yaklaşımlarÖzkan YıkıcıKısa yakın tarih hatırlatmaları - Özkan Yıkıcı
yazarın tüm yazıları:

Kısa yakın tarih hatırlatmaları – Özkan Yıkıcı

279 Takipçiler
Takip Et

Yeniçağ podcastını dinleyin

Kıbrısta yaşamanın bazı konularda daha önemseme yapma zorunluluğu mutlaka vardır. İlginizi çeker mi bilmem: yine de yaklaşık onbeş yıl geçişle başlayan direk bizim de ders çıkarma veya gelecek uyarısı alacağımız bazı siyasal gelişmeleri kısa hatırlatma ile yapacam. Tekrar edeyim, seçtiğim ve çoğu belkide hiç hatırlanmayacak derecede olan konular, bence Kıbrısta siyasal ve bilimsel lyönden deyerlendirme yapanlara önemli yardımcı olmaları muhtemeldir.

Tarih olarak ikibinsekizi başlangıç aldım. Bu yıl önemli bazı gelişmelerle, sistemsel sarsıntılar da oldu. Kapitalist finansman kriz, direk metropolleri vurdu. Üstelik, bunu yönetemediler. Neoliebral sonlanmanın mesajları, sarsıntılarla verildi. Bu gelişme sonrası hem de gelişmiş kapitalist ülkelerde de kimine göre de yeni faşizim dalgası gelişti. Kısa zaman içinde de yönetime geldikelri ülkelker de oldu. Ayni zamanda, Rusya kendini kuşatma adına Gürcisanı Natoya alma girişimine, müdahale ile yanıt verip, yeni siyasal hamleği başlatı. Bunlar yanında, ABD de Obama Ortadoğuda merkezi yandaşlara bölgesel müdahale alanlarını açan yeni BOP versyonuna girişti. Çin ise ekonomik alanda artık kartlarını oynamaya başladı. Bu kısa özet gelişmelerin elbet de etkileri de oldu. Şimdi, bizi daha çok ilgilendirip, bizim pek gündemleştirmediğimiz olaylara gelelim.****

Sirilanka, hem de tam anlaşılacağı belli olan konuda, koşulların da onayı ile önemli katliyam gerçekleştirdi. Jahna yarım adasındaki Tamil azınlık bölgesinde resmen katliyam yapıp, Tamil sorununun askeri alandaki bölümünü bitirdi. Tamiler sorunu kapitalist çevrelere göre çözüldü.. Yine Hindistanda Modei faşist kişilik seçimi aldıktan sonra, Keşmirin özerkliğini kaldırdı. Fazla hareketli tavır olmadı. Bunlar akıp giderken, Filistin sorununda başka halkalar geliştirildi. Tüm anlaşmalara karşın Doğu Kudüs İsrail tarafından resmen ilhak edilip başkent ilan edildi.Devamında, işkal edilen Golan tepeleri de ilhak edildi. Halbuki B.M. kararlarında dahi bu yöreden israilin çekilmesi kararları da mevcutken yapıldı…

Bukadarla kalınmadı: Fas, B.M. kararıyla referandum dahi beklenirken, birden açkık tavırla Batı Sahrayı ilhak etiğini ve bu bölgeğe özerklik verdiğini açıkladı. Yetmedi, AB içinde de kıpırtılar oldu: ispanyada Katalonyanın bağımsızlık onylaması ve iskoçyanın ayni şekildeki davranışları da yapıldı. Üstelik Katalonya evet diyerek onayladı. Şimdilik buz dolabına doldurulan ırak Kürdistanının da bağımsızlık referandumu yapıldı.*****

Yukarda verdiğim örneklere dahasını eklemek mümkün. Nitekim, son halka da Karabağda oldu. Onca kanlı çatışmaların olduğu Karabağ, yeni stratejik siyasal koşullar nedeniyle bir gün sürmeden Azereycan da burasını teslim aldı. Görüldüğü gibi kısıa zaman öncesine dek hat da anlaşmalarla özerklik bağımsızlık çizgisine dahi uzlaşılan yerle birden bire altüst olup özerkliklerini dahi kaybettiler. Yeni illhaklar ve sınır deyiştirmeler de oldu. Sudanı da unutmamak gerekir. Federasyon isteyen Güney Sudan liderinin de tuhaf şekilde uçak kazasıyla ölmesi sonrasında Sudan da ikiye hem de B.M. kontrolunda gerçekleşti.****

Yukarda özetlediğim konular, pek konuşulmadı. Burada bbazıları hakında haber dahi yapılmama oalsılığı da oldu. Ama, tüm bu gelişmler yeni dönemin önemli bir mesajını veriyor. Hegemonya gerilemeleri ve rekabet sonucu, bölgesel güçler daha göreceli davranma şansına ulaştılar. Bu denklemleri kulanan yukardaki saydığım önemli kısmındaki ülkeler, denklemi fırsata çevirip hem de anlaşmaya yakınken dahi ilgili bölgeleri yok etme derecesinde yok etmeğe girişip önemli mesafe aldı. Zaten, Tamiler girişimi ve sesiz kalınma tutumu ötekilerine de yol aştı. Keşmir gibi konuda veya Doğu Kudüs ilhakında tepkisel tutumlar dışında hiçbir anbargo veya karar alınmaması da tesadüf deyildir. Bir analmda, kapitalizmi unutarak, Emperyalist çağın durumunu bilmemeğe vurdukça, son sıraladığım konuları anlamak kolay deyildir. Hele uluslararası hukuk veya benzer kelimelerin de anlamının nasıl sıfırlandığının da acı örnekleridir.

Onun için Kıbrıs sorunu varlığını da düşünerek, olmaz denilenlerin ansızın olma şansını da gelişmeleri izleyerek ancak önceden uyarısını alma şansımız var. Fakat, brakın geneli, Türkiyeleşme gerçeğimiz ile orda olanın buraya gelmesini dahi hala önemli kesim yok sayarak, kendi romantiklik çıkarında debelenip duruluyor.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
334AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin