yaklaşımlarÖzkan YıkıcıDarbeden 20 Temmuza gelirken – Özkan Yıkıcı
yazarın tüm yazıları:

Darbeden 20 Temmuza gelirken – Özkan Yıkıcı

279 Takipçiler
Takip Et

Yeniçağ podcastını dinleyin

Yakın tarih le alakalı Darbeden müdahaleye dizisinin son bölümüne geldik 15 Temmuz darbesinin hazırlanış koşulalrından başlayan bu tefrika, şimdi son bölüm le 20 Temmuza geliyoruz. Dileyim, enazından önümüzdeki yıla dek Kıbrıs hem tarihi gerçekler le yüzleşmesi ve yarınların aydınlık ufkuna gidiş yolunun ışığına doğru yürüyeceğimiz bir yeni anma gününe gelelim.

Bundan önceki yazılarımda “sadece Türkiye darbe girişimi nedeniyle araya bir makale koymak zorunda kaldım” Kıbrısın önemli tarihi Darbe ve Müdahale 74 dönemini sorgulamaya çalıştım. Darbeyi hazırlayan 67 Döneminden başlayarak, darbenin oluş ile gelişimini kısaca yerelden genele varan olgularla özetlemeye çalıştım. Sonunda da tarihi Amerikan Elçisinin 17 Temmuz öğledensonraki Türkiye başbakanıyla birden deyişen iklime dek konuyu getirdim. Bu yazımda ise olayı 20 Temmuz Türkiye müdahalesi ile sonlandıracam.

Her başlangıç bölümünde önemli bazı koşulları yazma zorunluluğunu da gerçekleştirdim. Bu son dizi yazımda da epey önemli birkaç etkileyici kuraldan söz edecem!Kıbrıs darbesi veya soraki işkal hareketi döneminde Türkiye, Yunanistanın bağlı olduğu ABD oldukça önemli siyasal sarsıntı yaşıyordu. Volturgeyt sgandalıyla resmen aBD başkanı Nikson istifa noktasına geldi. Beyazsaray boşluğu yönetimde giderek Dışişleri yani Kisincır etkisinin artışı ve CİAA hareket alanı olarak oldukça rahat etme koşulları oluştu. Bunu direk Kıbrıs olayında CİA ve KİSİNCIR belirleyici konumunda da yaşadık. Bu önemli siyasal koşulu akılda tutalım.

Başka bir dikate alınması gerken olgu da Kıbrısın Garantörlerinin direk müdahale ederken, kendi koşulları da önemliydi. Türkiye 12 Mart darbesi sonrasında yavaş yavaş sivileşme görünümü veriyordu. Hükümet ise CHP ve MSP gibi kendi içinde dahi çelişkili hükümet sürecine girdi. 12 Mart sonrası iyice kurumsalaşan ve sol siyaset eksenine “KOnturgerila” denilen devlet yapılanması oldukça etkili rol alıyordu. Yunanistan ise darbeler le epey yıpranıp ABD dışında iyi ilişkisi olan ülke hemen hemen hiç kalmadı. İngiltere ise kendi içinde bazı sarsıntılar yaşıyordu! Bunlar toplamda gerilimli, deyişken ve akayışlara hazır bir zemin oluşturuyordu. Soviyetler ise Batıyla uzlaşma, Çin ile gerilen garip bir sol endeks oluşuyordu. Ortadoğu ise yeni savaş hamlesi sonrası başta Mısırda kırılmalara yönelen deyişkenlikler başlıyordu.

Öteki bölümlerdeki genel koşullar la şimdi yazdıklarımı mutlaka dikate alın. Nitekim; Can Dündarın da KOnturgerila belgeselinde Türkiye Genelkurmay başkanının Ecevit Hükümetinden örtülü ödenek artırılması ve Özel Harp dayresi kaynağının daha da zenginleştirmesini istediği anlatılıyor.****

Bu bilgilerden sonra gelelim somut olarak konuyu braktığımız yere dönelim. Amerikan elçisiyle görüşme sonrası Ecevitin Londraya uçtuğunu öğrendik. Sonra, Ecevitin İngiltere makamlarına Kıbrısa ortak müdahale yapma önerisi duyuldu! Ardından da Kalahanın Ecevite müdahaleyi kendilerinin yapmasını önerdiğini de o günlerde ardı ardına duyduk. Bu arada birçok ülkede Kıbrıslı Rumların Türkiye müdahalesini de talep etiği bilgileri geldi. Bu olaylar birgünde 18 Temmuz gününde gelişti. Artık Kıbrısa müdahale direk bekleniyrdu.

20 Temmuz çıkartması hiç sürpriz olmadı. Sonradan açılan Kıbrıs ve Yunanistan Kıbrıs dosyasından verilen bilgilere göre, özelikle Yunan cuntasının ABD tarafından kandırtıldığı belirtildi. Örneğin; bunu bazı o dönemki rum askeri çevreye de doğrululadım. Denizdeki hareketliliği Amerikan yetkiliye sorulduğunda “Natto askerinin takbikatı” yanıtı alındı. Bazı deniz ortasındaki müdahale konusuna da “Türkiye Meriçi geçip Atinayaa varır tehdidi vurgulandı. Buna benzer çok idiyaa Kıbrıs dosyasındaki tartışmalarda vurgulandı!

Anımsatalım: ABD dışişleri bakan yardımcısı Sisgo Ankaradaydı! Türkiye Yunanistan diplomatik kontrolu yapıyordu. Sonuçta bildik müdahale oldu. Birçok askeri soru bir yana, ada fiylen ikiye ayrılıyordu. Önemli başka siyasal adımı da ayni günün öğledensonrasında TBM gizli toplantısında alındı. Söylenen “garantörlük” deyil de “savaş ilanı” kararı alındı! Bu bilinmesinbe karşın da tarih te fazla söylenmiyor! Oysa Garantörlük ile Savaş ilanı birbirini tutmayan iki kuramdır.

Olaylar gelişti ve ilk müdahale 22 Temmuz da Güvenlik konseyi tarafından ilan edilen ateşkes ile noktalandı. Bu arada Samson istifa edip Kliridis yerine geçti. Yunanistanda ise cunta dağıldı. ABD özelikle güçlenen YKP iktidar seçeneği olmasın endişesi ile hemen darbe öncesi hazırladığı Karamanisi Yunanistana gönderip iktidar boşluğunda başbakan yapıldı. Taşlar yeniden örülüyordu!

Son bir önemli not! Biliyormusunuz; türkiyenin Kıbrısa direk müdahalesine karşı ilk çıkan kesim Doğu Perinçek yanlısı DGB gençlik örgütü oldu. Aydınlık gazetesinde belirli ilkeler le bunu somutladılar. Şimdiki Doğu Perinçeye bakın!

Daha yazacak çok belge vardır. Özelikle o dönem açılan Kıbrıs dosyası taze güncel bilgiler, ardından Vikilieaks belgeleri ile de kanıtlanan, CİA belgelerinden Soviyet ajanslı epey bilgi vardır. Fakat bunlar hep Kıbrıs yeni yapısında yapılanırken hepsi buharlaştı. Şimdi geçimişin günümüz mezesi edilen idolojikleşmede takılıp kaldı. Önümüzdeki dönem yine bu konuda yeri gelmişken yazmaya devam edecem.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
334AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin