Afganistan Emperyalizmin yakın tarihinin en canlı örneklerinden birisidir. Uygulanan sistem stratejisi ile oluşturulan düşünce şekileri, Afganistan bağrında yaşatıldı. Bir anlamda Yoksul ülke sistemin deneyim ülkelrinden birisi halinde yaşatıldı. Elbet, makalenin içeriği yakın tarihle Afkanistaan değildir. Sadece son dönemlerdeki gelişmeleri dahi yanyana getirmekle yetinilecek. Bu dahi Emperyalizmin yüzünü yeniden açığa çıkaracaktır.
Son dönemlerde Afganistan Taliban denen örgütle turunsolaştı. Daha ilk adımdan Taliban yapısı başta ABD emperyalizmin ülke boyutundaki önemli aktörlerden birisidir. İkibinlerle ortaya çıkarılan Taliban, önce ülkeği yöneten ve sonraa ayni çevrelerce, düşman edilen ve son uıllarda yeniden Afganistanın Talibana teslimiyle yaşanan çarpık, çelişki süreçlerle gerçekleştirildi. Hem müttefik, hem en korkunç düşman ve yeniden görüşmelerle ülkenin devredildiği örgütdür. Ek olarak, işlerine geldiği zaman Talibanı özgürlük savaşçısı, işlerine gelmeyince de baş terör örgütü olarak düşmanlaştırdılar. Hem müttefik hem de düşman aşamalı Taliban da başta ABD politikasındaki kulanılan kavramların ötesinde, nedenli gericilikle kuckklaştığı veya düşmanlaştırdığı vahim örnekllerden birisidir. Boşuna, Afganistanı emperyalist gerçeklerle ve Afganistan Taliban yelpazesini de yerel gerçeklikle birlikte kulanmıorum…
Taliban tarihini de yazacak değilim.Sadece son yılardaki paradoksları belirtecem. İki yıl öncesine gibi kısa zamnan diliminde dolaşacam.Katardaki görüşmeler sonucuna dek gidecem. ABD dünyada Taliban terör paranoyasıyla probagaanda yaparken, Afganistan işgaliyle Taliban saldırırken, Katarda dolaylı veya direk görüşmeler de yaptı. Devamında anlaştı. ABD Afganistandan çekilecek, gidrek ülke Talibana devredilecekti. Nitekim,ugygulama da böyle oldu. Oysa ikibinde ABD Afganistanı işgal ederken, Talibanı yok etme ve ülkede işbirlikçi yönetim kurma amacındaydı. Katar anlaşmasıyla da ülkeği Talibana devrediyordu.
Umulan daha da kısa zamanda gerçekleşti. İşbirlikçiler hiç direnemedi. Kaçtılar veya teslim oldular. Taliban, umadığı kısa zamanda Kabile kurşun atmadan ele geçirdi. BD ise yıllardır savaştığı Talibana yeniden ülkeği veriyordu. Bazı hesaplar vardı. Türkiye ülkede kalıcı kalmak istiyordu. Olmadı. Süreç anlaşmalarla ama hızlı gelişti. Bu defa başka konu gündeme getirdi. Talibana ülkeyi devredenler, nedense ardından ülkenin kaynaklarını blokladılar. Bir anlamda Afganistanın dış rezervlerine el konuldu. Halbuki uluslararası anlaşmalara göre ülkeler dış bazı bankalara paralarını yatırırken, bankaların bağımsız olup devletlerin kaynaklarına el koyamayacakları hukuki kurala güveniyorlardı. Merkez bankaları ile bazı başka bankalrın devletden bağımsız olduğu ayrımı vardı.Afganistan tutumu birçok örnek gibi buna uyulmadığının yeni kanıtıdır. Halbuki Talibanı iktidara getiren anlaşmayı bizaat ABD yaptı.
Bu gelişme ülke paralarına el konulurken, ülkedeki açlık tetiklemesini de geliştiriyordu. Dünya uluslararası hukuku buna sesziz kaldı. Ayni dümen, şimdi Rusyaya karşı gerçekleşiyor. Bunun da anlamı sermaye piyasa gerçeğine en başta Amerikanın uymadığı sonucuna işaret etmektedir. Bir başka hesap da Afganistan Talibanının bölge ülkeleri için sıçrama tahtası olması umuluyordu. Çinin daha ilk manevrayı yapması, Orta Asya ülkeleri Rusyanın da yönetimiyle Talibanla güvenlik anlaşmalarına girmeleri, Amerikanın sıçrama siyasetinin şimdlik önünü kesti. Oysa, Taliban ile Sincan ve öteki Orta Asya devletlerine cihatçı sızması yapılma stratejisi vardı. Beli ki onca gericiliğe karşın, Taliban komşularla bu defa direk dalaşma politikasına takılma niyetinde değildir. Şimdi Afganistan yakın tarih ağırlığı, gerici Taliban rejimi ve bölgesel eksen ile ABD çıkarları arasında baskılamalar ve uzlaşmalarla debelenmeye devam ediliyor. Üstelik yeniden hatırlatalım: Amerikanın kontrolundaki Afganistan dönemlerinde afyon ekimi epey artı. Önemli gelirlerden birisiydi. Bununla mücadele de edilme eyrine tercih olarak seçenekleştirildi.
Ortaçağın karanlıklarına itilen, Taliban gibi örtütlemelerle demokrasi dedirten, işkaallerle özgürlük geleceği belirtilen Afganistan, tüm emperyalist deneyimlerin yaşatıldığı labratuvar ülke olarak yakın tarihi doldurdu. Sovyetler işgaliyle örgütlenen gericilik, sonuta günümüz Afganistanı yeşerti. Bu nedenle,Amerikanın demokrasi getirmek, özgürlük kuralları deyişinin en canlı yaşatılarak kanıtlanan Afganistan gerçeği oluşturuldu. Şimdi Taliban, ülkesiyle en başta komşularını ikna etme politikası uyguluyor. ABD hesabı başkyken, yetiştirdiği ürün banbaşka verim vermeye çoktan başladı.