yaklaşımlarÖzkan YıkıcıBir şeyler mi oluyor acaba! - Özkan Yıkıcı
yazarın tüm yazıları:

Bir şeyler mi oluyor acaba! – Özkan Yıkıcı

279 Takipçiler
Takip Et

Yeniçağ podcastını dinleyin

Belli ki önemli bir müdahale olmaz sa hafta başı kesinti yasasıyla hareketleneceğiz. Bu şimdiden sinyalin ötesinde mesajını verdi. Ünal bey Ankara yolculuğu ile işler hızlandırıldı. Kimisi diyecek ki “tesadüfmü”, kaçışıyla beklentiyle kanacak. Ama net olan talimatla geldiği belli, kaynak alamayacağı tahmini daha da doğrulandığı anda kesintiler de gündemde ısrarlandı. Hem de geri çeker gibinin daha soğumadığı ortamda. Hemen her kafadan sesler çıktı. Dilekçeler brakın hazırlanmasını, ilgili kurumlara dahi verildi. Yasanın kendisini bilmeden, gerekçelerini okumadan, heycanla dilekçelerle gönülü kesinti istemediklerini belirtiyorlardı. Makamcılar ise talimatınn dehşeti ve teslimieytin içilen şerbetiyle savunma mekanizması sunuyorlar. Fakat, ne kendi yasalarına nede anlatıklarına benzeyen bir tuhaf ana bize göre normal davranışı da sergiliyorlar

Ufak bir uyarı: unutmaın: elçi Metin Fevziooğlu. Hukukcudur. Kıvrak hukuku öylesine biliyor ki kendini bu yolda yükselten Türkiye Barolarına yapmatıkları da kalmadı. Hukuk tekniğini de iyi bilir. Bunları akılınızın bir yerine koyun. Onun için gelecek yasanın salt doğal afetler deyil de amacının özünü yakalamaya uğraşın. Elbet kesintinin de içeriğini iyi anlamak da önemlidir. Bu arada şimdilik söylenmeyen bazı makamların barenlerini da ayarlama durumu da tesadüfün ötesindedir. Nitekim yargı kurumları olayın yasal olmadığının pek de söylemiyorlar eskisi gibi.

Net olan, onca şatafata, emeklisi yüksek şaheserlerine tahsisat dahi veren, örtülülere veya lüks kulanımdan taviz vermeyen yöneticilerimiz, halktan n kesintiyle yeni kendilerine kaynak hazırladığı ve bunun talimatlaştığı kesin bir süreç yaşayacağız.

****

Ansızın Türkiyenin CHP başkanı ve Milet itifakı başkan adayı Kılıçtaroğlu Sabahın seherinde adamıza gelir. Aslında ne olursa olsun, olayın  böyle sesiz sedasız olması dahi tuhaf. Fakat, Kılıçtaroğlu geliyor ve Adamiyan katliyamına uğrayan ayleleri ziyaret ederken ki haber verişi tam bizlik. Birisi bana: “Görüşecek mi” diye sorar. Ben net olarak “sıkarsa” dedim. Bilmem TC elçiliği kesimleri yanında oldularmı veya birileriyle görüşme isteyip de karşılık bulmadımı bilmemn. Bildiğim, tam seçim zamanı ve burada epey oy kulanacak TC yurttaşı varken, Kıbrıs sorunu temeli hala sürerken, hem Kılıçtaroğlunun buradaki siyasilerden birşeyler öğrenmek istemesi veya buradaki başta muhalefetin kendini anlatma ihdiyacı gibi konular konuşulmadı dahi. Brakın gerekğinin olması, duyulmama sağırlığı daha kolay oluştu. Hemen seçim sonrası normal halde kazanma olasılığı olan parti liderinin gelip de buradakilerle temas yapmamanın anlamını biliyoruz da konuşmamayı seçiyoruz paradoksu yine işledi. Tabi ki tek susmayan Erdoğan cepesi olup hemen buraya gelişini dahi eleştirmeği ihmal etmedi. Peki ana muhalefetimiz nenrde?

Bunlar sadece birkaçı. Ama hala sırf olmak için olan bazı görüşmeleri durmadan abartıp kurgu yapmayı da çok seviyoruz. Devamına de hız veriliyor. Hart da seçim sorası ısınacak ortamdan da söz eden muhalifler ve foncu barışçıllar nedense seçilmesi muhtemel Kılıçtaroğlunun gelip gitmesine pek dokunmak istemiyorlar. Ama pazartesi yeni bir talimat gelmez se kesintileri istemeseler de konuşacaklar. Çünkü da kibir ve şaşafatın sürmesi için ceplere el koyma dokunur haldedir.

*****

Şunu artık anlamak gerekir: hala statik düşüncede olma ve bilmeden o anlık atma tutumu devam ediyor. Örneğin eskideki hele de Denktaş dönemindeki işbirlikçilik ve ilhaklaşma süreci ile şimdi gelinen durum eskinin günümüze dek alınan yoludur. Artık buradaki elit resmen atanıyor ve yetkileri de elinden alınıyor. Bu nedenle direnç veya oyalama şansları dahi kalmadı. Hele de hep unutulan Fevzioğlu gibi yasaları kıvırtmaya alışkın bir elçinin de varlığı var. Onun için buradaki direnç deyil talimatın dozu belirleyici olacak. Ünal ve Ersinde biliyor ki halk deyil kendilerini partileri de desteklememe durumunda koltuğa talimatla ve dayatma sonucu oturdular. Hem de görmezden gelen birçok sorgusu da olmasna rağmen. Hatırlayın Ersine Londraya git çağrılarını veya Ünal neden olamaz sıralanan olguları. Hele çadırları dahi savunan Nazım beyin her makamda geride braktığı sorgulanmayanlar da eklenince işler epey taşları yerine tortuyor. Ha, Mehmedali ile Serdara bir hatırlatma dokunuşu: zamanında siz yasalara uymadığı halde uzlaşarak yasa dışı önemli görevlere koyduğunuz insanlardan birisini hatırlıormusunuz? Hem de temsilci olarak…

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
334AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin