yaklaşımlarHalil PaşaKİTAP ELEŞTİRİSİ: YAŞANDIĞI GİBİ-Mustafa Akıncı (1983)… 2 - Halil Paşa
yazarın tüm yazıları:

KİTAP ELEŞTİRİSİ: YAŞANDIĞI GİBİ-Mustafa Akıncı (1983)… 2 – Halil Paşa

333 Takipçiler
Takip Et

Yeniçağ podcastını dinleyin

DENKTAŞ’IN SARAY TEHDİDİNE TC BÜYÜKELÇİSİ ARKA ÇIKIYOR

14 Kasım günü TKP ve CTP milletvekillerinin mecliste anti demokratik yasaları içeren Olağanüstü Hal Yasasını protesto etmek amacıyla Lefkoşa’da bir protesto yürüyüşü gerçekleştirdiklerini anlatır kitabında Akıncı. Ve şöyle ekler: ‘Gündüz bu yürüyüşü gerçekleştiren milletvekilleri, diğer tüm milletvekilleri ile birlikte Cumhurbaşkanlığı sarayında Denktaş’ın misafiriydiler.’ Akıncı, yenilip içildikten sonra Denktaş’ın ertesi gün devlet ilan edeceğini, ‘aleyhte oy verecek olanların da mecliste yeri olmayacağı’ tehdidini savurduğunu yazar.  TKP ve CTP’li vekillerinin ‘Türkiye ne der?’ sorusuna ise Denktaş’ın kinayeli bir şekilde: ‘Beni hep Türkiye’den talimat almakla suçladınız; şimdi de ‘Türkiye ne der?’ diye soruyorsunuz. Gidiniz kendiniz sorunuz’ dediğini aktarır.

Akıncı sonraki gelişmeleri özetle şöyle aktarmış:

13 Kasım’da DHP’li Kotak ve Atamsoy, Bozkurt’u arayıp ayrı devletin bir hafta içerisinde ilan edileceğini, ABD’nin yeşil ışık yaktığını, 10 kadar ülkenin de ilk anda tanıyacağını bildirmişti. 14 Kasım günü hem Denktaş’la buluşmazdan önce ve hem de Denktaş’ın Saraydaki tehditkar konuşmasından sonra, Bozkurt, TKP vekili Ali Volkan ile birlikte TC Elçisi İnal Batu ile yeniden görüşür. Elçi ayrı devlet ilanı konusunda Türkiye’nin Denktaş’ın yanında olduğunu teyit eder. O gece TKP Parti Meclisi toplan(a)maz, buna karşın CTP Parti Meclisi bir oy farkla KKTC ilanına ‘evet’ kararı çıkarmıştır. (Syf.208)

………………………………………………………

TKP kurucusu ve MYK üyesi Erbil Refik’in KKTC’ilanına olumlu oy veren vekilleri sert bir şekilde şu sözlerle eleştirdiğine yer vermiş Akıncı kitabında:
“Ülkemizde demokrasi namına bir şey yoktur. …Milletvekilleri korkakça davrandılar. …Tüm partili milletvekilleri disipline verilmeli. Ortada Anayasa kalmamıştır…”

ERBİL REFİK: ÜLKEMİZDE DEMOKRASİ NAMINA BİRŞEY YOKTUR. MİLLETVEKİLLERİ KORKÇA DAVRANDILAR.”

Sabah mecliste KKTC’nin oybirliğiyle ilanından sonra TKP Parti Meclisi toplanır. Akıncı’nın kaleminden TKP Parti Meclisinde yaşanan siyasi tartışmalar şöyle aktarılmış:

A.Durduran: ‘Kararı bize empoze ettiler.’ 

V.Nekipzade:Arkasından Kurucu Meclis ve Yeni Anayasa gelecek.’ (Doğru tahmin etmiş-hp)

İ.Bozkurt:Bu bir Denktaş ve meclis darbesidir. Ancak Yeni Anayasa gelmez. Bir isim değişikli olur. (Yanılmış-hp) 

A.Durduran: Bu işi TC yapmışsa (hala emin değil-hp) arkasından bize Kurucu Meclis her şeyi yaptıracaklar.

Mehmet Akal: Bu toplantı dün gece yapılmalıydı. Aklanmak mümkün değil.

Erbil Refik: Ülkemizde demokrasi namına bir şey yoktur. …Milletvekilleri korkakça davrandılar. …Tüm partili milletvekilleri disipline verilmeli. Ortada Anayasa kalmamıştır…

A.Durduran: Erbil’in dediği gibi. Bir şok dalgası geldi bizi ezdi geçti. Karşı çıksaydık bizi sileceklerdi. Bir defadan şey (2) olunmaz.

Hayati Yaşamsal: Parti ilke ve hedeflerinden bir adım geri atmıştır. Bu adımlar nerede duracak?

İ.Bozkurt: Biz bu geri adımı atmasaydık, …kelle avcılığına da çıkılacaktı. Güç kazandık. Denktaş’ın karşısına dikilebiliriz. (hani derya içerisinde olup da deryanın farkında olmayan balık misali) …Bu karar parti programına ters değildi. Tehlikeli olan Türkiye’ye bağlanmak. Durduran’ın söylediği bir laf vardır. Kıbrıs Türk Toplumunun varlığı Kıbrıs Sorununa bağlıdır.

Ziya Rızkı: Biz bunun hafifini getirdik size. Siz istemediniz. Sonra bir gecede hep beraber imzayı attınız. (Akıncı kitabının bu bölümünde Ziya Rızkı ile aynı düşüncede olduğunu açıklar-hp)

Hüseyin Önen: Türkiye’ye rağmen bir şey yapamayız. (Olayın özeti-hp)

Tanser Nizam: Demokrasi yoktur. Vekillerin vicdan özgürlükleri yok edildi. Esaret zincirine bir halka daha eklendi.

Ali Volkan: Darbe oldu ve daha bitmedi. Bir açıklama yapmayalım. (Kararsız-hp) (Syf.208-211)

Akıncı’ya gelince. Ziya Rızkı’nın da yukarıda atıfta bulunduğu ve başkan adayı olduğu 6 Kasım 1983 tarihli TKP’nin Yedinci kurultayda Kıbrıs Sorununda önerdiği karar tasarısının son paragrafında dile getirdiği düşünceyi savunmaktadır.

Buna göre:

“…Kıbrıs Rum yönetimi ve Yunanistan Kıbrıs Türk Halkına bakış açılarını, zihniyet ve tanımlarını değiştirmedikleri takdirde, kendi devletimizin de, Güneydeki Rum devleti gibi uluslararası alanda tanınan bir devlet olması yolunda kararlı adımlar atacağını tüm dünyaya ilan eder.”  (Syf. 215)

Bunun yorumunu da kitabın okuruna bırakıyorum

………………………………………………

(2)Akıncı burada kullanılan kelimenin argo olduğunu not etmiş.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
334AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin