yaklaşımlarÖzkan YıkıcıPazar seherinden başlayan konu belirleme - Özkan Yıkıcı
yazarın tüm yazıları:

Pazar seherinden başlayan konu belirleme – Özkan Yıkıcı

333 Takipçiler
Takip Et

Yeniçağ podcastını dinleyin

Pazar gününü genelikle sabahları biraz fazla uyuma düşüncesiyle karşılamak isterim. Cumartesi akşamı, “yarın biraz keyif yapayım” düşüne kapılırım. Fakat, alışkanlık beni hep yakalar. Genelde ssaat altıya yakın uyanırım. Çoğu zaman pazarları da aynen yaşarım. Yine de oyalanırım. Odamdaki ratyoyu açıp hafif müzükle hayalere daldığım da sık sık oluşur. Bu sabah da aynen böyle oldu. Dünkü gecede kendimce sabahın en azından saat sekize dek derin uyuma hayaliyle yattım. Ama şeytan yine uykuma girdi. Saat yaklaşık altıya gelirken uyandım.. yanımdaki dokunduğum saatden öğrendim. Baktım ki pek de uyuma belirtim de yok. Odamdaki ratyoya dokundum. Genelikle yatarken ratyonun ibresinin sesini kısarım. Hafif şekilde kalmasına önem veririm..

Ratyodan yanık bir ses çıkıyordu. Okuduğu ezgi de ermeni ezgisiydi. Mey veya duduk esruman sesi de yanıktı. Bu durumla zaman zaman karşılaşıyordum. Çünkü genelde ratyoyu gece kaparken Kıbrısın Türkçe yayın yapan ratyosunda brakırdım. Böyle bir allışkanlığım vardı. Saat altı olmadığı için de önceki günün ermeni yayınını tekrar yayınllıyordu. Onun için de ibreye dokununca, ermeni ezgiler kulağa gelirdi.

Fakat anlaşılmaz bir duyguya takıldım. Ezgiden hiç olmayan şekilde etkileniyordum. Daha bir gözlerimi ovdum. Sonra Türkçe yayına geçilince de Ondokuz Ocak denlince, bir başka oldum. Duygusal bir uyanış değildi. Birden beynim canlandı: Frank Deenkin katledilişinin yıl dönümüydü. Tam onsekiz yıl geçti. Birden yakın zaman kararı da aklıma hemen eklendi. Katliyamla ilgili zaman aşımı kararı da verildi. Böyle tuhaf bir Pazar sabahına başladım.

Oysa benim aklımda başlayacak olan İsrail Hamass ateşkes anı önceden planlanıyordu. Uygulanıp uygulanmayacağı kuşkuların son dönemine de geliyorduk. Fakat, Frank adeta sabahın ermeni yanık ezgisiyle ansızın aklıma geldi. Şok mtedavinin daha bende olmadığına da inandım.

Elbet K. Kıbrısta konunun hatırlanmasını falan beklemiyordum. Kendi önemli resmi olmayan hatırlatmalar dahi burada hafızadan sildirtildi. Ama Tüürkiye medyasına bir bakmak önemliydi. Onsekiz yıl önce katledilen Deenk adetta Türkiye resmi tarihinin önemli sayfasıdır. Deenk, hem Ermeni hem Sosyalist hem de aydındı. Birçok devlete karşı olan ilerici devrimci olguyu taşıyordu. Kendini de ürkek güvercinnolarak atlandırıyordu. Öyle ki katledilme tehtitleri karşısındaki çaresizliğini yanık sesiyle söylerken, güvercinlerin öldürülemeyeceği düşüncesiyle de kendini avunduruyordu. Unutuğu, faşist ve hele resmi tutumla tamamlanınca, insan güvercin dinlenmemesiydi.

Sonuçta, kendi onca uzlaşma ve insancıl görüşmelerine rağmen, katledildi. Hem de göstere göstere gelen, haberi olunan bir gelişme zinciriyle. Denenk odenli bir tepki oluşturdu ki cenazasinde alışılmamış sloganla onbinler haykırdı: “hepimiz ermeniyiz”. Türkiyede ermeni kimliğinin ırksalaşan resmi bakıştaki karşılığını herkes bilir. Hele de yaşayanlar için.

Aradan onsekiz yıl geçti. Her konu tam bir türkiye gerçeği halinde gelişti. Maahkemelerdeki durum, soruşturma süreçleri ve yönetimlerin bakışları adeta bu katliyamı örtme hamleleriyle geçti. Alay edilen kararlar, şaka gibi tutumlar hep yaşandı. Feryat ve isyanları yalan ile oyalama ile geçiştirildi. Giderek de onsekiz yıl sonra Deenk yeniden anıldı. Anıldı da katliyamın geneli ile bunu planlayıp uygulatanların hala bilinip de bilinmeme geçişiyle zaman aktı.

Deenk zerinden türküler yakıldı. Fakat ayni görüşler de daha bir sertleşti. Birçok fayli meçul veya bilinip de bilinmeyen şekliyle yaşanıp tarihe yazıldı. Bir anlamda Deenk bir tarihin bir dönemindeki katledilişinin tarihsel kanıtı olarak kazıldı.kardeşliğe karşın cinauetle karşılık verilip geçiştirilme yargısı tekrardan yaşatıldı.

Tekrardan Frank Deenki saygıyla anıyoruz.

****

Aslında Pazar için en çok tüm dünyanın beklediği gelişme ateşkes idi. İsrail ile Hamas arasında imzalanan ateşkesin konulan Pazar gününde uygulanıp uygulanmayacağı endişesi vardı. Gerçi, özellikle Amerikanın anlaşmanın mimarlarından olması yeni gelecek Trumpun da açık destekle mesajlar vermesi, bu defa olacak umudu fazlaydı. Çünkü herkes biliyor ki israili tek durduracak veya ateşleyecek devlet ABD olmaktadır. Öncekilerdeki kıvraklık İsrail devletine de hamle yapma şansı hep verdi.

Zaten, açıkça şu yeniden tekrarlandı: İsrail devleti faşist yönetim şeklindeydi. Önemli kesim ateşkesi istemiyordu. Tümden soykırıma devam deniliyordu. Bu defa da benzeri varı. Amerikanın da talebine karşın bazı bakanlar ve itifak partileri karşıydı. Ama dirençleri yetmedi. Çünkü anlaşma sonrası Trump ertesi gün beyas saraya girecekti. Bu nedenle İsrail açıkça kıvırdı. Başlangıçta Haması suçladı. Fakat bu defa batı medyası ayni yalana sarılmadı. Hamasın kabul etiğini belirti. Bu İsrail devletine mesajdı.

Daha öncekileri hatırlayın; tam da anlaşıldı veya anlaşılıyor denilirken, İsrail çıkıyor ve Haması suçluyordu. Sonra yeni büyük İsrail katliyamlarıyla  devam ediliyordu. Dünya medyası da ayni algıyla propagandaya girişiyordu. Bu defa Metanyahunun Hamas suçlaması tutmadı. Tam aksine algı değil olgu öne çıktı. Sorun israilde idi. Hem de hükümet içinde. Bunlar ne olur beklentisi de fazla sürmedi. Amerika destekliyordu. Kabine de sonradan imzaladı. Arada pruz vardı. Fakat, giderilerek yola devam edildi. Pazar günü de yürürlüğe girdi.

Herkesin endişe etmesi doğal. Hele de tarafları biliyorsa. Tabi anlaşmanın bazı durumları da uygulamalardan sonraya kaldı. Özellikle ikinci aşamadaki Gazze durumu çok önemli. Bunlar İsrail için çok dikenli yollardır. Hele serbes brakılacakların konumu da epey tetikleme yapma şansı da kaçınılmazdır. Tabi bu arada genel planla Filistin şekillenmesi de gündeme gelmesi kaçınılmazın da ötesindedir. Tüm bunlar, bir gerçeği göz ardı etmememizi dayatıyor. Koşulları ve siyasal kesimlerin bakışları..

Kısaca, Pazar günü sohbetine girmeden konular kuşatması altında kaldım. Ağıtların yükseldiği çığlıkların yankılandığı tarih ve günümüzü tatil gününde buluştu. Bunlardan Kıbrıs ders aldımı derseniz, sıfır.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
368AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin