yaklaşımlarÖzkan YıkıcıYeni haftada da devamı gelecek mi? - Özkan Yıkıcı
yazarın tüm yazıları:

Yeni haftada da devamı gelecek mi? – Özkan Yıkıcı

279 Takipçiler
Takip Et

Yeniçağ podcastını dinleyin

Geçen hafta bence bilinen ve normaleşen üç önemli konu yeniden yeni hamlelerle ısıtıldı. Elbet bazı çevrelerde de karşılık bulduu. Bazı ek bilgilerle de olaly belirli çevrelerce yeniden konu kamuoyuna sunuldu. Şimdi kafamdaki soru şu: oldukça önemli işaretleri olan, sistemin aynası gibi duran konular devam edecek mi? Medya ve kamuoyu olayın canlı kalmasını ve hat da birilerine bedel çıakrma dayatmasına geçecek mi*? Yoksa, tekrardan süneme doğru evrilip yeniden gündem yapılmalarını bekleme moduna çekilecek gibi mi yaşanacak. Üstelik hazır gündem yaptırılacak bir de kesinti olayı yeniden gündem saptırma ve kamuoyunu oyalama silahı da hazır gibidir. Bakalım, bu durumnların hükümet devdirten, önemli makamcıları ayrgılatan konular bizde klasik Kıbrıslılık oynunda sömürgecilik ilhak ekseninde takılarak kalacak mı?

Haftamız üç önemli konuyla ccanlandı. Beklenenin altında olsa da yine de gündemleşti. Tam da Ercan hava alanı için ilgili şirkete vergi afı da kaymaklı şekilde hazrlığı yaşanırken, gelen yargı kararı birden eskiden yapılıp, bilinen ve unutturulan gerçekler yeniden vergi afının üstüne kondu. Açılan dava yedi sene sonra sonlandı. Net sonuç, ihaledeki yasa dışılıkla sağlanan kıyaklık. Makamcıdan tutun yönetimlere dek herkesin adı var. Ama ne derece yankı bulur bilmem. Üstelik ilgili şirketin AKP yanlısı olması ve dönemindeki dayatmar da hala akıldadır. Bakalım yasaya aykırı, ihale resmen yanlışı ve durdurulmayıp işin içine yeni yeni yanlışlarla gidilen yoldaki anayasa kararı nereye dek gidecek….

Bu arada Davayı açan ilgili örgütün başkanı Cafer beyin başka konuda kendinin de aynbi kurala sarıldığı paradoksunu da ekleyelim. Bir de şu Cafer efendi bize Jet sgandalındaki kişileri artık açıklasa!

İkinci konu, yine bildik. Hem de daha bir yılını dahi doldurmadı. Elektrik kurumundaki yine ihale oyunlarıyla yakıt alım hikayesi. Devamında Sayıştay raporu dahi sorun oldu. Birileri açıklayın derken, seçim sonrası söylemi geçti. Seçimler bitince de araeda yine seslendirildi. sSonuç ta ilginç Meğerlim rapor yaklaşık 3 aydır Meclis komisyonunda. Meclis komisyonu başkanı da ne tesadüf, CTP li. Teberüken Uluçay. Eski meclis başkanı.. Böyle renkli taploda herkesin dilediğini alması da gayet münasip. Bakanlardan yönetimlere herkesin parmağı var. Yaklaşık yedi milyon dolar fazla para ödendi. İptal edilip de şu veya bu şekilde yakıt alınmasıyla. Üstelik gelen yakıtın kalitesi de başka soru. Bunlar raporda sayıştay tarafından belirtildi. Ek olarak, beş milhon TL de pul parası alınmadı. Buda hep konu olan ikiyüz şimdi bir ilyarlık tarihi geçmiş ilacın da yok edilmesine yetip artıyor…

Şimdi, herkes dilediğini alıp yazar. İsterseniz kayıp para ve cebimizden çıkmasını yazalım. İsterseniz, komite başkanı CTP linin hasır altı etme denme kolaylığa da sığınalım. Birinin ötekini kolayca suçlayacağı mavzama bol. Ama ne tesadüf gibi gelecek ki ayni anda Elektrik kurumundaki Aksa oyunundaki yeni ayarlar veya kıyaklar da neclise geldiği anda bunlar yaşanıyor. Bakalım karmakarışık olup dolarların uçuşup pulların konulmadığı mukaveleler gibi durumlarla bakalım nereye dek gideceğiz. Her şey yaparız şirketleri ise sorusuz kalsın. Sahipleri ve hatırlarsanız “bizim çocuklar” sözlerinin de anlamı daha kolay herhalde anlaşılır. Hacılar, hocalar ve rantçılar, ne güzel uymuş.. üçüncü konu ise çok daha karışık gibi: ikiyüz milyonluk ki şimdi bir milyara geliyor TL ilaç, toplatıldı. Yanan labratuvara kondu. Orada unutuldu. Yanan labratuvar olunca da daha bir işler karıştı. Çünkü yanması kadar raporun açıklanmadığı, sigortanın da zararı ödemediği gerçekler de akla geldi. İlaçları açık kapılardan gibip alıp kulananlar haberleri çıkınca konu yeniden ısıtıldı. Soruların karşılığı ise “paramız yok”! Oysa sadece mukavelelere pul konulmama miktarı beş milyon TL. Bunun elbet hemen yanıtı olması da gayet münasip. Ama tarihi geçmiş ilaçlar günlerinde de konuşuldu. İlaç yok denilirken nasıl onca ilaçın tarihi geçti? Konulan yanan labratuvar konusu da eklenince neden üstüne gidilmedi. Hatırlarsanız, araştırmayı yapan birisi gelen denilen makinelerin italat olmadığını da belirti. Oradan da önemli paralar uçup buharlaştı.

İlaçlar hikayesinde birkaç makamcının olması ve parlementer partilerin de bulunma gerçeği konunun pek de öenmsenmemesini veya geçiştirilmesini getirdi.

Kısaca, haftamız bilinen ve yaşanıp halının altına ve beyin dışına çıkarılan konu yeniden yeni bulgularla karşımıza geldi. Başlangıç sorusunu soralım: devamı gelecek mi? Bakın, konudaki Türkiye ayağına dokunmadım. Oysa her konuda Türkiye gerçeği var. Emrulah, Aksa ve ihale dışı yakıt getiren “her şey yaparız “ iç kale gibi durumlar bize daha geiş bakmamızın dayatnıyor mu? Ama galiba konu hazır: kesintiler.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
334AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin