yaklaşımlarÖzkan YıkıcıKırım köprüsüne saldırı sonrası - Özkan Yıkıcı
yazarın tüm yazıları:

Kırım köprüsüne saldırı sonrası – Özkan Yıkıcı

333 Takipçiler
Takip Et

Yeniçağ podcastını dinleyin

Geçen hafta sonuna doğru infilak derecesinde haber ortaya serildi. Kırım Rusya arasındaki ulaşım köprüsüne imtihar saldırısı gerçekleştirildi. Hemen kısa zaman sonra, Ukrayna yetkilileri sevinç mesajları verdiler. Reklam panolarıyla olay kutlandı. Bizat Ukrayna başkanının yardımcısı “bu başlangıçtır” sevinç demeci geldi. Tüm bunalar adeta Rusyaya meydan okumaydı. Kurulan Kırım Rusya köprüsüne düzenlenen saldırıyla “ki imtihar tipi saldırıydı” ulaşım bağlarının devam edemiyeceği de tahmin ediliyordu. Bu sevinç, daha gün sonuna gelinmeden ışıklarla tren yolunun yeniden açılmasıyla sesizliğe dönüştü. Sonra da Rusyanın karşılığı korkuyla beklenmeye geçildi.****

Kısa bir önemli uyarıyla yazıya devam edecem: Ukrayna savaşıyla da yeniden anladığım önemli dikate alınacak gerçek yeniden beleğime geldi. Özellikle son dönemde daha ağırlıklı yaşanması da uyarıyı artırmaktadır. Yaşanan olaylar ve probaganda gücü dengesizliği sonucu, haberleri dikatle mümkün olduğu kadar süzerek alıp yorumlamanın önemini anladım. Çünkü, Ukrayna veya başka siyasal gelişmelerde tarafcıl yön ve sansürleme oldukça yaygınlaştı. Algı operasyonları sık sık kulanılan yöntemdir. Bu nedenle probaganda algısıyla yalan veya tek yanlı tutsağa düşmeme adına hem birikimimi, hem bilginin kaynağını dikkatli kulanma gereksimim iyice artıyor. Özellikle de Ukrayna savaşında batı medya inanılmaz algı operasyonları yapmaktadır. Üstelik, faşizmin de yükselmesi ile habrciliğin düşürülme tuzakları da yoğunlaştı. Bu neden sonucu Kırım köprüsü saldırısını daha iyi anlama adına biraz bekledim. Fehim Taştekin ve Ceyda Karanın da makalelerini de dikkatli okuuduktan sonra birkaç söz yazmaya ancak karar verdim. Haber ve kaynak oldukça birbirini tamamlayan önemli esruman haline çoktan geldi.

Bizim memleketde ise zaten dış habere fazla önem verilmiyor. Bu nedenle çoğu zaman batı veya Türkiye kaynbaklı tek tip haberi alıp orada brakırlar. Çok yanlış bilgi vermenin de önemli tehlikesine açık kapı da brakmaktadırlar. Ukrayna savaşı veya daha yakınan en tehlikelki şekliyle Kıbrıs ile öteki ülke ilişkilerinde hep tek yanlı ve daha dar şekliyle, bizim politik demeçlerle olayı sunup brakırlar.****

Ukrayna krizinde özellikle Rusyaya karşı provakatif saldırılar son dönemde tırmandı. Salt Kırım köprüsü değildi. Daha önce de özellikle Avrupaya gaz taşıyan Kuzey boru hatlarına  sabotajlar gerçekleştirildi. Dikati çeken, bu provakasyonlardan hem de sık önlem alma zorunluluğuna gelme tehlikesini yaşayan AB ülkeleri nedense olay hakında fazla demeç vermediler. Sanki uzaydaki bir provakasyondan söz eder gibiydi. Bana bu epey kuşkulun geliyordu. Birçok çevre bunun direk ABD eksenli olma olasılığının büyük olduğunu söyledi. Yine de medyalar gündeme fazla sokmadılar. Buna benzer bazı Rusya eksenli ekonomik veya enerji tesisine saldırılar ya gerçekleşti veya engelendi. Kırım Köprü imtihar saldırısı Rusyanın kırmızı çizgisini resmen zorladı. Hele olay sonrası ukraynadaki sevinç durumunun ahmakcad erecesinde de kışkırtıcı oluşu, yanıtın pek gecikmeyeceği tahminini artırdı.

Rusya önce bekledi  Soruşturma yaptı. Ordu içinde bazı düzenlemeler hemen gerçekleştirdi. Fakat, beklediği batının bu tür eylemleri en azından uyarıcı bulma tutumlarına hiç raslamadı. Belli ki Rusyayı kuşatma ve etkisiz brakma eylemleri olduğu kendilerince artık kesinleşti. Öyle ki bugün Kİyef yeniden füzelerle tanışmaya başladı. Bu durum, Ukraynada yeni tırmanışla savaşın taktiksel değişik kuralların gündeme  sokulacağı işaretleridir. Zelenskinin şımarık kukla gibi oynaması, çekinmeden üçüncü dünya savaşını dahi çağırma sözleri, provakasyon ortamının epey yaygın olduğunu anlamaktayız. Buna Polonyanın da eklenmesi tesadüf değildir. Polonya faşist gerici rejimi de Ukrayna fırsatını iyi kulanıyor. Hem Rusyaya karşı duruşunda destek bulurken, başta AB devletlerinin kendi devletinin otoriterliğini eleştirmelerini de kestirmdi. Ayni teranenin Estonyada da olması epey tehlikeli. Çünkü Estonyada önemli nifusun da Rus olduğu hep unutuluyor. AB yapısını üye alırken ki Ruslarar karşı koyduğu ayrım buradaki rejimi de epey şımartığı anlaşılıyor.

Kırımda yeni bir infilakla işler karıştı. Rusyala bağlantıyı kuran köprüye imtihar saldırısı gerçekleşti. Uzun vadeli etkili olacağı beklentisi ise şimdiden fos çıktı. Ayni günün gecesinde köprüdeki ışıkların parlaması ve ulaşımın tam olmasa da başlaması, Ukrayna ve yandaşlarını hayal kırıklığına uğratı. Rusyanın yanıtının ise şimdilik Kİyef füzelenmesiyle başlaması da devamının korkuyla beklenmesi sürecine girildi. Belli ki Ukraynada daha oyanacak kart çok. Hele de Zelenski gibi bir şımarık lider, batının faşizmi hortlatacak derecede rus karıtlığı, Rusyada Putin otoriterliği, uzaktan savaştırıp karıyla elerini ovuşturan Amerikanın ise savaştan kar ve etkisini hisetmeyerek sürdürtme karmaşasında yarının hangi yeni siyasal kararla uyanacağımız da net değildir. Ama nelerin olacağı korkusu son Kırım faciyasıyla ve arada kimyasal veya nükler lafların duyulmasıyla, epey endişe yaratması da önemsiz değildir. Sadece K. Kıbrısta habersiz olup kendi döngüsünde dönenlerin bunu anlamamasını da anlamak gerekir.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
334AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin