulama adına özetliyorum.

Son kapitalist sisem iki önemli kriz yaşamaktadır. Ekonomik finnansman krizi ve pandemi korona salgını. Her iki krizden de direk etkilenip başarıyla çıkan ada ülkesidir. Üstelik, ekonomik krizde AB önerileri dyeil kendi sol anlayışlı tetbirlerle ilk krizi atlatan ülke oldu. Haaklara dokunmadan, dış sermayeye teslim olmadan izlanda 2008 krizini ilk atlatan ülke oldu.

Krizin başında sağ merkez yönetim yönetemzken, seçilen sol yönetim yukarda özetlenen tetbirlerle krizi atlatı. Fakat, İzlandalılar kriz sonrası yine sağ yönetimi seçme gibi bir uygulamayı da yaptılar!

İkinci kriz sağlıkta oldu. Bu defa izlanda merkez yönetimi yeşil sol eksenliydi. Korona salgınını ilk atlatan ada ülkesi oldu. Aldığı tetbirlerle olayın yayılmasını da engelendi. Örnek ülke olarak sunuldu. İzlanda, bu tutumlarla da yetinmedi. Örneğin son dönemmde yine alıp uyguladığı ççlışma alanı kararları oluyor. Tüm dünya daha fazla çalıştırma esnek emek koşullarını zorlarken, izlandza haftada 4  gün çalışma deneyimini gerçekleştirdi. Alınan sonuçlar da tüm olumsuz tetiklemelere karşı başarılarla devam ediyor. Hem çalışma verimliliği artı, üretim canlandı ve sosyal rahatlamalar da gelişti. Nedense bu örnek pek gündem yapılmadı. Örgütlü emeği bireyselleştirme ve esnek çalıştırma kuralı ezberinin yıkılmasından korkuluyor. Tabi ki burada yandaşa göre istihtamla başlayan yapmız için elbet teşvik edici örnek olarak düşünülemez. Uyduruk ek mesayilerle fazla çalıştırmaa deyeri de bizde çok siyasal tat halindedir.

Görüyorsunuz, izlanda bazı olmazları ada ülkesi olmasına karşın gerçekleştiriyor. Bu tip örnekerl ise pek konuşturulmaz. Doğrusu kimine de anormal geliyor. Kendi gözlüğü dışındakileri görmeme bakışı böylesi zehirleme düşünceleri de besliyor. Demek ki ada ülkesi olurken tek tip deyilmiş. Sağ sol da düşüncesel aynilik olamaz. İzlanda bunu yaşatılanlarla ve krizlerdeki yönetme ve çıkma yöntemleriyle kanıtlamaktadır. Ollmaz deyil olasılığı yerine koydurtu. Ama, hep kötü örnekler ve bağımlı olarak yaşamanın teslimiyeti bu tip gelişmelere bakışı da engeliyor.men karşıtı suçlayarak kendimizi rahatlatıyoruz. Bunu son Kıbrıs gelişmelerinde çok ca baş vurulan kural oldu. K. Kıbrıstaki Türkiyenin yerleşmesi  buradakilwerin iyice teslim olmalarına söz dememe adına “rumlar çatlasın” diyorlar. Böylelikle kendi bitişimiz veya yeni gelinen durumla kendimizdeki yüzleşme yerine, “rumlar”  denip onlara bir anlamda konudan kaçma ilkesine saırılınıyor. Nasıl ki burada yapılan bir geçmiş olaya, ama rumlarda denip konuyu ötelemeye çalışma da hep gerçeklerden kopmanın önemli  deyerleri haline düşüldü.

Ayni durum son günlerde bir yanda teslimiyet öetki tarafta pandemide yaşanırken, başarı ile şükran ikilemli sözlerle durumu örtmeye ve pandoraya koymaya çalışılınıyor. Bu arada yine adaların kaderi sözleri de bol konuşup laf bulamayan kişilerde yeniden bir bahane olarak da sunuluyor. Oysa, dünyada koşullara göre yorum yapıp deyerlendirme geliştirilince, olayların böyle olmadığı da ortada. İzlanda son evrensel krizlerin içinde olumlu örnek olarak kabullenen ada ülkesidir. Üstelik bir başka kavramın daa tılsımını bozarak. Hani derler ya “hepsi aynidir, sağ sol kalmadı”!

YORUM YOK

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Exit mobile version