Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
– Siyasi ve diplomatik düzeydeki girişimler olumlu sonuç verdi ve Daimi Komite acil uyarısıyla Türkiye’den Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını uygulamasını istedi. Türkiye’ye bu konuda Kasım ayı sonuna kadar sonuç beklendiği mesajı da verildi. Elde edilen bilgilere göre, avukat Andreas Angelidis Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Başkanı’na gönderdiği bir mektupla Türkiye’nin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını uygulamada gösterdiği oyalamayı gündeme getirdi. Bakanlar Komitesi’nin ilgili kararına rağmen Türkiye’nin kararları uygulamada geciktiğini vurguladı. Kıbrıs Dışişleri Bakanlığı’nın da aynı yönde bir girişimi oldu ve bunun sonucu Avrupa Konseyi Türkiye’ye ilgili kararları uygulamada gecikmesi nedeniyle bir mesaj gönderdi.
– Aşağı Polemitya’da tüm siyasi alanlardan yeni bir vatandaşlar grubu şimdiki Belediye Başkanı Yorgos Yeorgiyu’nun adaylığını tekrardan desteklediklerini açıkladılar. Bu açıklamalarında Yeorgiyu’nun insanları pratikte birleştirdiğine dikkat çektiler. Belediye yönetiminde yeni bir model ve çağdaşlaştırma için uğraş verdiğine dikkat çektiler.
ALİTYA gazetesinin bugünkü ana haberi “tehditler aracılığı ile petrol dönemine girildi” başlığı altında. Gazeteye göre, Kıbrıs’ın kendi münhasır ekonomik alanında sondaj çalışmalarını başlatması sonrası Türkiye Başbakanı recep Tayip Erdoğan savaş gemileri eşliğinde Türklerin de kendi araştırmalarını Kıbrıs açıklarında yapacağı tehdidinde bulundu. Bölgede bir askeri zıtlaşmayı önlemek amacıyla Amerika Ankara’ya özel temsilci gönderdi. Kıbrıs’ın sondaj çalışmalarını başlattığı platform ise askeri savaş uçakları ile insansız uçaklar tarafından kontrol ediliyor. Yabancı haber ajanslarına göre, platformun doğu bölgesinde İsrail savaş gemisi de var. Aynı kaynaklara göre, bölgede uluslararası sularda Türk gemileri de var. Eski Ticaret Bakanı Andonis Paskalidis’e göre, Türk savaş gemilerinin platforma yaklaşması ve çalışmalarla ilgili izahat istemeleri durumunda şirket sorumlusu doğal gaz bulmak amacıyla Kıbrıs’ın münhasır ekonomik alanında petrol aradıklarını net bir biçimde kendilerine söyleyecek. Bu arada19 Eylül tarihi Kıbrıs tarihinde küçük Kıbrıs’ın yeni bir döneme girdiği, dünya enerji haritasında bir yer talebiyle petrol üreten ülkelere katıldığı şeklinde kayda geçecek. Sondaj çalışmaları başlarken Kıbrıs hükümeti çeşitli nedenlerle detay vermekten kaçınarak sessiz kalmayı tercih ediyor. Kıbrıs adına sondaj çalışmalarını başlatan Noble Enerji şirketi yetkililerine göre, her şeyin yolunda gitmesi durumunda Kıbrıs 2014 yılına kadar buradan çıkacak doğal gazı değerlendirebilecek bir konumda olacak. Şirkete göre, sondaj çalışmaları 60 ile 90 gün arasında sürecek ve 1800 metrelik bir derinliğe kadar inilecek. Bu derinlikte var olan doğal gazın miktarı ve kalitesi kesin bir biçimde tespit edilebilecek. Yakın bir geçmişte Huston’da yapılan bir konferansta Kıbrıs Ticaret Bakanı Enerji Dairesi Müdürü Solonas Kasinis Kıbrıs’ın bölgesinde yaklaşık 1,68 milyon varil petrol ve 122 trilyon metre küp doğalgaz olduğunu söylemişti. Bu arada İsrail’in DELEK şirketinin Kıbrıs münhasır ekonomik alanında araştırma faaliyetleriyle ilgili olarak Noble Cyprus ve Avner Oil and Gas şirketleriyle bir anlaşma imzaladığına kesin gözüyle bakılıyor. Anlaşma Kıbrıs Cumhuriyeti’ne DELEK ile Avner Oil and Gas şirketlerinin bu sürece katılıp katılmayacağı konusunda 1 Ağustos 2013 tarihine kadar karar verme hakkı da içeriyor.
POLİTİS gazetesinin de bugünkü ana haberi Noble Enerji’nin Kıbrıs Cumhuriyeti adına başlattığı sondaj çalışmaları. Gazeteye göre, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin münhasır ekonomik çıkar alanında sondaj çalışmaları dünden itibaren başladı. Amerikan ve İsrail basın yayın organları “Afrodit” olarak adlandırılan 12. parseldeki çalışmalarına başlatıldığını duyurdular. Buradan çıkacak yeraltı zenginliklerinin miktarı ve kalitesi 60–90 gün içinde belli olacak. Politis’in elde ettiği bilgilere göre, bu çok daha önce, somut olarak 15–20 gün sonra ön görülebilecek. Bu arada bazı bilgilere göre de, aslında Pazar akşamı başlanan ancak bazı teknik sorunlar nedeniyle durdurulan sondaj çalışmalarına dün yeniden başlandı.
Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
– Mari’deki patlamayı araştıran komite başkanı Polis Poliviyu herhangi bir etki altında kalmadan çalışmalara devam etme kararlılığında. Polivuyu “herhangi bir eleştiriden, kuşkudan, politikacıların ya da basın organlarının açıklama ve haberlerinden etkilenmeksizin çalışmalara devam edeceğim” dedi. Polivuyu’nun bu açıklamayı AKEL’in geçen günkü çağrısına yanıt olarak yaptığı tahmin ediliyor. Poliviyu bu arada çalışmalarının yoğunluğuna rağmen araştırma sonuçlarını 30 Eylül tarihine kadar hazırlayıp sunma arzusunda olduğunu da tekrarladı.
– Konstantinos Yorgacis Lefkoşa Belediye Başkanlığı’na adaylığını bugün açıklıyor. Yorgacis dün Facebook’unda bu süreçte destek istedi. Yorgacis’in adaylığını DİSİ ile DİKO destekleyecek. Bu arada şimdiki Belediye Başkanı Eleni Mavru seçimlere sadece AKEL’in desteğiyle katılacak. Eleni Mavru dün Belediye Meclisi temsilcileriyle AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu’yu ziyaret etti. Eleni Mavru diğer partileri de ziyaret edecek
HARAVGİ gazetesinin bugünkü ana haberi Kıbrıs’ın sondaj çalışmalarına yönelik tehditlerde bulunan Ankara’ya Avrupa Birliği’nin notası. Gazeteye göre, Avrupa Birliği Komisyonu Kıbrıs’ın münhasır ekonomik alanının 12. parselinde Noble Enerji şirketinin başlattığı sondaj çalışması nedeniyle Türkiye’nin iyi komşuluk ilişkilerini olumsuz yönde etkileyecek herhangi bir tehditten ya da faaliyetten uzak durması yönünde dün Ankara’ya yeniden bir çağrıda bulundu. Kıbrıs Cumhuriyeti kendi münhasır ekonomik alanında egemenlik haklarını kullanarak sondaj çalışmasını başlatırken Avrupa Birliği’nin dışişleri bakanı konumunda bulunan Kathrin Aston Ankara’nın, Brüksel’e yönelik Kıbrıs dönem başkanlığında ilişkileri dondurma tehditlerine yanıt verdi. Kathrin Aston Kıbrıs’ın 2012’nin ikinci altı ayında Avrupa Birliği dönem başkanlığını üstlenmemesi diye bir şeyin söz konusu olamayacağını dile getirdi. Avrupa Birliği Komisyonu’nun genişlemeden sorumlu üyesi Stefan Fule Türkiye’nin iyi komşuluk ilişkilerini olumsuz olarak etkileyecek her tür tehditten ya da gerginlik kaynağından ve faaliyetinden uzak durması gerektiğini söyledi.
Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
– Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas Kıbrıs sorununda çözüm olduğunda, karbonhidrat yatakları bulunmasıyla ortaya çıkacak olanaklardan Kıbrıslıtürklerin de yararlanacağını söyledi. Ancak işgal rejiminin haklarından söz edilemeyeceği görüşünü de ileri sürdü. Cumhurbaşkanı Pazar akşamı Londra’da yaptığı bir konuşmasında karbonhidrat yataklarına yönelik olarak yapılan sondaj çalışmalarına değindi ve “doğanın hediyesi bir ürünü paylaşacağız. Kıbrıslıtürk yurttaşlarımızı, Kıbrıstürk toplumunu bu hediyeden mahrum bırakmak istemeyiz, ancak Güvenlik Konseyi’nin oy birliği ile yasadışı bir olgu olarak mahkûm ettiği sahte devletin kuruluşuyla kabaca yasadışı davranıldığında sahte devletin hakkından bahsedilemez” dedi. Cumhurbaşkanı deniz altı zenginliklerinin birlikte değerlendirilmesini istemeleri halinde müzakere masasına ciddi oturmaları, Türkiye’nin iyi niyetle müzakere etmesi için Sayın Eroğlu’ya yeşil ışık yakması gerektiğini de ifade etti.
– AKEL Meclis Grup Sözcüsü Nikos Katsuridis dün akşam partisinin Limasol’daki aktif toplantısında konuşurken neoliberal güçlerin hedefinin iş ilişkilerini değiştirmek, çalışanları kamu çalışanları ile özel sektör çalışanları olarak bölmek, siyasal diyalogu ortadan kaldırmak ve çalışanları aşamalı bir biçimde güçsüz duruma getirmek olduğunu söyledi. Bu güçlerin bu uğraşılarında bazı siyasetçileri ve basın yayın organlarını yanlarında bulduklarını da ifade eden Katsuridis bu durumun sadece Kıbrıs’a özgü olmadığını diğer Avrupa ülkelerinde de bunun görüldüğünü ifade etti.
– AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu dün DİSİ merkezinde DİSİ Başkanı Nikos Anastasiadis ile görüştü. Kiprianu görüşme sonrası yaptığı açıklamada, Kıbrıs halkının karşı karşıya olduğu sorunların çözümü için daha iyi daha iyi bir ortamın daha fazla karşılıklı anlayış ve saygıyla yaratılabileceğine dikkat çekti. Kıbrıs’ın içinde bulunduğu koşullarda siyasi partilerin siyasi söylemlerini ve rollerini geliştirmelerinin gerektiğini de vurguladı.