Üretim ilişkisinin karşılığı olan devlet tipi içerisinde çok çeşitli devlet biçimlerinden biri olan, aynı üretim ilişkisi içerisinde demokrasinin yaygınlaştırılması ve bunun mekanizmalarının kurulması ile de toplumsallaştırılan ve çağımızda da ana ihtiyaç haline gelen demokratik özerklikli devlet biçimi halidir.
Üzerinde fırtınalar kopartılan bir kavram.
Bu kavram özüne yönelik olarak tartışılıyor mu?
Demokratik ve siyasal niteliği olan bu kavram, düzenin, var olan düzenden yana olan siyasal yapılanmalar ve devlet odakları tarafından; TC devlet sınırları dahilinde olan kısmi toprak parçasının kopartılarak burada başka bir devlet, bir Kürt devleti kurulması amacı olduğu ısrarlı bir şekilde ifade edilmekte ve topluma bu şekilde anlatılmaktadır.
Siyasi partilerin ve kimi devlet odaklarının bu anlatımları mutlak olarak yalana dayanmaktadır.
Onlar kendi konumlanışlarını bu yalan üzerine inşa ederken; “anayasayı bekleme odasına aldım” ifadesi ile var olan devlet biçimini açık diktatörlüğe ve şu an ki devlet halini, 12 Eylül askeri diktatörlüğünün topluma giydirmiş olduğu elbisenin aynı haliyle yeniden dikilerek toplum üstüne giydirmek isteyen odakların ittifak halinin pratikteki birlikteliğinin ortaya çıkarmış olduğu sonuçtur.
Onların “ Türkiye topraklarının bir parçası üzerinde bağımsız bir devlet kuracaklar “ demesi karartmasının ana amacı, kendilerinin olmak istedikleri yeri toplumdan saklama çabasıdır.
Demokratik özerklik: Kapitalist üretim ilişkisi üzerinde yükselen burjuva devlet tipinin içerisinde oluşmuş olan burjuva devlet biçiminden daha demokratik bir devlet biçimidir.
Kapitalist üretim biçimi ve burjuva devlet tipinin siyasal ve sosyal demokrasisinin yataylaştırılması, kurumsal toplumsallaştırılması ve tekelci kapitalizmin ve finans kapitalizmin hoyratça yürümesine ket çekme halidir.
Bir devlet biçimidir.
Burjuva demokrasisi devlet biçiminden daha demokratik olan bir devlet biçimidir.
Emek kombinezyonu içerisinde olan ve demografik farklılıklarında özgürleşmesi olan, aynı zamanda kapitalizmin yıkıcı karakterinden topluma koruma amaçlı bir demokrasi halidir.
Aynı zamanda taleptir.
HES projeleri ile su kaynakları ticarileştirilirken, suyun kapalı devre akması ile de doğa çoraklaştırılmaktadır.
Altın arama faaliyetleri ile ormanlar yok edilirken toprağın edilmesiyle, siyanürün kullanılmasıyla da toprağın üretme karakteri elinden alınmaktadır.
HSYK, YÖK, BDDK, Kamu İhale Yasaları, Sayıştay denetiminden kaçırma, basın özgürlüğünü mutlak baskılama, örgütlenme özgürlüğünün daraltılması.
Bunların tümü, içerik ve kullanım amaçları haliyle Türkiye ekonomik, sosyal, siyasal hayatını zorlaştırıcı ve yok edici halini; yönetmenin demokratik özerklik temeli üzerinden yaygılaştırılmış ve yerelleştirilmiş bir demokrasi içerisinde asla barınamayacak olan kanunlar ve kanun uygulamalarıdır.
Demek ki, var olan tıkanmanın panzehiri demokratik özerklikli devlet biçimi bir gerekliliktir halidir.
Bunun yerine; sosyal, siyasal ve ekonomik hayatı zapt-u rap altına almak Türkiye için yıkımdır, felakettir.
Demokratik özerklik talebi demokratik taleptir.
Barışçı taleptir.
Devletin baskıcı karakterini kontrol altına alma talebidir.
Siyasal ve sosyal sorunların çatışmacı bir noktaya varmasını engelleyen bir taleptir.
Demokratik özerlikli devlet biçimi aynı zamanda planlamacı bir taleptir.
Demografik farklılıkların eşitlikçilik temeli üzerinden bir arada ve birlikte yaşamı, özgürlük esasında ele alan bir taleptir.
Bu talepler mitingler, yürüyüşler ve genel siyasi grevlerle kendisini ifade edebileceği gibi, toplumun bu taleplere sahip çıkması, onlarda maddi güç haline gelmesi siyasal, sosyal faaliyetleri de son derece meşrudur.
Unutmayalım:
Demokratik özerklikli devlet biçimi, var olan devlet tipi üzerinde yükselen bir yönetme ve yönetilme halidir, talebidir.