Ekonomist Mustafa Sönmez “Kürt Sorunu ve Demokratik Özerklik” adlı kitabında özyönetim için bizlere şunları söylemektedir:
“Türkiye’nin siyasi ve idari yapısını, özerk bölgeler oluşturarak, “Merkez-Bölgesel Meclis-demokratik yerel yönetimler” biçiminde üç kademeli bir yapılanmaya dönüştürmenin demokratikleşmeye, toplumsal kaynakların rasyonelce büyütülüp daha adil bölüştürülmesine imkan vereceğini ve Kürtlerin kültürel ve siyasi beklentilerine çözüm üreterek kalıcı bir barışı tesis etmeye yarayacağı söylenebilir”(sf.51)…
Bölgesel meclislerin kurulması konusunda ise bizlere şu bilgileri vermektedir Mustafa Sönmez:
“Bu bölgesel meclisler, eğitim, sağlık, kültür, sosyal hizmetler, tarım, denizcilik, sanayi, imar, çevre, turizm, telekomünikasyon, kadın, gençlik, spor ve diğer hizmet alanlarından sorumlu olacaktır. Dışişleri , maliye ve savunma hizmetleri de merkezi hükümet tarafından yürütülecektir. Emniyet ve adalet hizmetleri merkezi hükümet ve bölge meclisleri tarafından yürütülecektir”(sf.52).
Yine Mustafa Sönmez Özyönetim için şunları söylemektedir(sf.56):
“Bir kere baştan söyleyelim ki, üniter devlet yapısını koruyarak ülkeyi, özerk bölgeler biçiminde bir idari reforma tabi tutmanın kaçınılmaz sonucunun, bölünme, parçalanma olması gerekmiyor. Böyle bir önyargısı olanlara, “Neden İspanya bölünmedi” diye soruyorum. İspanya, 35 yıldır özerk bölgelere ayrılmayı öngören ve bunu gerçekleştiren 1978 Anayasası ile yönetiliyor. Onlarda da Bask, Katalan ve Galiçya etnik sorunları var. Zaten, ülkeyi 17 özerk kent yönetimi ile yönetme modeli de, bir ölçüde bu sorunu aşmaya dönük olarak gündeme getirildi. Özerk bölge formülü İspanya’yı dağıtmadı. Tersine, etnik taleplere belli çözümler sunarak, gerilimi önemli ölçüde yatıştırdı. Bu iç barış, durulma, İspanya’yı, dünyanın 9’uncu büyük ekonomisi ve Türkiye’nin 3 katı zengin bir ülke durumuna getirdi. 35 yıldır özerk bölgeleri ile ayakta duran İspanya, elbette Türkiye ile bir bir örtüşmüyor. Ama biz de taklit etmek zorunda değiliz. Sadece esinlenmeye, bilgiye, deneyimlerden yararlanmaya ihtiyacımız var”
Açıkça bellidir ki Mustafa Sönmez’in de araştırmalarına göre Özyönetim Türkiye’yi bölmek değil, devleti daha da demokratikleştirmek ve vatandaşın ayağına onun gözlemciliği ve katılımında daha fazla hizmet götürmektir. Peki AKP’nin bundan korkması acaba niyedir? Çünkü AKP’nin amacının Türkiye’ye firavunluk ve diktatörlük getirmek olduğu ortaya çıkmıştır. Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’yi demokratikleştirmek değil baskı rejimi kurmak istemektedir.
Aylardır Güneydoğu’da bir hiç uğruna insanların öldürülmesinin sebebi de budur.