yaklaşımlarNevzat HamiZehirsiz Sofralar - İşlevsel Ormanlar -II - Nevzat Hami
yazarın tüm yazıları:

Zehirsiz Sofralar – İşlevsel Ormanlar -II – Nevzat Hami

279 Takipçiler
Takip Et

Yeniçağ podcastını dinleyin

Çiftçilerde Zehrilenme vakaları, Kanser ve Kısırlık

Bir Şeftali üreticisi veya bir çiftçi nasıl kanser olabilir? Yediği bir meyveden, ya da içtiği sudan mı? Yoksa oksijen alabilmek için soluduğu havadan mı?

Çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı Dr. Tamer Güvenir, çalıştığı hastanede karşılaştığı zehirlenme vakalarından bahsederken, çiftçilerin ilaçlama yaparken maske, eldiven veya çizme gibi korunma araçlarını kullanmadıklarından dolayı birçok kez akut ve kronik zehirlenme sonucunda hastanenin acil bölümünde müdahale ettiklerini söylüyor. Bu vakalarda hızlı müdahale edilmemesi durumunda ölüme sebep olacağı ve hızlı müdahalede ilk olarak kıyafetlerin çıkartılıp iyice yıkadıktan gerekli tedaviye başlandığını anlattı.

Bu çıplanma halini çok yanlış anlayan bazı çiftçilerin soyunup, çıplak halde tarlarda çalışmaya başladıklarını ve zehirlenme vakalarında, zehirlenmeyi çok daha hızlı yaşayan çiftçilerin sayısında bir artış olduğunu, ölüm oranlarının arttığını ve daha birçok acıklı ve trajik hikayelerin olduğunu anlattı bir de.

İnsanda en büyük zarar akut ve kronik zehirlenme. Çocuklar büyüme ve gelişme evreleri daha hızlı olduğundan dolayı yetişkinlere göre daha kolay zehirlenirler ve bu zehirlenme sonucunda hormonal değişim ve nörolojik bileşim üzerinde baskılanma gerçekleşiyor.

GDO’lu ürünlerin 80%’ inde ot ilacı denilen (herbisit) en etkin maddesi olan glifosatın (Glyphosate), WHO (Dünya Sağlık Örgütünün) kanser araştırmaları bölümü, Kanser Araştırmaları Kurumu (IARC) “insanlarda muhtemelen kanser yapar” açıklamasını yaptı.Gglifosat en yaygın herbisit olarak tarım, orman, şehir ve konutlarda uygulanıyor. GDO’lu ürünlerde daha da fazla artmış durumda. GDO, soya ve mısır üretimlerinde kullanılır ve Roundup adı ile satılan glifosat, havada, suda ve yiyeceklerin yanı sıra, tarım işçilerinin kan ve idrarlarında da tespit edilmiştir.

Kadın Doğum Uzmanı ve Çiftçi, Dr Sertaç Kayın, Dünyada hastanelerdeki en yoğun bölüm Onkoloji bölümü olmaya başladığını, kanser oranlarının ivmelenerek arttığını ve bunların en önemli sebebinin tarım ilaçları ve pestisitler olduğunun artık aşikâr olduğunu söylüyor. Artık ana sütünün bile temizlik ve saflık anlamına gelmediğinin, onun bile zehirli olduğunun altını çiziyor.

Fransa’ da Sağlık ve Tıbbi Araştırmalar Merkezi doktoru Dr. Luc Multigner, tarım ilacı kullanımının en yüksek olduğu Arjantin’ de, tarım ilaçları ile düşük sayıda sperm ve erkeklik hormonu arasındaki bağı ortaya çıkardı.

1995-1998 yılları arasında kısırlığına çözüm arayan 225 çiftçi üzerinde yapılan araştırma da, içinde çözücü bulunan böcek ilaçları ile kimyasalların, erkek üreme sistemine zarar verdiği sonucuna vardı. “Araştırmalar, düşük sperm parametresine sahip erkeklerin, geçtiğimiz son birkaç yıl içinde sık aralıklarla böcek ilacı ve çözücülere maruz kaldığını gösterdi.” diye konuştu. Dr. Multigner, böcek ilaçlarının erkeklerde testosteron oranını düşürürken, kadınlık hormonu olan östrojen hormonunu ise artırdığına da işaret etti.

Gelişmekte olan ülkelerde çevre yasalarının sanayileşmiş ülkelere göre çok daha gevşek oluğuna dikkat çeken Dr. Multiger,

“Sorun şu ki, az gelişmiş ülkelerde az gelişmiş yasalar var ve insanlar sorunun tam olarak da farkında değil” i ne kadar da güzel söylemiş.

Yaşadığımız coğrafya ve Yurdumuz’ da görülen kanser vakalarının ivmeli bir şekilde artış sebebinin, sağlıklı diye yediğimiz bir sebze veya meyve, içtiğimiz bir bardak su ve temiz oksijen diye içimize çektiğimiz zehirlerden olduğunu bilmek, ne kadar gelişmiş bir ülke ve yasaları olduğunu ve insanların sorunun tam olarak da ne olduğunun bile farkında olmamaları çok üzücü ve acı bir gerçeklik değil midir?

Haftaya Devam…

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
325AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin