Bilumum çevrenin gözü aydın! Yine şahlanıp fetihcilik için yola düşecekler, bol bol hamaset çekecekler için, gün doğuyor. Beli ki yakında ırak semalarında Musul yürüyüşü başlayacak! ABD kesiminden ırak çevrelerine herkes “eyer hazırlıklar tamamlanır ise; Musula bahar ayında yürünecek”! Rap rap rap* Haydin Musul pastasından yemeye! Elbet herkes çıkarına bakacak. Şu Musul hesapları hep vardır. Petrolu yanında tarihi fetihcilik idolojisinin stratejikleşmesi ile, yeniden Musul hülyalaları da canlandırıldı! Suni eksenciler veya “Türkmen kartlı Yeni Osmanlı” hedefli Musul hep ağız işdahlı istençti! Artık Musula “rap rap” yürünecek. ABD yeniden Ortadoğu coğrafyasına, yaratığı tüm bataklıkları unuturup “selamunaleykum” diyecektir. Sudi şehleri, Türkiye yeni Osmanlıdan ırkçı turan talepcileri, hepsi yeniden senaryolarla gündemi sarmalacaktır. Musulun “Türklüğü, suniciliği ve Arapçılığı” vurgulanarak belki kapmanın umudu ponpalanacaktır. Hep bilip yeniden tekrarlanan oynun senaryosunu seyretmeye başlayacağız!
Uçaklar uçup bonbalar yağdıracak, askerler yüryüp en moderin teknoloji ile Musulu ele geçirmeye başlayacaktır. Nedense Ortadoğu yakın tarihi böylesi oyunlara hep tanık oldu. Ama bir ders de almadı. Daha acısı: oynu oynayıp kazandığı kesimleri, bir sonraki oyunda karşıt düşman yapıp, senaryo yeniden yazıldı. Şimdi IŞİD olayı da ayni değimli? Dün Esatı devirecek yapı olrak desteklenip silahlandırılmadı mı? Şimdi dünün dostu birden düşman olup, yeniden Emperyalizmin Ortadoğu coğrafyasına yeniden yerleşme hamle yemi olarak kulanacaklardır.
Musula Rap rap* Genç Osmanlar çıkıp “alah alah” deyip kapalarında savaşmak isteyeceklerdir. Ama unutmayın şu klasik lafla tarihsel önem kazanan kuramı: “bütün hesaplar Bağdatdan döner”* En iyisimi yine gözlerimi yumup eski derslerle günümüz yeniden tekrara girme adayi senaryoları birkez daha kısa yazıda yaşayalım…..
Çok geriye gitmeyecem: 1979 yılına dek uzanacam. İranda Şaha karşı devrim olurken; Afkanistana da Soviyet işkali başlıyordu. Tamda ikili kısgaç denecek lafın gerçekli Ortadoğusu oluyordu. Bu olaylar da karşıt iki gücü timsahlaştırarak sahneye koyuyordu. Irak diktatörü desteklenrek irana karşı saldırtılırken; Afkanistandaki Soviyet işkalini yenilgiye uğratmak için de tüm İslam dünyasından milisler, milyarderler toplanıp cihat cepesinin temeli de Pakistanda atılıyordu! Garip bir anı ısrarla anlatılmasını istemektedir: O dönemki Soviyet yanlıları Afkanistan olayını “işkal değil” de “devrim” olarak ısrarla yuturmaya uğraşıyorlardı. Tartıştığımız şahsiyetlerden biri de size hiç yabancı değil: “İsmail Kemal”* Afkanistan olayına işkal demenin de “ABD ajanı olarak” damgalatıyorlardı! “Yüce Söviyetlerin devrimi” olarak, ısrarla kabulendirmeye uğraşıyorlardı!
*****
Doksanlara gelince: ırak iranı yıkamamış, ancak onun gücünü kırdı. Dahası: sola değil de İslami siyaset ile batının yanında durmasını sağladı. Fakat Ortadoğu yeni bir tiran la “Saddam la” kavuşmuş oldu! Afkanistan olayında Sovieytler dağılması nedeni ile işkal sonlandı ve toplanan dünya çapındaki cihatcılar ile ABD “zafer çığlıkları” atıyorlrdı! Fakat Doksanlar yeni stratejik hesaplarla Ortadoğu projesi konuluyor ve sınıfsal değil, Kültürler çatışmalı stratejiler gündeme geliyordu. İlk karşıt düşmanlar ise gidrek Afkanistan ve iran karşısındaki mütefikler konuldu! Afkan yönetimi ve gelişen cihatcı Elkayde ile ırak lideri Saddam….
İkibinlerde önce Afkanistan işkali ile eski dost Talaban iktidardan uzaklaştırıldı. Sonra irana karşı mütefik olup desteklenen Saddam da ırak işkali ile idam edildi! Somut yerleşimler işkal edilirken de; daha soyut ama probaganda ile paranoyalaştırılan Elkayde baş düşman oluyordu. Afkanistan işkali ve ırak yıkımının sonucu da Buş enkazı ile tamamlanıp belirsizlik oluşuyordu!
Obama dönemi ile tıkanılan Ortadoğuya yeni oyuncularla ayni sahneler oynanmaya başlandı! Rap raplar işkallerle değil, bölgesel ülke desteği ile kurgulanan içsel kesimelrle şekilendirilmeye başlandı. Doğrusu Suriyeye gelinceğe dek tutuyordu. Ama Suriye yeni bir felaketin başlangacı oldu. Tabi düşürülen Kadafi sonrası Lipya da giderek raklaşma yolunda yol almaya başladı.
Suriye halkası bölgesel mütefiklerin kırılmasını da getirdi. Hevesle “Şam camisinde namaz kılma veya Halep kentini bağlama” rüyaları tıkandı. Elnusra ve IŞİD denilen yeni itifaktan ayrışmaya giden örgütler çıktı. Gerçi Suriye ırak ekseinin mezjep veya etnik parçalanma ile yeni sınırların oluşması, batıyı pek de ilgilendirmiyordu! Destek dahi veriyorlardı. Ancak: besledikleri IŞİD Musulu alırken kimse ses çıkrmazken* Şengal katliyamı sesizce geçiştirilirken* Erbil kentine yürümekle IŞİD sayfası da birden kararmaya başladı. Giderek IŞİD hamlesi ile yeni oynun yazılımı da yapılmaya başlandı! Yeniden dizayin la ABD bölgeye geliş selamı sonrası; tıpkı öteki hesaplaşmalar gibi de herkes gözüne kesdirtiği yerleri alma yarışına girilindi!Kimse IŞİD yapısının böylesi geniş itifaklı dünyaya karşı direneceğine inanmıyor. Ama tıpkı Saddam, Talaban ve Elkayde gibi; oluşan öfkeli tepki noktasını mütefikler idare etmeye çalışıyorlar!Şimdi dün işkal ederken fazla ses çıkarılmayan Musul kenti: nedense “kurtarılma” umudu ile probagandaya iyice konuldu.Sanki ordaki örgtler yokmuş ve Elkayde uzantıları olarak ortaya çıktığı algısını hep kulanmaya çalışmaktadırlar.
Dışarda güneş vardır. Kuşların sesi cıvıl cıvıl. Ancak etrafımız beli ki yeni savaş krizlerine gebe.Musulu IŞİD elinden alma sözleri ta ABD merkezlerine dek ulaştığı bilgisi geliyor. “Rap rap rap” Musulu geri alalım* Bakalım ayni oynun dizayin kuralı olan Musul olayı nasıl gelişecek?