Avrupa’da, demokrasi ihlal ediliyor. Yasaları sadece mali piyasaların isteği belirliyor. Yurttaşlar, halklar, Avrupa’nın geleceğine karar vermek için mutlaka iktidarı ele almalılar. Her gün saldırıya uğrayan halk egemenliğine saygı duyulması sağlanmalı.
Başkanlar Konseyi olarak, Avrupa Komisyonu başkanlığı için ortak bir aday çıkarma olasılığını tartıştık.
Biz, bu yeni uygulamanın AB’yi demokratikleştireceğine inanmıyoruz. Avrupalı liderler ve troykanın umduğu gibi otoriterliklerini gizlemeyecek.
Seçim kampanyası süresince, konuşma tekelini krizden sorumlu olanlara bırakmak için bir neden olduğuna inanmıyoruz. Halklar, işçiler, kemer sıkmaya karşı ve Avrupa’nın yeniden kurulması için mücadele eden herkesin mutlaka bir megafonu olmalı.
Bu nedenle 13-14-15 Kasım’da Madrid’de yapılacak Avrupa Sol Parti kongresine, Alexis Tsipras’ın adaylığını sunmaya karar verdik.
Bize göre bu başvuru, Avrupa’ya dair umudun güçlü bir sembolü olabilir. Yunanistan, kemer sıkma politikaları için kobay seçilmişti ama Yunanistan direndi ve hâlâ direniyor. Alexis Tsipras’ın başkanı olduğu SYRIZA, Yunan halkını, barbarların memorandum ve otoriterliğine karşı, birleşik bir Avrupa içinde Yunanistan’ın iyileştirilmesi için bir araya getirmişti. Alexis Tsipras’ın sesi, ultra liberal politikalara ve aşırı sağ tehdidine karşı direniş ve umudun sesi olabilir.
Bu başvuru, çok sayıda insanı ve politik gücü bir araya getirebilir. Kongreye kadar tüm üye ve gözlemci partiler, Avrupa Parlamentosu’ndaki GUE/NGL grubunu oluşturan güçler ve kemer sıkma politikalarını reddeden, krize ilerici bir çözüm ve Avrupa’ya dair başka bir proje isteyen herkesle görüşmeleri yürütmesi için ASP Başkanlığı’nı görevlendirdik.
Çeviri: Kontra Salvo
Yeniçağ sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.