İnsanoğlunun var olmaya başlamasıyla birlikte edinmeye başladığı davranışlar biçimidir. Ve bu hal insan varlığı olma hali devam ettikçe, onunla birlikte var olacak olan şey olacaktır.
Burada öğrenme olgusundan bahsettiğimizde, temel karakterimiz öğrenmenin bilinç olgusuyla iç içe olma halidir. Bu nedenden dolayı da insan olgusu üzerinden ele alınmaktadır.
İnsan varlığının öğrenme biçimi; kendisi dışındaki olgulardan aldığı verilerle yani dıştakileri öğrenme bir biçim olduğu gibi, bizzat kendisine yönelik olarak da kendisini tanıma ve kendisinden çıkarsamalar yapmakta diğer biçimi olmaktadır.
Dıştan öğrenmek süreklilik arz eden bir kavarm hali ise, kendisini de öğrenme dıştan edinimleri ile kendisini öğrenme halinin birlikte yürümesi olgusu üzerinde devamlılık halinde olan bir fiildir.
Öğrenmeleri kaba öğrenmeler ve analitik öğrenmeler hali ile iki katagoriye ayırabiliriz. Kaba öğrenmeler; olgunun görünme halinin yaratmış olduğu edinim ve olguyu gördüğü halinin de ötesine taşarak elde edilecek öğrenmeler. Birinci öğrenme eklektik karakterle malul olurken, detaylandırarak öğrenme yöntemi ise en azından bilim yöntem skalası üzerinde durmaktadır. İlk halde ki görmede gördüğün sadece o olgunun bir yanı olarak kalmakta ve parçanın bütünü anlatamayacağı çıkmaz sokağına düşmesine neden olurken, aynı zamanda her ne kadar olgunun tamamının anlatımı değilse de olgunun bir yanının öğrenilmesinin anlatımı hali de olmaktadır. Her iki hal de de olgu ile karşılaşan insan unsurunun bire bir ilişki hali olması bu durumun ortak özelliğidir.
İnsanoğlunun kümeli hali içerisinde öğrenme eylemine, kendi iradesinin dışında öğretilme biçimi de sokulmaktadır. Öğretilme biçimine en tam anlatım eğitimde kendini göstermektedir.
Burada da öğretilmenin iki karekteri ortaya çıkmaktadır.
Olgunun tüm yanları ile tanınması ve buradan tanındırılmaya dönüştürülmesi. Diğeri ise, olgunun üzerine şal çekilerek akılda oluşturulandan öğretilme yaratılması. Bu tip öğretilme ilk olarak öğrenilmesi gereken bir olgunun görünür hale gelmesi ya da görünmez halle getirilmeden önceki halinin yaratmış olduğu öğrenmeyi yok saymak ya da ötekileştirmek/yanılsattırmak haline tekabül etmektedir. Böyle bir durum, öğrenme eylemi üzerinde erk karekterinde olan bir olgunun varlığı halinde ortaya çıkan bir durumdur. Yok saymak, inkar etmek, yalan söylemek/yalan yaratmak ana karakter halidir.
Öğrenilmek: Düşünme ve davranma karakterine sahip bir olgunun kendisi dışındakiler tarafından tanınmalar haline uğratılmasıdır. Karakter, tanınmalar sürecine dahil edildiği zaman; süreci çalıştıran algılama metotları ve süreci yürütme biçimi öne çıkmaktadır. Diğer bir yanla, öğrenilmeye uğratılan karakterin kendisini öğrenilmeye açma biçimidir. Ya da açmama biçimidir.
Öğrenilmede etken unsur, öğrenilecek olan olgunun, öğrenilme karşısında ki tavrı egemen haldir. Olgu kendisini kendi halinde konumlandırırsı/tutarsa, olgudan elde edilecek verilerin azlığı veya çokluğu oranında öğrenilme olacaktır.
Öğrenilmede ki diğer bir yan da; öğrenilme unsurunun kendisini bu sürece kapalı tutması ya da ketum davranmamsıdır. Bu halde öğrenilmelerde ki veriler, olgunun yalın hali olmamasından dolayı buradaki öğrenilme halinde ki öğrenilme fiili done yanlışlığından dolayı yanlış yüklendirilmiş olmaktadır. Öğrenilme yanlışlığa uğratılmış olmaktadır.
Fakat burada öğretilen olgunun kendisini yanlışlandırma tabanı üzerine yerleştirmesinden kaynaklanan öğrenilmenin hatalandırılması hali, o öznenin bu halinin ilelebet böyle kavranılmasını sağlıyamamaktadır. Mutlaka doğru öğrenilme sürecine takılmakta ve öğrenilme doğru haline gelmektedir, oturmaktadır.
Ögrenilme, öğrenmenin etkeni olan unsurun bu süreçteki yöntemi de öğrenilme konusunda ana etkenlerden bir tanesidir. Öğe, öğrenmede metot yanlışlığı içerisinde ise ya da metot yanlışlığı ile öğrenilecek olan şeyi öğrenmeye çalışıyorsa yanlış öğrenilme unsurunun kendisinden kaynaklanmamakta, öğrenilmenin muhatabı olan öğrenenin kendisinden sorun meydana gelmektedir.
Günlük hayattaki tüm ilişkilerde, içinde olalım olmayalım; öğrenmek-öğretilmek ve öğrenilmek üçlüsünün toplum yaşamlarında olmazsa olmaz şeklinde yer aldığını görmekteyiz.
Ve bu kavramların neticelendirmeleri olan total haller: Birey-birey, toplum-birey, birey-toplum ilişkileri olmaktadır.