Ülkemize, özellikle doksanlar sonrası Türkiye dışından da deyişik isimlerle nifus yılmaya başladı. Emek kaçak işçilikten tutun öğrenci kimlikli insanlar yoğun biçimde K. Kıbrısa taşındı. Sömürü ve sektörleşme adıyla da bunlar rant aşkına kulanıldılar. Birçok ülke insanı bu vasıflarla adamıza taşındı. Artık birçok ülke insanı adamızda başka kimliklerle ve pratikte banbaşka koşullarla kulanılmaaya başlandı. Bu durum, giderek birçok suç veya sorun da bunlara yükletilip, kendi hatalarını da örtmeye kulanmaya da girişildi. Afrikalılar veya Nijeryalılar ifadeleri hep kötü anlamda piyasada buldndu.
Öğrenci adıyla da onbinlerce insan geldi. Amaç, eğitim dense de temel kural ünüversite rant aşkı oldu. Öylesinen insan yığıldın ki çoğunun ülkesini dahi bilmeden, örneğin Afrikalıysa direk Nijeryalı damgasıyla suçlama kolaylığı da gerçekleştirildi. Halbuki ülkemizde birçok ülke insanı vardır. Bunlar yasalık ile yasadışılık çişzgisi dahi kalmayan noktaya gelindi..
Geçenlerde bir arkadaş öğrenci olduğu tahnin edilen birkaç kişiyle konuşuyıordu. Hemen Nijeryalılar damgasıyla onları eleştirmeğe de girişti. Halbuki bu öğrenciler Demokratik Kongoluydu. Üstelik öğrenci kimlikli olsa da çalışıp para kazanmaya uğraşıyordu. Tek söyledikleri daha burayan gelir gelmez, ünüversitenin harç adıyla paralarının alıındığı oldu. Ev aramalarında hem sterlin fiyatı hem de senelik ödeme isteniyordu. Paraları olmadığı için de çalışıp kazanmaya çalışıyorlardı.
Bu tip örnekler burada klgayet normal. Ama, Demokratik Kongo adını duyan da sanki hiç haberi yokmuş gibi de davranlılıyor. Öyle ki en kısa yoln ile Nijeryalı veya Afrikalı denip işin içinden çıkılıyor. Ünüversitelerde olanlar, buraya getiriliş şekli gibi konular kimseği ilgilendirmiyor.
Demokratik Kongo ilginç bir ülke. Afrikanın ikinci büyük toprak sahibi ve dördüncü nifus kalabalığı olan ülkedir. Orada iç savaş gibi olaylar da yaşanıyor. İkibin başından beri altı milyon insan öldürüldü. Yedi milyonn insan da iç ve dış göç etmek zorunda brakıldı. Ülkede düne de Birleşmiş Miletler askerleri vardı. Hükümet artık bunların ayrılmasını istiyor. Özellikle tecavüzler ve isyancılara yardım konusu hep senelerdir konuşulmaktadır.
- Kongo Uganda ve Ruanda tarafından bazen işkal girişimlerine uğruyor. Doğu Kongoda yüze yakın isyancı yapı vardır. Kobal madeninin zenginliği uluslararası tekelerin de işdahlarını hep kabartıyordu. Kobal madeninin yarısından fazlasını çıkarıyor. Bu maden pil yapımında kulanılmaktadır. Buda Kongo için rahat brakılmayacak derecede sermaye müdahalerini tetiklemektedir.
Daha ülke Atmış yılında bağımsız olurken, Lubunbo başkanlığında sosyalist çizgiği isterken, batı buna hiç rahat vermedi. CİA ve Belçika Kongo üzerinde en büyük müdahalelerden birini yapıp Lubunboyu resmen katletiler. Zayre adıyla yeni sömürge devletine geçildi. Önemli muhalifler de katledildi. Yine de Mobuto halk isyanıyla devrildi. Fakat, batı Kongoya rahat vermedi. Uganda ve Ruandaı da destekleyrek do kesimde hep savaş hali yaşatmaktadır. Geniş toprağı ve zengin maden yatakları Demokratik KOngoya hiç rahat yüzü getirmedi.
Ülkemize gelen D. Kongolu adı öğrenci olanlar, yoksuluğun pençesinde yaşam mücadelesi veriyor. Yoksul öğrencin burayan gelince fahiş ev kirasından ünüversite pençesinde yaşam mücadelesi veriyor. Geri döddnme ve burada kalma kısgacında debelenip duruyorlar. Fakat, K. Kıbrıs kamuoyu bu gerçeklerden bihaberdir. Onlar ucuz emek veya asronomik peşinn kiraya bakıyor. Üstüne de Nijeryalı veya afrikalı damgasıylan da kendimizi kurtarıyoruz.
Şu anda dünyada önemli3 savaş yoğunlaştı. Ukrayna Gazze ve Demokratik Kongo. Doğrusu birçok katılımcıya rağmen D. Kongo gelişmelerinin haber değeri sıfır. Kimsenin umurunda deyil. Nede olsa Afrika ülkesidir. Adını dahi söyleyecek insan az. Ama, K. Kıbrısta demokratik kOngo ister öğrenci ister çalışan binlere varan insan genç gerçeği var. Ama, bu sömürüden de kazanan şakşakçılarımız da mevcut. Bu konu elbet karşılaşma nedeniyle buradaki Demokratik Kongolu gerçeğini de vurgulama adına yazıldı. Gerisi mi hayat devam ediyor.