yaklaşımlarÖzkan YıkıcıFatsa’yı konuşalım mı? – Özkan Yıkıcı
yazarın tüm yazıları:

Fatsa’yı konuşalım mı? – Özkan Yıkıcı

279 Takipçiler
Takip Et

Yeniçağ podcastını dinleyin

Siyasal yaşamda salt günü şikayet ederek işler yoluna girmez. Günün tıkacında ne yarını bulma şansı var nede geçmişten alınacak derslerle geleceğe yönelik hesaplarda dikat etme düşüncesi oluşur. Sadece şikayetname yazılıp, örgütsüz güncel lakırtılarla karşıtın sözleriyle polemik yapıp geçilir. Oysa, hem istemesek de yaşanan geçmişten alınacak dersler ve yarına göre değerlendirip seçenek sunma neden sonuç ilişkisiyle hareket etmek zorunludur. Bundandır ki geçmişteki yaşananları sadece olumsuzlukları alıp şikayetname belirtme deyil, önemli başarıları da göz önüne koyup onların güzel taraflarından da yayararlanmak gerekir. Başarı öyküsüyle hedeflenen seçeneği açıklama oldukça önemlidir. En azından “hepsi ayni” ezberin bozulmasında önemli katgı edip herşeyin bir olmadığı, deyişik seçeneklerin olduğunun da kanatı olacaktır.

Fatsa, bu geçmişten gelen önemli başarı örneklerden birisidir. Şimdi, Fatsaya da gezi nedeniyle geçiş yapanlara geçmişteki Fatsayı hele de Terzi Fikrinin yaptıkalrını söyleyince de pek inanan da olmadı. Oysa, Fatsa seksen öncesi Türkiyede önemli başarılı belediye örneği olarak çoktan tarihe geçti. Başarılı olması ise hem bedel ödemede gerçekleştirilmesi kadar, bunun hatırlanmaması için de bellek silinmesi siyasal psikolojik kural da uygulandı. Bundan 41 yıl öncesinde Fatsa önemli resmen kendi ülke ordusu tarafından işkal edilerek başarılı belediye örneğinin yok oluş yıl dönümüdür. Nedeni, Fatsanın başarılı belediye örneği olmasıydı. Kriminal suçlardan tutun öteki olumsuzlukların başarılıyla giderilmesi, ortak kolektif paylaşımlar gerçekleştirilmesi gibi uygulamalar bizart Türkiye Oligarşisini rahatsız edip, seçimle alamayacakları belediyeyi önce uyduruk propagandayla kötüleştirerek, hat ta orada askeri talim yapıldığı yalanlarıyla da besleyerek sonra saldırılarla da sanki ayri ülkeymiş gibi belediye devrildi. Fatsa resmen işkal altına alınan fet edilen yer misaline döndü. Bu ayni zamanda Türkiyenin 12 Eylül darbesinin de son provası oldu. Nitekim, Fatsa operasyonula belediye resmen bitirilip binlerce insan tutuklandıktan sonra, askeri darbenin her an olacağı beklentisine de girildi. Sadece CHP çevreleri hala darbenin mümkün olmadığına inan eksende oluyordu.

Özetlediğim Fatsa örneği, bu nedenle önemlidir. Hem seçimle Türkiye gibi bir yerde solun seçimle kazandığı belediye oluşu, birçok güzel işin yapılması gerçeklerine karşın, rejimin gerçekliğine ters olması nnedeniyle de resmen işkal hareketiyle yok edilme sürecinin anlatısıdır. Fatsa, bir anlamda Türkiyedeki sosyalist devrimci kesimin belediyelerde neler yapacağının önemli örneği olurken, ayni zamanda da devletin sınıfsal gerçeği ile bu iyi duruma nasıl karşılık verdiği mesajın tümünü içermektedir. Bir önemli soru da Fatsa gibi bir olgu yetiştirirken, onun korunamaması sonucu da düşünülmesi gerektiğinin ortaya çıkmasıydı. Fatsa ödenli etki geliştirdi ki seksenler dönemi başında gelişmekte olaan devrimci hareketlere karşıtlar resmen “Fatsa” örneği ile slaldırıyorlardı. Bu nedenle K. Kıbrıs farkında olmadan Fatsanın gerçeğini de bir yerlerden duyma olanağını oluşturdu.

Bu dönemi yaşayan birçok insan Kaaradeniz turlarına giderken, merekla Fatsaya da uğruyorlardı. Kimisi de duygusal şekilde eskiden en azından duyduğu Fatsayı arıyordu. Hayal kırıklıkları da oluyor. Oysa, Fatsa cunta döneminde oldukça yerlebir edildi. Oraya gericlikle ilerici devrimci düşünceleri yok etme idolojisi de uygulanıyordu. Giderek, sosyalist örgütlenme yenilgileriyle de Fatsanın da unutulacağı sanıldı. Bir ölçüde devrimci hareketlerin de seçeneksizleşmesi sonucu bu konuda epey hamle de yol alındı.

Ayrıca, bugün Gezi parkı direnişinde Ali ismalilin de katledilişinin yıl dönümü. Bunun da eklemek gerekir. Bazısı da garip içene kapanma romantik “Kıbrıslılıkla” Türkiyedeki gelişmelerin bizi ilgilendirmediğine sarılınacaktır. Zaten Seksenler öncesi sol içi çelişkilrden birisi de Türkiyede ki gelişmelere konusunda derinleşiyordu. Kıbrıslılık çizgisinin Türkiyedeki olanlara ilgilendirmeme düşüncesi de vardı. Bu nedenle Fatsa gibi örnekler de onları hiç ilgilendirmez. Hat ta Karavadaki belediye başkanlık seçiminde Setenin seçimmemesi için de oy kulandılar. Karavanın Fatsa olmayacağı probagandasını dahi yaptılar.****

Görüyorsunuz: öyle bazı çelişkiler şimdiki zamanın esri deyildir. Eskiden solun da başarılı uygulamaları daa oldu. Boş sözler yerine, siyasal görüşler, başarılar ve yenilgilerdeki nedenleri birlikte ele almak önemlidir. Fatsa bunlardan biridir. Hem belediyecilik, hem siyasal tutumlar hem de korunamamanın nedenleri ile sistemin güzel işlere nasıl karşılık verdiği yerlerden birisidir. Terzi Fikrinin Fatsasını boğmak için hem asker hem kuran hem de gericilik kulanıldı. Sömürülmek için de sermaye taalanı gerçekleştiriliyor. Onun için Fatsayı yazarken, günümüzle ve gelecekle birlikte düşünerek konuşmalıyız.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
334AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin