Medya ilgiyi masaya çekerken ekonomik tepetaklak gidiyor.
Son verilere göre Türkiye ile ticaret hacmi %11 azaldı. Dış ticaret hacminin azalması ekonominin en önemli göstergelerindendir. Son altı yılın en düşük düzeyde gerçekleşmesi onun için uzun yıllar ekonomi gerilemekte ve bu dış etkiler yanında iç etkilerde de başarısızlık göstergesidir. Kısmen başarısızlık olsa yalnız ithalat veya yalnız ihracatta gerileme olurdu.
İthalatta gerileme Türkiye ile hesaplanırken dünyayla ticaretten dairemiz bizi habersiz bıraktı. Hala 2015 yılında kaldı. Onun için Türkiye ile ticarete T.C. istatistik kurumu kaynaklarından haber aldık ve bakabildik. 2016 yılı için ise dairemiz Kasım aynın sonuna göre sade ithalatı getirebildi.
İnsanlarımız fakirleştiklerini etraflarına bakarak anlayabiliyorlar. Onun için gelirlerinin azalmasını dert ediyor ve ücretliler döviz kurlarını eleştirip ücret artışı istiyorlar.
Tamamen haklılar. Buna karşı asgari ücreti arttırıp bir kesimi desteklemek gerekirken onlara sade ücretler artarsa işsizlik artar deyip devlet bütçesinin sorunları ve reel ekonominin sıkıntılarından bahsetmek bir şeyi gizler. Birçok ayarlama asgari ücrete göre yapılır e asgari ücret artarken çok kişi etkilenir. Cezalar dâhil… artık hesabını yapmak da zorlaştı.
Aşikârdır ki yönetim ve gelip geçen milletvekilleri hesaplama ve hesaplanabilir hale getirme gibi dert sahibi değildirler. Daireleri var kayıtları güncelleme gayreti içinde değildir.
Halkın dikkati masanın kimin tarafından devrildiğine çevrilmişken malı götürenlerin hikayeleri de medya boy gösteriyor. Ancak kimin kime kazık attığını ifşaa etmek için haberler var da onlarla nasıl uğraşıldığının haberleri yok. Bir ara kaynağı açıklanmamış sektör değerlendirmesini de haber yapan oldu ve en yüksek cirolarla kaymağı yiyen kumar ve fuhuş sektörünün büyüklüğü dudak uçurdu.
Bundan sonra o sektörün iktidar olacağı ayan beyan ortada… hayıf solun da iktidarlarını önlemek için hiç parmak oynatmaması dolayısıyla sol da …
İstatistikler uzun zamandan beri devletin yatırımlar içindeki payının artık üçte bire düştüğünü göstermeye başladı. Bunun anlamı hala teşvik teşvik diye tutturulan ve Türkiye yardımlarıyla da teşvik edilen yani hazinemizden beslenen özel ve güzel sektör gerçek iktidardır ve gücü örgütsüzlüğünden dolayı yetmediği yerde basın yayın sektörünü de ele geçirip seçimlerle dümeni ele alamayacak kadar sallapati rejimi koruyarak yoluna devam ediyor. Sol da güce bir ulaşıp bir kopup uzanıyor ama ayni sallapatilikten mustarip olduğu için duruma destek olacak işlerden başka bir şey yapmıyor.
Maşallah kamuda ücretleri iki sınıfa ayırmayı bile becerdiler. Şimdi de onları birbirlerine düşürmek için iktidar enflasyondan yararlanıp eşitleme çabasına girip övgü almayı deniyor.
Bir ondan bir bundan istatistikleri değerlendirip toplam dış ticaret hacmindeki felaket işaretlerini yazabilirim ama insanlarımızın artık bunları duymakla siyasi partisine koşup hesap sorma kültürüne ulaşmadığını gördüğümden zamanı değil diyorum.
Bir önceki yazımda toplam dış ticaretteki durumu zaten yazmıştım. Orada T.C. ile ticarette az bir artış haberi vardı. Toplamda ise gerileme görülmüştü. Şimdi T.C. ile ticarette de %11 gibi bir gerileme görüldükten sonra tümünün akıbeti de belli olur.
Maşallah gene… iki tane orta vadeli planımız var. Biri 2015-2017 diğeri 2016-2018, bir Türkiye’den biri bizim DPÖ.’den… ne gam…birine uymazsa öbürüne uyar.
Bu durumu kabul ettikten sonra zaten kutlanan bir olayı kutlamak için meclisten karar çıkmasını engellemedi diye masayı devirmek de kabul edilecek bir şey olmaz mı! Bugün ak yarın kara de, desin başüstüne demekten başka bir şey yapılır mı?
Seçimde oy hakkı olanlar var seçim de şart diye havalarda uçanlar seçimden sonra çark ederlerse dertleneler varmış ya! Ne olmuş yani “bu kez vallahi” derler. Öbürleri de yalancı çıkmadı mı derler veya başka mazeretler bulurlar. Çoğumuzun da kanmaya meylimiz ve gerekçemiz bulunur. Karakterimizde beş paralık peyimiz yok mu aldanma ve aldatma için?
Öyle bir ağ örüldü ki adım atacak olan çok dikkatli ve çok hesaplı olmalı ve yönetimi bağlayan binlerce sayfalık mevzuatı iyice değerlendirmelidir. İnsanımız işi gücü bırakıp bunlara bakamaz. Bir tek ay sonunda maaş yok, ödeyemeyiz diye anımsatmak boyun eğmeye veya boyun eğilmesine sessiz kalmaya yeter.
Üç boynuz. Kumar, kerhane, uyuşturucu artı üniversite ve askeri yatırım harcamaları çoğuna yeterli desteği verir ve yaşam devam eder.