Kıbrıs iktibasNidai MesutoğluOrtaçağ artığı düşüncelerle depremi yorumlamak tam bir cehalettir - Nidai Mesutoğlu
yazarın tüm yazıları:

Ortaçağ artığı düşüncelerle depremi yorumlamak tam bir cehalettir – Nidai Mesutoğlu

333 Takipçiler
Takip Et

Yeniçağ podcastını dinleyin

Türkiye’de yaşanan deprem felaketinde saatler geçtikçe umutlar tükeniyor. Endişeler artıyor.

Ülkenin tek adamı Erdoğan her felakette olduğu gibi yine aynı cümleyi kurdu: “Bunlar kader planının içerisinde olan şeyler”

Hatırlanacağı gibi ölen madenciler için de” fıtrat ve kader” demişti.

Ortaçağ artığı bu düşünce sistemi eğitim yoluyla, dini söylemlerle insanların beyinlerine yerleştirildi.

İşte, yaratılan bu düzenin akademisyeni, Prof. Dr. Ali İhsan Göker de depremi Allaha bağlamayı tercih etmiş. Paylaşımında şöyle yazmış:” Deprem veya binalar öldürmez, Allah öldürür. O da eceli geleni.. Depremde ölenler aynı anda Mars’ta bile olsalar yine öleceklerdi. Ölüm mekana değil zamana bağlıdır”

Bunun gibi düşünen binlerce yobaz var şimdi Türkiye’de. Toplumun tepkisinden korktukları için duygularını dışa vurmaktan çekiniyorlar. Ancak emin olunuz ki kendi aralarında konuşurlarken bu depremin ve yaşanan felaketin Allah tarafından verilen bir ceza olduğunu anlatırlar.

Dini inancı olanlara saygım var. Onlar bu inançları ile huzur buluyor olabilirler. Kötülüklerden korunmak için Allah’a yalvarır, yakarırlar. İyiliğin de Allah’tan gelebileceğine inanırlar.

Bilim insanları doğa olaylarını anlamak ve yarattıkları tehlikelerden korunmak için evreni ve doğa yasalarını tanımak için uğraşır. Her yeni buluş insanlığın daha iyi şartlarda yaşayabilmesine olanak vermelidir.

Depremlerden de korunma, sağlam yaşam alanları ve depreme dayanıklı konutlarla sağlanır. Bu konuda Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Özellikle Japonlar birçok depremden aldıkları derslerle böyle felaketleri en az zararla atlatmanın yolunu bulmuşlardır. Bu bilgiyi de tüm insanlık için kullanmaya paylaşmaya hazırdırlar.

Olay bu kadar açık iken bunu zamanında tedbir almayan ve yaşanan felaketleri kadere bağlamak bilimsel bir açıklama değildir. Tam bir yobaz anlayışıdır.

Eğer Allah ölenleri cezalandırmak için bu depremleri yapmışsa hepsini niye aynı anda cezalandırdı. Hepsinin günahı aynı mıydı? Yoldan çıkmış ve iman etmemişlerse onları yoldan çıkarmamak için ne yapmış?

Felaketten sonra Allah’a yalvararak bu işten kayıpsız kurtulmak olabilir mi hiç? Bunca insanın ölümünü Allah’a bağlamak sonra da ondan merhamet beklemek büyük bir çelişki değil mi?

Bilim karanlıkları aydınlatırken 21. Yüzyılın ilk çeyreğinde Türkiye’yi ortaçağ karanlığına sürüklediler. İnsanlara her felaketin Allah’tan geldiğini söylemek bir yana, buna milyonlarca insanın inanması da büyük bir acı veriyor insana.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
334AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin