yaklaşımlarÖzkan YıkıcıPortekiz'deki başbakan istifası şaşırtı mı? - Özkan Yıkıcı
yazarın tüm yazıları:

Portekiz’deki başbakan istifası şaşırtı mı? – Özkan Yıkıcı

333 Takipçiler
Takip Et

Yeniçağ podcastını dinleyin

Portekiz adını son dönemde adamızda arada bir duyuluyordu. Ronaldolu veya başka sporcular dışında yeni olgular katılıyordu. K. Kıbrıstan bazı gençler Portekize çalışmaya gidiyor. Bunu anlatıp kimi teşvik kimisi de deyişik açıdan anlatıyordu. Ama işsizlik ve kaçış için Portekiz yeni sisim olarak konuşuluyordu.

Ansızın dün yeni bir haber duyuldu. Portekiz başbakanı istifa ediyordu. Hemen ekranda açıkladı. Ardından cumhurbaşkanı nda kabulendi. Olay öyle kualisyon konusu veya sağlık deyildi. Konu, bize yabancı olmayan, ama davranış olarak akla gelmeyen gelişme olmasından dolayı konu ediliyor. Portekiz başbakanı Kosta, Sosyalist parti lideri, yolsuzluk nedeniyle müfettişlerin ofisini aramaları sonucu istifasını açıkladı. Açıklarken de “ben yolsuzluk yapmadım. Ama, prensip olarak istifa ediyorum. Başbakanlık makamı önemlidir. Böylesi şüpenin dahi olması, makamı zarara uğratır. Onun için istifa ediyorum. Kendimden şüpem yok. Fakat, yolsuzlukla alakalı soruşturmada da yardımcı olacam” diyordu. Bu Portekizde oluyor. Yapan, sosyalist parti lideri.

Her açıdan bize çok yabanca gelecek durumlar var. Bir düşünün, sgandalarıyla ünlü Ünal bey bu konuma hiç gelir mi? Örneğin idiyalar üzerine müfettişler başbakanlık ofisine girip da arama yapma şanlasrı var mı.. Kosta bu durumları yaşadı. Başbakan olmasına rağmen, kanıtlar hala net deyilken, ofisinde müfettişlerin arama yapmaları gerçekleşiyor. O arama yapan müfettişleri tutuklama veya kararname ile görevden alma yerine istifa ediyor. Üstelik suçu kanıtlanmadığı halde istifa ediyor. Demek ki öyle lafla demokrasicilik falan söylemek, yolsuzluklaran karşıyım demenin de bir açılım pratiği olması gerekir..

Portekiz başbakanının istifasına neden olan konu, bizde olmazsa olmazların durumudur. Likit ve Hitrojen anlaşmalarındaki bazı kuşkulu durumlar nedeniyle şüpelenme sonucu açılan soruşturma konu ediliyor. Bizdeki hangi ihale sorunsuz yapıldı arayışıyla ancak örnek bulma zorluğu var. Hele de direk bakanların sorgulanması pek de raslanmaz. İhalesiz yakıt durumu veya hala açıklanmayan nice suiistimal veya yolsuzluklar bunun örnekleridir. Ama, Portekizde, Kosta resmen acaba araştırması ile görevinden kendi rızasıyla ve beklenmeyen anda hemen istifa eder.

Konuyla alakalı bir de AB durumu var. Elektrikli araba sektörü gelişirken, Likit kaynağı olan Portekiz önemli ülke. Bu nedenle konuyla alakalı işletim önemlidir. İşletimdeki rrakip olma veya istenmeyene geçme durumu Portekizde olduğu kadar AB genelinde de önemlidir. Çinin bu konudaki atılımları da oldukça karşılık buldu. Portekiz, bu konuda hamle yaparken, bazı idiyaların olması demek oldu demek deyildir. Buna rekabeti de eklemek gerekir. Yine de öyle kolay kolay istifa edilecek konu deyildir. Yine de başbakanın ve bazı öteki yetkili ile yine bakanın ofislerinin aranması kurumsal kuvetler ayrımının örneklemi olarak kavranması bakımından önemlidir. Özellikle de denetim ve yargı konusunda. Fakat, bazen de dikat etmek gerekir. Örneğin Latin Amerikada sol adayları engelme ve iktidardan etme amacıyla yargı bu konuda olumsuz rol aldı. Brezilya ve Peru son örnekleri sanırım ne demek istediğimi açıklar.

Yine de Portekiz olayı belki bazı yerlerde normal karşılanır. Fakat, bizim gibi yaşanan yerlerde anormaldir. Hele de makamcıların uçuşan bilgileri ve sesizlik normalin de ötesinde ilgisizliğe dek geldiği koşulda. Kosta sosyalist parti lideri olarak da bu tavrıyla anlayana anla dersi veriyor. Peki bu konum bizde mümkün mü: elbet hayır. Fakat, gerçekten dünyada rekabet  mafya gibi yapılar oldukça güçlendi. Her konuda mutlaka şikayet yapacak karşıt da var. Yasal kurumun gücü ve denetim yapma yanında gerçekçi olma kuralı da sınanmalıdır. Akdeniz ülkesi Portekiz ise bugünelrde K. Kıbrıstan giden çalışan gençleri ağırlarken, başbakanları müfettişler tarafından ofisi arandığı için istifa ediyor.

Dünya dönerken böylesi karışık güncellemelerle akıp gidiyor. Ama bunu yaratan da sistem olduğunu da kafamızın bir yerine yazalım. Hele önemli kaynak konusu olunca, bir daha düşünelim. Kosta artık başbakan olma şansını kaybetti. Suçsuz olsa da şüpe veya kasıtla yapılan ofis araması, onun başbakanlık koltuğundan düşmesini getirdi. Hem de daha kimse dokunmadan istifa ederek. Peki bizim Girnelilerin ne yaptığını hatırlarmısınız? Yeniden bu konuya ilerde deyinecem.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
334AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin