yaklaşımlarÖzkan YıkıcıBir yılı daha tarihe yolculuk ederken - Özkan Yıkıcı
yazarın tüm yazıları:

Bir yılı daha tarihe yolculuk ederken – Özkan Yıkıcı

333 Takipçiler
Takip Et

Yeniçağ podcastını dinleyin

Bir yılı daha tamamlıyoruz. Epey gelişmelerle, konuşulsun konuşulmasın, artık tarihselleşiyor. Geçmişte diyeceğimiz dönemeci geçiyoruz. Konuşmasak da dışardaki hava durumuyla. Dünyanın nedenli darmadağınıklığa ulaştığı kanıtıdır. Kış ayında yağışsız ve sonbahar kurak tipi gün yaşanmaktadır. Sanki böyleymiş algısıyla da hiçbirşey olmamışçasına hayat akıp gidiyor. Oysa bir yıl öncesine göre dahi, epey taş yerinden oynadı. Düzelme lafı deyil, yeni kriz havalarının normal halde çalınışını da yaşıyoruz. Yıl içinde olmazlar yanında gelişmelerin gelinen aşamalarıyla da yeni yıla doğru kalınan yerden devam ediliyor.

Artık dünyada kimse kalkıp da iklimlerin doğal akışta olduğunu pek söyleyemez. Bir farkla, gericileşen idolojik gerçeklik sonucu bunların bilimsel değil de inançla ilahileştirerek konuşma oranı da artı. Konuyu bilimsellikten koparmak, üstüne üstlük rantla da yükleme sonucu böylesi gerici idolojiler için de fırsat kulanım alanı olarak yerleşmesine de yardımcı olundu.

Bu yıl ayrıca içeleşip bağımlı olduğumuz Türkiyenin yüzüncü yıl kuruluşuydu. Önemli etkinliklerin yapılması gerekirdi. Tam aksi, gelinen aşama nedeniyle konu önemsetilmeme duruşu oldu. Öyle bir Yüzyılıncılık yapıldı ki asrılık gericileşmenin adeta pratik canlılığı oldu. Anayasayı dahi tanımayan alt mahkemelerden tutun, gericilik etkinliği eğitimi ahtapot gibi sardı. Son günlerin tartışmaları adeta anlatılmak istenlerin ta kendisi oldu. Hukuk ve eğitimdeki aşama, derslerle doludur. Tarikatlar diyarı devlet simgesi kabul görmenin ötesinde rant almanın eksenlerinden biri haline geldi..

Türkiyede yüzüncü yıl öylesine olaylarla sarsıldı ki en son Sudi arabistandaki süper kupa maç iptali adeta çok yönlü denklim yansımasıydı. Öylesine tepkiler oluştu ki abartı ile moralsizliğin patlama duygularının adeta Yüzüncü yıl gelişşindeki resmi haline oturdu.

Dünyada ise ekonomik krizler peşpeşe geldi. Savaşlar uluslararasılaşmaya devam denildi. Fakat, kaybolan, dünyadaki kamuoyunun engeleme gücü oldu. Bu yıl Ukrayna vekalet savaşına Gazze de eklendi. Kongo ve Sudanı saymak gerekmez. Zaten kamuoyu bunları ya kabulendi veya önemsememe derecesine geriledi. Hele Gazze soykırım hareketine başta batılı devletlerin tutumu, tarihsel ibret sayfası olarak kaydını yaptı.

Uygarlık krizleri de derinleşti. Kültürel kimlik bunalımları ise krizlerin üstüne göçmen damıtılmasıyla yeni faşist dalgalarını da gelişletiyor. Bu yüzden önümüzdeki yıl yapılacak bazı seçimler, dünyadaki yönetim devlet biçimleri bakımından çok önemlidir. ABD, aAB parlemento seçimi, Endonezya, Hindistan, Meksika ve Bolivya seçimleri tarihsel önemi salt yerel değil, genel gidişat bakımından oldukça önemlidir.

İklimlerin bozulması, savaşlar, açlık tehlikeleri, servet dağılımının eşitisizliğin artması gibi kurallar sonucu bu yıl da göç dalgaları değişik şekilde sürdü. Denizlerde oldukça kabarık sayıda ölümler gerçekleşti. Siyasal pazarlıklarda mülteci ve göçmenler önemli para kazandıran araçlar oldular. Bunlar geride kalmakta olan yılın, önemli acı sonuçlarıdır.

Bu arada K. Kıbrısta da zamanzaman haberlerin içinden sıza mafya tipi yapıların evrensel nedenli geliştiğine da tanık olduk. Mafya siyaset saydamlaşmaları birçok ülkede net biçimde kanıtlarıyla yaşandı. Bir koltuk oynamasıyla mafyasal dengeler konusunda Türkiyedeki Soylu sonrası dönemle adeta herkesin gözünün içine sokuldu. Ama ilede şu Altı Şubat depremi. Çok gerçeği gösterdi. Bir doğa afet olayının nasıl yıkıcı, rantiye ve siyasetin başarısızlığının başarıya sokulduğu tarihsel örnek olarak kazıldı. Tabi Adiyaman etkisiyle de hep görmezden gelen K. Kıbrısı da cenazelerle gerçekleri de buraya taşıdı. Ama otoriterliğin korkusuyla onca acı yine de resmin tüm gerçeğininin adalet alanında dahi konuşulmasını engeledi. İmar afı ve denetim ekseni dıştalandı.

Kısaca, pek hatırlanacak bir yıl yaşanmadı. Hrkes yeni yıl ile yeni umutlar beklentisine girdi. Ama, umutları da insanların yaratacağını akıldan çıkarmayalım. Umut yaratma da örgütlenme ile gerçeklerle davranma başlangıcıyla ışık bulur. Yeni yılda daha güzel günler için.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
334AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin