yaklaşımlarHalil KarapaşaoğluHayalet Fabrikası - Halil Karapaşaoğlu
yazarın tüm yazıları:

Hayalet Fabrikası – Halil Karapaşaoğlu

333 Takipçiler
Takip Et

Yeniçağ podcastını dinleyin

En çok peygamberlerin çıktığı coğrafya…

Cehennemin olduğu yere dönüşmüştü…

Peygamberler Allah’a en yakın olanlardı…

En yakın olanların olduğu topraklarda yaşayanlar…

Ölüme en yakın olanlardı…

***

Fabrika 24 saat çalışıyordu…

Durmadan…

Fabrikada hayaletler çalışıyordu…

Durmadan…

Üretim hiç aksamamalıydı…

Durmadan bu çark dönmeliydi…

Fabrikada çalışanlar sakatlanabilir…

Hasta olabilir, ölebilirdi…

Fabrika durmadan çalışmalıydı…

Yerine yenisi getirilirdi…

Efendi için…

Gelen yeninin eskiden farkı yoktu…

Fabrika durmadan çalışmalıydı…

Fabrikanın çalışanı hayaletlerdi…

Fabrika sanki hayalet fabrikasıydı…

***

19 Eylül 2022, pazartesi…

Bir haber çıktı Kıbrıs Bugün gazetesinin manşetinden…

“Sistemin Bedelini Canıyla Ödedi” diye yazıyordu…

Büyük puntolarla…

Belki de bu yazıyı alıp…

Bir tabela yapıp…

Ercan’ın girişine asmak lazım…

Bilsinler gelecek olanlar…

Burada yaşamaya karar verenler…

Canlarını koltuk altlarına alıp…

Sokaklarda yürüyeceklerini…

Alsancak’ta evinde rahatsızlanan Hatice Savaşır…

Girne Hastanesine gider yer yok!

Lefkoşa Hastanesine gider yer yok!

Alsancaklı Hatice Hanım’ı Mağusa’ya götürürler…

Girne’de yoğun bakım ünitesi dolu!

Lefkoşa’daki yoğun bakım ünitesi dolu!

Alsancaklı Hatice Hanım’ı Mağusa’ya götürdüler…

15 dakika sonra Hatice Hanım hayatını kaybeder…

Hatice Hanım ölmemek için direnir…

Fabrika onu öldürmek için elinden ne gelirse yapar…

Hatice Hanım gerçek bir insan…

Benim için bir insan…

Oy değil Hatice Hanım…

Devlete vergi veren bir mükellef değil…

Fabrikada sistem için çalışan bir hayalet…

Zehir dağıtır gibi kimlik dağıttığınız bir numara değil…

Hatice Hanım gerçek bir insan…

Benim için bir insan…

Fabrika için bir hayalet…

Cehennemin içinde ölecek bir fâni…

Sizin için gazete manşetinde…

Ölüm haberini okuduğunuz bir görüntü…

Bir fotoğraf…

***

Hatice Hanım’ın oğlu Ali Bey soruyor…

Hastane diyor bir sinema salonu mu?

Bir düğün salonu mu?

Kktc nedir?

Kktc’de kimlere yer vardır mesela?

Kktc’de kimlerin yaşama hakkı vardır?

1 yıl önce Asya Bebeğin sağlık hakkı için sokakta eylem yapmaya başladık…

Dostlarla birlikte…

Bir pankart yazdık…

Dönemin Sağlık Bakanı Ünal Üstel…

“Asya Bebeğin Hayatından Ünal Üstel Sorumludur!” yazıyordu pankartta…

Bir pankart daha yazmalıydık…

“Asya Bebeğin Hayatından Ankara Sorumludur!” diye…

Ünal Bey rahatsız olmuş…

Olgun Amcaoğlu durdu bir gün…

Soru sordu bize “Neden Ünal Beyi hedef gösteriyormuşuz?” diye…

Rahatsız olmuş efendiler…

Sağlık Bakanı Ünal Üstel…

Memlekette sağlık hakkı gasp edilen bir bebeğin sağlık hakkından babam mı sorumludur?

