İran’da günlerce protesto hareketleri sürüyor. Konuya girmeden, kendi aynamıza bir cümleyle bakalım: medya ve öteki iletişim kuruluşları yeniden sıfırdan da öteye, negatif noktada durmaya devam ediyor. Ne İran, Ne Ukrayna nede son seçimlerle Brezilya konusunda şimdilik pek söz etikleri yok. Oysa İran veya öteki gelişmeler dünyada hem yankı hem de gelecek konusunda epey ses getirmeğe devam etmektedir.
İranda protestolar günlerdir sürüyor. Artık, olalya duyulan öfkenin de ötesine geçti. Siyasal gerçekliğin bir adımı olarak sürüyor. Hala protestoların siyasal önderliği çizgisinde eksikliği nedeniyle konuya isyan etiketini koyamıyoruz. Ama, yine de gerçek, iranda resmen sokaklarda protesto ile şidet durdurulamıyor.
Kadının örtüsü nedeniyle başlayan ve Amininin öldürüllmesi sonrası çıkan öfke, gidrek yaygınlaştı. İran yönetiminin de sert karşılığı gelmekte gecikmedi. Kadın isyanı dünyaya yayılırken, konu kadının da ötesine gidip, sistemin sorgulandığı noktaya dek gelindi. Öldürülenler oldu. Fakat olayların sürmesi, örgütsüz oluşu, beraberinde başka kesimelrin de sokağa çıkmasını veya kendi görüşlerince eylem yapma zeminine de gelmesine katgı yaptı. Nitekim, iranın Belucistan eyaletindeki karakol saldırısı bunun önemli ortaya çıkan tepkisel bir sonucudur. İrandaki baskıcı rejimin bir anlamda dışa vurulan tepkilerle, buna karşı katılanların da kendi çıkarına göre davranma kolaycılığının da oluşması, birçok değişik sorunu olan kesimin de harekete geçmesine neden oldu.
Yine, irandaki protestoların örgütsüz oluşu siyasal eleştirilere karşın siyasal önderliğin eksikliği, bu koşulların kulanmaya çalışacak tarafın da olması gayet olanaklıdır. Nitekim, birçok çevre irandaki protesto hareketlerini irana bakışları veya kendi fıs-rsat kulanım derecesine göre probagandalaştırıp, yararlanma peşinde oldukları da kesindir. Yine ilk yazımdan beri değindiğim noktayı, tekrardan belirtecem: irandaki şeryatcı rejim gerçeği vardır. Öteki tarafda başta ABD de iranı düşman şer ekseninde görüp, ülkeyi tasfiye tme temel siyaseti vardır. Bu ikilemde irandaki sosyal muhalefet her eksen çıkışında, tam da eylemler yaygınlaşmışken, Amerikan dış direk müdahale etmelerle bir anda sönmelerine de neden olundu.
İranda mollalar rejimi var. Şeryatla yönetiliyor. Kendi kuarlları vardır. Bu rejim kurulurken batı ilk baştaepey destekledi. Özellikle Halkın Fedayilerini ezerken epey batı desteği aldı. Sonradan yeni paylaşım stratejileri nedeniyle sistem içi emperyalist rekabet sonucu iranı karşı düşman eksenine koydular. Bu gelişmeler ise günümüz iranını zamanında batı Emperyalistlerin sırf sol iktidar olmaması nedeniyle destekleyip, hat da Humeyniyi ıraktan alıp Fransaya getirdikleri de akıldadır. İmamların kulanımı isie ibretliktir..
Şimdi iranda kadınlar sokakta. Sadece kadınlar değil, giderek iranla sorunu olan bazı kesimelr de kıpırdıyor. Fakat, siyasal önderlikleri yok. Muhalefetin dağınıklığı önemli olumsuzluktur. Oysa son dönemde iranda oldukça kanlı ayaklanmalar sürmekteydi. Siyasal öndersizlik nedeniyle de söndüler. Konuya salt kadın veya baş örtüsü olarak bakmamak gerekir. Olay, iran rejiminin gerçeği gözüyle bakmamız gerekir. Rejimin protestolarla sarsıldığı kesin. Ancak, şimdilik gideceği yok. Ancak, sorunu çok olan iran, böylesi tepkilerle resmen sarsılırken, öteki bileşkenler de harekete geçmesi de normaldır. Kadın hreketleri sokaktayken, öğrencilerin ünüversitelerde boykota gidikleri haberleri de geliyor. Şimdilik bu konuda önemli kırılmanın tam olmadığı da görülüyor. Özellikle iran rejimi içinde olan birokrat gibi unsurlar, yönetime karşı eleştiri yapsa da hala protesto rüzgarına tam olarak katılmadılar. Buda ikili olguları işaret ediyor: kimisi sistemin kökten değiştirilmesini savunurken ki sokak böyle gibi, öteki kesim ise düzenleyerek reforumlarla sistemin devamını savunuyor. Elbet iran rejimini savunan güçler de vardır.
Yukarda özetlediğim son iran gelişmeleri, bize daha epey zaman iranı gündemde göreceğimizin net işaretleridir. Gerçi iranı hep Amerikan meytanlaştırmaları ile hep duyuyorduk. Hat da oradaki değişimin batı tercihli ifadeleri de bazen yutuyorduk. Tıpkı şahın zamanında demokrat olduğu yalanı gibi: şimdi de iran toplumsal öfkenin patlamasıyla sokaklarda günlerdir sürüyor. Sürdükçe, öteki halkaların da devreye gireceği kesin. Ancak, özellikle Belucistan coğrafyasındaki gelişmeleri dikatle izlemek gerekir. Zamanında ABD CİA desteğinde Belucistanın iran kesimini kopartma siyasetinin de olduğunu akılda tutalım
Kısaca, iranda kadınların başlatığı protestolar sürüyor. Konu artık protesto noktasını aşdı. Kimisi buna kalkışma diyor. Ama net siyasal önderliksiz oluşu adına isyan diyemeyiz. İran rejimi hala yıkılma veya kırılma aşamasında değil. Ama rejime karşı hoşnutsuzlukların olduğu gerçeği ortada. Bunlar bizi ısrarla, iranı izlememizi dayatıyor. Salt emperyalist güncelikle kalırsak, aptal yerine kullanışlı kesim olmaktan kurtulamayız.