Yeni Kıbrıs Partisi Sekretaryası, Pazar günü gerçekleşecek seçimlerin ikinci turu için Şubat 2020’deki YKP Parti Meclisi kararı çerçevesi süreci değerlendirip, şu tespitler yapar:
Olağanüstü koşullardan geçilmektedir.
Kapalı Maraş’taki defakto durumun seçime saatler kala değiştirilmesi, bir süredir Türkiye Cumhuriyeti’nin bölgede izlediği şiddete dayalı militarist politikasının uzantısıdır, bunu da özellikle bir aday üzerinden propaganda malzemesi edilmesi, herkes tarafından seçime müdahale olarak tanımlanmıştır. YKP, bunun seçimle kısıtlı bir hamle olmadığını, adamızı yeni silahlı çatışmaya taşıyacak ciddi bir gerginlik politikası olduğunu vurgular. Bu müdahaleye karşı seçimler dahil her platformda mücadele edilmesi gerektiğini vurgular.
Federasyonun seçenek olmadığına yönelik TC’nin sivil ve askeri yöneticilerinin siyasetini bu coğrafyada tekrarlayan yerli işbirlikçilerinin tavrı yeni değil; ancak bu kez militarist bir siyaset ile harmanlayıp bunu dayattıklarını görmekteyiz. YKP, federal Kıbrıs’ın seçenek olduğunu, bunun için mücadele edenlerle birlikte olmaya devam edeceğinin altını çizer.
YKP, Şubat 2020’de aldığı Parti Meclisi kararında “Ankara’nın da talimatıyla önerilen iki devletliliği savunan adaylar adanın taksiminden ve Türkiye’ye bağlanmasından başka bir amaca hizmet etmezler ve bu nedenle de YKP halkı bu adaylara oy vermemeye çağırır” demişti, bu temelde güncel olarak TC’nin istirdat projesinin ve militarist yayılımca siyasetinin en üst temsilcisi konuma gelen Ersin Tatar’a halkımızı oy vermemeye çağırırız.
Parti Meclisi kararında cumhurbaşkanlığı seçimlerinde İslamcı faşist Türkiye iktidarına ve yerli işbirlikçilerine karşı herkesi taraf olmaya çağırmıştık, gelinen bu aşamada herkesi bu amaç için somut adım atmaya ve sandığa gitmeye çağırırız.
YKP, içinde geçtiğimiz bu süreçte özellikle TC’nin istirdat ve Sünni İslamlaştırma politikalarına karşı tüm kesimlerin ortak mücadelesine ihtiyaç olunduğunun altını yeniden çizer, bugün ortaya konan ortak ve/veya birleşik hareketlerin katılımcılık ve demokrasi ilkeleri ile seçimden sonra da devam etmesinin önemine vurgu yapar.
Bizler kardeşçe, barış içerisinde bir arada yaşamak isteyen adalılarız. Hepimiz büyük acılar, zulümler, haksızlıklar yaşadık, yaşıyoruz. Buna rağmen ortak yurdumuzun yeniden birleşeceği güzel bir gelecek umudumuzu asla yitirmedik, çünkü bunun için mücadele ediyoruz. Silahsız, askersiz, savaşsız sömürüsüz, adil, demokratik bir yaşamı hep beraber var edelim istiyoruz. Bundan dolayı mücadelenin sokak dahil tüm alanlarda mutlaka sürdürülmesinin gerektiğinin altını çiziyoruz.
YKP, demokrasi, barış, adalet, eşitlik, özgürlükler için bir yol açmak için üstüne düşen sorumluluklarını yerine getirmiş, getirmeye de devam edecektir.
Şimdi fetihçi zihniyete karşı sesimizi yükseltme zamanıdır…