Anam mı?

Ünal Bey şimdi başbakan…

Kim getirdi…

Ankara…

UBP yamyamların olduğu bir partidir…

Çıkarınız yoksa UBPli olmazsınız…

Değermiş…

UBP’nin ürettiği değer nedir efendiler?

UBP değerler üzerine kurulu bir parti değildir…

Barbarlık üzerine kuruludur…

Hastaneler doluymuş…

Tufan hocayla Kudret hocaya…

Nüfusunuzu arttırın demişti Erdoğan…

UBP bile beceremiyor bu vatandaşlıkları dağıtmayı…

Düşünün özel bir ekip varmış İçişleri Bakanlığı’nda…

Elçilik tarafından ödenen…

TCli memurlar benim ülkemde vatandaşlık dağıtıyor…

***

Hatice Hanım ölüyor…

Girne’de yer yok!

Lefkoşa’da yer yok!

Mağusa’da da yer olamayabilirdi!

Hatice Hanım yer buldu…

Dayanamadı…

Dayanmak kolay mı?

Şimdi Elçi Beyin annesi olsaydı Hatice Hanım…

Ünal Beyin kayınvalidesi…

Tatar Efendinin eşi Sibel hanım…

Girne milletvekili Sağlık Bakanı İzlem Gürçağ Altuğra’nın kızı…

Hatice hanım bunlardan birinin bir akrabası olsaydı…

Girne’de yer bulur muydu?

Lefkoşa Hastanesinin o kapıları kırılır mıydı?

Hastalar hasta yataklarından çöp tenekesine atılıp…

Onlar için yer açılır mıydı?

O zaman Hatice Hanımın sağlık hakkının gasp edilmesinden kim sorumludur?

Ali Murat Başçeri mi?

Ünal Üstel…

Ersin Tatar…

İzlem Gürçağ Altuğra mı?

Hatice Hanım bir insan…

Bu insan ölüdürüldü…

Bir gazetenin manşetine çıktı sadece…

Kimler bilir kimler ölür bu memlekette sağlık hakkı gasp edildiği için…

63-74 ve 2022…

Sıralamaya kalksam bu memlekette öldürülen insanların…

Hangi yıllarda öldürüldüğünü…

Sayfalar sığar mı?

Ölülerin isimlerine yer var mı?

Ölülerin hesabı sorulmazsa…

Katiller yargılanmazsa…

Yerin yüzeyinde kalanlar yaşama sebeplerini kaybeder…

Gün gelecek…

Sizi de annenizle babanızla…

Çoçuklarınızla…

Eşiniz, yeğenlerinizle…

Sınayacak bu sistem…

O zaman hatırlayacaksınız bu yazıyı…

O zaman bu yazıyı yazan…

Hâlâ yazar mı bilmem…

***

Sorarım sana Kıbrıslı?

Ben 20 yıldır soruyorum sana…

Benden öncekiler 40 yıldır soruyor sana…

İnsan olmak ne demektir?

İnsan nasıl insan kalır?

Bu yaşamak mıdır?

Canın kıymeti hiç mi yoktur?

Bu nasıl kurtarılmaktır Kıbrıslı?

Ey Ankara…

Hiç mi kıymeti harbiyesi yoktur…

Kuzeyde yaşayan insanların senin için…

***

Burası bir fabrikadır…

İçinde hayaletler çalışır…

Çıkarlarını korurlar efendinin…

Hayaletler çalışır bu fabrikada…

Hayaletler ölüdür…

İkinci kez ölmez ölüler…

Hayaletler…

Hayaletler insan değildir!

Hatice Hanım insandı…

İnsan olarak öldü benim için…

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
334AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin