Adı yakın tarihte, başta Türkiye, bazı Müslüman ülkeler ve Amerikaya uzanan ilişkileriyle Fetullah Gülen beyemsek de beyenmesek de yer aldı. Adeta sisteminn bölgesel kurallarının önemli rol alıcısıydı. Din, siyaset gibi olguları sistem adına kulanımda hep Fetullah adı da duyuldu. K. Kıbrıs da bundan nasibini aldı. Nekadar konuşulur başka soru. Hatta Fetullahı Fetullah gibi kaç kesim yazar da banbaşka soru. Ama hayatın yakın tarihinde Fetullah hep sistemin ayağından kültürel gericiliğe yerini aldı. Tam da birlikte olduğu Amerikada da hayata gözlerini yumdu.
Sistem siaysal kesimlerinin bir kısmına, bazen en yakın dost, bazen hizmet veren kesim, sonra düşman ve en tehlikeli kişi olarak yaşayıp hayata gözlerini yumdu. Ağlayarak ülkeğe çağrılan, sonra devlet içi mücadeleye girilen, peşinden en korkunç düşman teröristle Fetullahcılık imgesiyle birlikte yaşadı. Din eksenli politik siyasetin önemli şahsiyeti idi. Çoğu kesim onu hep karşıt gördü. Ama Ecevit dahi gidip elini öptü. Siyasal zeminin kayganlığında, Fetullah hep oynadı veya oynatıldı.
****
Fetullah Gülen, siyasi yaşama Anti Komonist hareket ekseniyle girdi. Dinin siyasal kulanımla Emperyalist yelpazedeki işbirlikçilik çizgisine oturdu. Sola karşı hep dini kulandı. Zaman zaman münferit gündem olma devlet içi karşı çıkışlar gibi de oldu. Oniki Mart darbesi sonrası hapse sokulup, aslında bazı aydın solcuları kazanma uğraşını da yaptı. Bir anlamda sola karşı salt idolojik değil, sistem için de istihbaratdan tutun,eğitimle yeni katrolar oluşturma sürecinde de tetikleme uardım uapıldı. Nitekim Erdoğan iktidara otururken, katro yetersizliğini, geçmişten yetişen Gülen katrolarıyla doldurdu. İtifak böyle genişledi.***
Eylül cunrasını veya Şubat posmoderin darbesini destekledi. Devlet içi bloklaşmalarda rolunu aldı. Özellikle doksanlarda Türkiyede yeni devlet kırılmalarında epey ses getirdi. Çiler ve Ecevitle ilişkileri oldukça yankı getirdi. AKP iktidarında da ortaklaştı. Taki karşılıklı darbe girişim denilen sürecin yaşanmasıyla. Özellikle Gülencilerin ele geçirdikleri yargı ile AKP iktidawrının oluşmasında, Kemalistlerin tasfiyesinde önemli rol aldı. Ama bu giderek iktidar savaşıyla da sonuçta kaybetmesini de getirdi.
Gülen kesimi islam dünyasında özellikle eğitim ağı oluşurdu. Arap islam dünyası dışında genişlemesi de tesadüf değildi. Orta Asyada epey etkindi. Aynen Kuzey Afrikada da. Böylelikle ülkedeki yeni hehdefli insan kaynağını da oluşturdu.
Elbet tüm bunlar Kıbrısa yansımaması da mümkün değildi. Zaten burada işbirjçiliğe çok kolay uyma vardı. Hele işin içidnde rant olunca işler bir başkaydı. Doksanlar ortasında birçok alandan Fetullah ziyareti yapıldığı biliniyor. İstihbaraçısından iş adamına Hülenle görüşmeler yapıldı. Burada bazı kesimelr Fetullah adına övgü dolu makaleler dahi yazıldı. Siyaset için yarın hesabı yapan kişiler de özgüler incileri dizdiler. Fetullahın ne mükemmel adam olduğu yazılar adeta göz kamaştırıyordu. Ama K. Kıbrıs klasği de yaşandı. Türkiyede Gülen devlet blokundan uzaklaştırılınca, sank onlar değilmiş gibi de Fetullahçı ihbarlar ile soruşturmalar da hemen başlatıldı. Birbirlerini yalaka adına dahi suçlama eksenli ajanlıkta kulanıldı. Nitekim Fetullahcı tutuklamalar ve soruşturmalar da burada yapıldı. Ama sonuçları da malum. Kimse nerede ise yaştmadı. Sadece bazı askeri komutanlar Fetocu diye alınıp Türkiyeye getirildi. Buda K. Kıbrıs ayağı.
Gülen artık listelerde suçlama arapatı olarak kulanıldı. Giderek karşıtı deşifre etme , yok saydırtma imgesi oldu. Fetullaha karşı mücadele verenler dahi, birgün gelip Fetullah Terör örgütü üyesi olarak suçlandı. Kimin Fetullahcı kimin değil çizgisi silikleşti. Hat da açıkça ağlayarak Güleni Türkiyeye çağıranlar, birden herkesi karşıt Fetullah terör örgütü kişi olarak suçlama refleksine girildi. Hala Türkiyede Onbeş Temuz darbe kalkışmasının siyasi ayağı ortada yok. Ama Fetullaha karşı mücadele edenlerin bazıları da suçlanarak cezalandırıldı. Karşı olan akademisyenler de işten atıldı. Bir Fetullah travması ve emperyalist gerçeklik epey zaman yaşandı. Tortuları ise karşıtı suçlama veya gerektiğin de suç uydurtularak kulanılan esruman halindedir.
Bu yapılanışlar ve çalkantı suçlama paranoyları ile gerçeklerin yoğrulduğu dönemde, birden Fetullahn Gülenin de insan olmanın sonucu duyuldu: Fetullah Gülen Amerikada öldü. Onu besleyen, adına kulanılan, bölgesel etkinlik için rol aldığı Amerikada öldü. Elbet kimse onun Türkiyede gömülmesini beklemiyor. Ama ben de K. Kıbrıstan şunu beklemiyorum: ona zamanında “mükemmel insan” diye hitap edenlerin arkasından inciler dökme yapacaklarını hiç umuyorum. Hep onu kötüleyerek ama kendilerinin de yanında olduklarını yok sayarak bir adet yerini bulsun yalaka yazanlar olacağı da mümkün.
Şaşırdık mı: şaşırmadık. Emperyalist gerçeklik. Gericileşme ile sömürgeciliğin saydamlaşması ve Ortadoğu denilince akla elbet Fetullah Gülen de gelecek.