Yeni Kıbrıs Partisi Yürütme Kurulu son dönemdeki trafik ve iş kazalarını değerlendirdi ve hesap sorma çağrısı yaptı. Açıklama şöyle:
İyi bir idare çağdaş toplumun olmazsa olmazı haline geleli çok olmuştur. Kimse iyi bir idarenin yokluğunda güvende olamaz.
Ne yazık ki trafikten elektrik kazalarına kadar ve iş kazalarına uzanan bir ölümler zinciri ile karşı karşıyayız.
Bazı şeyler turnusol kâğıdı gibi bizim yönetimimizin geriliğini bize her gün göstermektedir. Kıbrıs’ın kuzeyi denetimsizliği kötü ün yaptığı için başka ülkelerde yapılamayan hastaneler kurulmakta ve yurtdışından hastalar yolunu bulup gelip ameliyat olmakta, tıbbı destek almaktadır. Bunu acı sonuçlarını unutmadan trafikte ailesini ziyarete gelen bir canımız aramızdan ayrılırken denize nazır diploma hazır dedikleri üniversite furyasına gelen birisi de ölümlü kazanın hesabını vermeye hazırlanmaktadır.
Basın yayın organları kazanın geliyorum diye açıklamalar, bilgiler olduğunu bildirmektedir. Araç sayısı artar ve geniş yollar yapılırken yolların yanlış yapıldığını ve olmaması gereken yerlerde dönüş izni verildiğini öğrenmekteyiz.
Yolların baştan savma yapıldığı ve trafik işaretlerinin sakat olduğunu bilmeyen yoktur. Uygun kavşaklardan çok hatalı kavşakların bin bir mazeretle yapıldığı ve insanlarımıza “dikkatli sürün” denildiğini biliyoruz.
Yapılması gerekenlerin neler olduğu da gelişmiş ülkelerde uzmanlaşmış kişilerin televizyon diğer yayımlarda yaptıkları açıklamalarda yer aldığını da biliyoruz.
Sözde trafik için önlemler alınmaya çalışıldığını da işitmekteyiz ama yasa çıkarmak ya da değiştirmekle çare bulunmayacağını da biliyoruz. Nitekim şimdi de trafiği tek yasa ile tek merkezde toplamak isteniyor. Ancak tek merkez tek bir ülkede bile yoktur. Trafikteki başarısı dünyaca kabul edilen İngiltere bizim yakından bildiğimiz bir ülkedir. Orada böyle bir saçmalık görülmez. Çünkü trafik çok boyutlu bir konudur ve onunla ilgili olmayan bakanlık yok gibidir. Hizmetleri birleştirecek olan ancak daireler arası işbirliğini sağlayacak olan tüzük ve yönetmelik gibi düzenlemelerdir. Hemen de işlerin programa bağlanması ve tüm sistemin elden geçirilmesi için ülkedeki işleri eşgüdümlemektir, koordine etmektir.
Bunu yapmak için gerekliliğini kabul etmek ve kaynakları trafikte yoğunlaştırmak gerekir. Tek elde birleştirmeye karar da verseler belediye trafik işaretlerini yollara çizmeyecek mi? İnsanların avlularına bile ok çizip trafiği yönlendirebilen belediye varken; yol diye ilk yağmurda dalgalanmaya başlayan asfaltlar döken yapıcıları oldu deyip kabul eden ve ödeyen karayollarını, çok ender yerde olan trafik ışıklarını sürekli denetleyemeyenleri ve ışıklar arasında senkronizasyondan önce para cezalarına önem verip hız kameralarını koyduktan sonra senkronizasyondan bahsetmeyi unutanları ve hatalı yol açma yüzünden canını veren insanlar kimseyi sorumlu tutmayan siyasi entrikaların kurbanı seçmeni nasıl yola getireceksiniz?
Geriliğin acısından kimse kendini kurtaramaz. Bu ülkede bir başbakan bile trafiğe kurban gitti ama yüzüne bile bakılmadan oradan oraya yollandı ve kazayı yapanın adı yalnızca dilde kaldı.
Kendini dokunulmaz ve güvende sayan umursamazların başında gelen siyasileri hesaba çağırmak için daha beklememeliyiz.
He yerde tehlike vardır. Buna layık olmayı kabul etmeyelim. Hatalı uygulamaların hiç değilse basın yayına yansıyanlarını takip için kararlar alınmalı ve onların kayda geçirmesi sağlanmalıdır ki şikâyetler havada kalmasın. Arkasından da şikâyetlere göre neler yapıldığını sorgulamak veya sorumluları dava etmek isteyenlere bilgi vermek için tutmak yönetimin görevidir. Bu görev yapılmalıdır.
Hesap sormaya başlayamazsak bu gidiş değişmeyecek.
