Yunanistan solu liderini arıyor. 24 Haziran’daki genel seçimleri kaybettikten sonra krize sürüklenen ana muhalefet partisi Radikal Sol Koalisyon-SYRIZA’nın yeni başkanı bugün belli oluyor. Seçim yenilgisinin ardından istifa eden Alexis Çipras’ın yerini almak için Stefanos Kasselakis ve Eli Achtsioglou yarışacak.
Başkan tüm parti üyelerinin oylarıyla belirleniyor. Adayların, parti lideri olmak için yeterli çoğunluğa ulaşamadığı ön seçimin 17 Eylül’deki ilk turunda, 146 bin 635 parti üyesi 570 seçim bölgesinde kurulan sandıklarda oy kullanmıştı. Yurtdışından da 20’den fazla ülkede bin 211 oy kullanıldığı belirtildi. Çipras tarafsız kaldı, herhangi bir adayı işaret etmedi.
YENİ BİR FENOMEN DOĞUYOR
Atina doğumlu ABD’li iş insanı olan Stefanos Kasselakis solcu SYRIZA’nın başına geçmeye en büyük aday. İlk turda yüzde 45 oy alan 35 yaşındaki Kasselakis oldukça ilginç bir figür. Matematikteki üstün başarısı dolayısıyla tam burslu bir öğrenci olarak 14 yaşında ABD’ye göç eden, finans, ekonomi eğitimi alan Kasselakis, bir süre Goldman Sachs’ta çalışmış ve ardından deniz taşımacılığı alanında kendi firmasını kurmuş ve CEO’luğunu yapmış.
Merkez sağcı Başbakan Kiriakos Miçotakis’e övgüler düzmüş, bir sosyal medya fenomeni aynı zamanda. Girit kökenli eşcinsel kimliğini de gizlemiyor.
ABD’nin Miami kentinde ikamet eden iş insanı, ön seçimlerden yalnızca bir hafta önce aday olmasına rağmen, iyi organize edilmiş bir sosyal medya kampanyası sayesinde hızla hedefine doğru ilerliyor.
ABD’de öğrenciyken Joe Biden’ın 2008’deki Demokrat Parti aday adaylığı için yürüttüğü kampanyaya katılmışlığı da var.
Daha önce aktif olarak herhangi bir siyasi faaliyette bulunmadan mayıs ve haziran aylarında partinin milletvekili aday listesinde yer aldı ancak seçilemedi. Kendisinin SYRIZA’lılarca bir umut olarak görüldüğünü kaydederek “Ben tek başıma umut değilim, hep birlikte umuduz” diyor.
POST POLİTİKANIN AYAK SESLERİ
Eurotopics.net/tr’nin Yunan medyasının Kasselakis hakkındaki derlemesi genç aday hakkında bize bir ipucu veriyor:
Chrystalla Hatzidimitriou, Phileleftheros: “Kasselakis pek modern bir fenomen. Yunanistan’da şimdiden postpolitikadan bahsedilmeye başlandı. Aniden bir adam çıkıyor ortaya. Manken gibi yakışıklı. Genç, yalnızca 35 yaşında, ABD’den gelmiş bir altın çocuk. Modern medyadan faydalanıyor ve neyin propagandasını yapmak isterse yapıyor. Cinsel kimliğini açıklamaktan hiç çekinmiyor. Goldman Sachs’taki mesleki deneyimini eleştirenlere şu yanıtı veriyor: Sermayeye çalışmış olmasaydım, kibrini anlayamazdım.”
ÇARESİZLERİN ADAYI MI?
George Karelias, New247: “Kasselakis’i başarıya götüren yolu umut yoksunluğu açtı. SYRIZA seçmenleri, çaresizliğe varacak denli hayal kırıklığına uğramış durumdalar. Biçare seçmen hiçbir lafa kulak asmıyor. Seçtikleri kişinin solculukla alakası olmaması umurlarında değil. Daha iki ay önce Kiriakos Miçotakis’e övgüler düzmüş olması da. Şunu demesi onlara yetiyor: ‘Onu yenebilirim.’ Çaresi kalmamış insanlar, inanmasalar da bunu duymaktan hoşlanıyor. Biçare haldeyken tutunacak bir dal, inanacak bir kimse bulmaları onlara yetiyor.”
SAĞ REJİMİ YENMEK
Rakibi Eski Çalışma Bakanı 38 yaşındaki Efi Achtsioglou ise Çipras yönetiminde Kasım 2016-Temmuz 2019 döneminde Çalışma Bakanı olarak görev yapan bir isim. SYRIZA’lıları ikinci turda oy kullanmaya davet eden Achtsioglou, ilk turun ardından yaptığı açıklamada şöyle dedi: “Ülkenin ana muhalefeti olan SYRIZA basit çözümlerin bulanık sularında ilerleyemez. Yunan halkına karşı sorumluluğumuz var. Ne istediğimiz ve bunu nasıl başaracağımız hakkında samimi olmalıyız. İstediğimiz şey sağ rejimi yenmek.”
2019’dan bu yana parlamentoda yer olan Achtsioglou, “Kritik kararların verileceği bir dönemle karşı karşıyayız. Güçlü bir SYRIZA ihtimalini bir kez daha yaratmak için ısrarla etkili bir şekilde çalışmalıyız.”
KASSELAKİS KAZANIRSA PARTİ BÖLÜNEBİLİR
Seçim süreci Kasselakis’in körüklediği ‘ideolojik tartışmaların’ gölgesinde geçti. Yunan medyası, Kasselakis’in olası bir zaferinin Syriza’nın bölünmesine yol açabileceğini, zira bazı geleneksel solcu figürlerin ABD’de ikamet eden iş insanını parti içinde “yabancı bir cisim” olarak gördüğünü yazdı.
UMUT OLARAK GELDİ AMA…
Çok farklı sol-sosyalist çevrelerden hareketlerin Synaspismos hareketi önderliğinde birleşmesiyle 2004’te kurulan Radikal Sol Koalisyon-İlerici İttifak SYRIZA’nın geldiği mevcut durum ibretlik. Ülkenin 2010’da içine düşürüldüğü büyük ekonomik krize bir tepki olarak yükselerek 2015’te yüzde 36,29 oyla iktidara gelen SYRİZA, ülkenin Avrupa Birliği, Avrupa Merkez Bankası ve IMF “troyka”sı (üçlüsü) tarafından esir alınmasına karşı bir itirazın sesi oldu. Ancak Yunanistan büyük bir türbülansa sürüklenmişti ve SYRIZA oldukça zorlu koşullarla karşı karşıya kaldı.
İktidara gelindikten sonra zamanla o “keskinlik”ten tavizler verildi, itiraz edilen dayatmalara kendisi de teslim oldu. Troyka ile anlaşması, bunu referanduma götürmesi, kemer sıkma politikaları derken “sosyalist” SYRIZA, “sosyal demokrat”laştı. 2019’da iktidarı sağcı YD’ye kaptırdı. Haziran ayındaki seçimde oy oranı yüzde 17,8’e kadar düştü.
REFORM MU DÖNÜŞÜM MÜ?
24 Haziran’daki seçim yenilgisinden beş gün sonra Nazım Hikmet’in “En güzel deniz henüz gidilmemiş olandır” dizileriyle parti liderliğinden istifa eden Çipras, partide bir reformun gerekli olduğunu belirterek “Yeni bir döngü başlatmanın zamanı geldi. Olumsuz sonuç bu döngünün başlangıcı olabilir ve olmalıdır” demişti.
Değişim sürecinde SYRIZA için çalışmaya devam edeceğini belirten Çipras, reform dese de partinin daha köklü bir dönüşüme tabi tutulması, gerçek kimliğine dönmesinden başka yol yok gibi.
“Umut olarak gelip, Troykacı olarak giden” SYRIZA’nın hikâyesi nereden bakarsanız bakın ibretlik. Değişim, dönüşüm tartışmalarının eksik olmadığı, liderlik yarışının tüm hızıyla sürdürğü, bizim “aslan sosyal demokratlar” için de bu hikâyeden alınması gereken çok dersler var.