Kıbrıs iktibasAziz Şah20-24 Temmuz 1974’te reddedilen barış! - Aziz Şah
yazarın tüm yazıları:

20-24 Temmuz 1974’te reddedilen barış! – Aziz Şah

279 Takipçiler
Takip Et

Yeniçağ podcastını dinleyin

Kıbrıs’taki TC işgalinin 48’inci senesindeyiz…

İşgalin 25’inci senesinde öğretmen, sendikacı, mücahit komutanı Arif Hasan Tahsin şöyle yazar:

-‘‘Denktaş Bey, 1963’e giderken, ‘en çok 24, bilemediniz 48 saatta Türkiye gelecek’ derdi. Ve dedirtirdi de…

Dayanın! En çok 24,bilemedin 48 saat… Dayanın!

Olmadı. Tutmadı. Gelmedi. Ya da gelemedi.

Ama 1974’ün 20 Temmuz’unda hem de bir tek Kıbrıslı Türk’ün burnu bile kanamadığında ‘Türklük düşmanı ve de Kızıl Papaz’ denen Makarios’u, o Yunanlılarla Kıbrıslıların bir kısmı Amerika Birleşik Devletleri’nin de onayı ile devirince geldi.

Hem, Denktaş Bey ‘Bu mesele, Rumların iç meselesidir’  diye beyanat verdiği halde geldi Türkiye…

On bir yıl sonra da olsa Türkiye garantörlük hakkını kullandı, ama Garanti Anlaşması ile kendisine tanınan ‘bozulan Anayasal nizamı yeniden kurma’ hakkına göre davranmadı (…)

Oysa Samson’un yerine getirilen Kleridis, Türk tarafına geçmiş ve Denktaş Bey’e ‘Gelin Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası’nı kuruluşta olduğu gibi yeniden birlikte uygulayalım’ dedi.

Buna rağmen Denktaş Bey ile Türkiye’nin yetkilileri ‘hayır’ dediler ve Sn. Demirel’in dediği gibi ‘esir kampı’ yaşamını bu topluma 25 yılı aşkın bir süredir, reva görerek sürdürdüler’’…

(Bir Sese Hasret, Galeri Kültür Yayınları, s. 117)

25 yıl, oldu 48 yıl… Kıbrıslılar çözmek istese çözebilirler miydi bu meseleyi?

Makarios enosisin felaket olduğunu anladıktan sonra ‘akıllanınca’, 1968’de barikatları açıp silahlı eylemler nedeniyle ‘tedhişçi’ –yani bugünün Türkçesi ile ‘terörist’- dedikleri Kıbrıslı Türkler için de af çıkarıp, Lübnan’da müzakereler yoğunluk kazanınca 8 Mart 1970’te ‘Türklük düşmanı’ Makarios’u Atina’da öldürmeye kalktılar…

Makarios akıllanınca helikopteri tarandı, hem de Atina’da…

Kıbrıslılar eşekliği bir kenara bıraktıklarında eşeğe semer vuranlar, eşeği vurdular.

***

Dönelim biz Arif hocanın işgalin 25’inci senesinde anlattığı hikâyeye…

Kıbrıs’ı ve Yunanistan’ı kana bulayan CIA’nın ‘Gölge General’i Dimitrios İoannidis 20 Temmuz’da Türk ordusunu Kıbrıs’a çıkarıp görevini tamamladıktan sonra askerler tarafından devrilir, Karamanlis başbakan olur. Yunanistan’da cunta düşünce, Kıbrıs’taki de düşer. Temsilciler Meclisi Başkanı Klerides Samson’un yerine geçer…

Savaşın ilk 4 gününden bahsediyorum!

Makarios’un desteğini de alan Klerides, ‘Cumhurbaşkanı Vekili’ olarak savaşın birinci haftasında katliamlardan, tecavüzlerden, göçlerden önce Kıbrıs Cumhuriyeti’nin anayasal nizamını sağlayıp Zürih ve Londra Anlaşmaları’na dönülmesini teklif etti…

20-24 Temmuz arası…

Garanti Anlaşması’na göre ‘Anayasal nizamı tesis etmek’ için Kıbrıs’a çıkan Türkiye bu teklifi reddeder!

Klerides BM temsilcileri eşliğinde Lefkoşa’nın kuzeyinde Denktaş’ın evine gider…

Kan dökülmemesi konusunda anlaşırlar!

Klerides, Makarios’un Zürih ve Londra Anlaşmaları’na geri dönülmesi teklifini iletir…

Denktaş, buna Türk hükümetinin karar verebileceğini söyler.

Dört-beş gün sonra Klerides’e, Türkiye’nin ‘müdahale’yi istilaya dönüştüreceği manasına gelen ‘red’ cevabı verilir.

Ankara, savaşın 4’üncü gününde ‘‘Gelin Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası’nı kuruluşta olduğu gibi yeniden birlikte uygulayalım’’ teklifini KIBRISLI TÜRKLER ADINA reddeder…

Denktaş-Klerides’in ‘kan dökülmemesi konusundaki anlaşması’ da kana bulanır.

Bir harekât yetmez, bir harekât daha yapar Türkiye.

Halen daha ‘‘Türkiye Garanti Anlaşması’na dayanarak Kıbrıs’a anayasal nizamı tesis etmek için çıktı’’ yalanına inanır ve tekrar edersiniz.

Bugün hâlâ anlamayanlar var: Amaç istilaydı, Garanti Anlaşması da kefen bezi…

4 günde bitebilecek savaşı 48 senedir sürdürüyorlar.

Dördüncü günde reddetti Türkiye barışı, esas kan da ondan sonra aktı…

Zaferiniz kutlu olsun!

(22 Temmuz 2022 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
334AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin