İnsanoğlunun çeşitli nedenlerden dolayı görünür ya da tartışılır hale getirmek istediği şeye harcadığı caba ve konusudur. Dar toplum kesitinde gündem yaratmak söz konusu olabileceği gibi geniş toplum kesiti esas alınarak gündem yaratmak da söz konusu olmaktadır. İşleyiş, etkinlik ve organizasyon/örgütlenme açısından baktığımız zaman, gündem kelimesi kendisini hacim ve dikkat çekme genişliği ile en çok yığınsal karakter faaliyetlerinde tam halini bulmaktadır.
İki türlü gündem yaratılır.
Ülke ve toplum ihtiyaçlarının yaratmış olduğu yeni açılımlara ön almak ve bunun gerekleri olan hukuksal, kültürel ve felsefi boyutunun toplumda maddi güç olmasını, egemen olmasını sağlayabilmek çabasında olmak.
İhtiyaçları görüp de, bunların çözümlemesi yoluna girmek yerine var olanın devam etmesinin imkanlarını çoğaltmak çabası.
İhtiyaçların çözümüne pozitif noktada durmanın getirileri, içinde yaşanılan toplumun ekonomik-kültürel ve sosyal gelişimine tekabül edeceğinden dolayı; toplumda, o topluma refahın geniş anlamıyla ve o toplumun kendi yaşamında net olarak göreceği, gördüğü noktasına varmasına netice olmasını beraberinde getirir. Ki, bu o toplumda moral gücün yükseklere çıkmasına vesile olmasını sağlamış olur.
İhtiyaçları görüp de sorun karşısında pozitif çözümcü olmak yerine, sorunları yok sayma ya da yok derekesine düşürme noktasına taşımak için geliştirilen çabalar.
Burada her iki durumda da gündem oluşması, oluşturması çabası vardır.
Gündem oluşturmalar, aynı zamanda siyaset yapılanmalarının güçlerinin, siyasetlerini yürütme yapacak noktalara taşıdıkları durumda; oluşturdukları siyasetin hakikatin kendisiyle örtüşüp örtüşmediğini de ortaya çıkmasını sağlamaktadır.
Oluşturmuş oldukları siyasetin, hayatın gerçekliğine çarpması durumunda; kendi tarihsel hallerinin bir araya getirmiş olduğu yekünle birlikte, somut verilerin sonucu olarak siyasal iradelerinin erk olma hallerinden vaz geçeceklerdir ya da somutun hali olan tıkanmayı aşmak için güç yoğunlaşmasını sağlamaya yönelik ara gündemler oluşturacaklardır.
Siyasetin karakterine baktımızda kendi siyasi kimliğine ters düşen pratikler yaratılması zorunluluk haline gelmişse ve bu zorunluluk aynı zamanda kendisinde diyalektik dönüşüme sonuç olmuşsa, burada gündem oluşturmak pozitif karakter almaktadır.
Yok eğer; somuta kendi siyasi perspektifini giydirmek, kendi siyaset çözümlemelerinin doğru olduğunda ısrarlı olmak ve bunu inata dönüştürme noktasına geldiği durumda; gündem, istismar etmek ana ilkesi üzerine kurulma haline gelmiş olur. Gündemin bu karakteri, toplumu asimile etmeye müktedir olma özelliğine sahip olmaya; toplum, gündem vasıtasıyla kandırılmaya çalışılıyor haline gelir. İnkar ve gerçeği boğmak egemen edilmeye çalışılan tarz olur.
Siyasette gündem oluşturma ya da gündem yaratma; aynı zamanda toplumun gelmiş olduğu psikolojik toplam ve ekonomi ile siyasetin ne kadar takatı kalmış haliyle de yakından ilgilidir.
Eski tarzın toptan tükenmiş olduğu zamanlarda, yeniye meyil eden her söz ve davranış zaten kendi içinde gündem olmaya potansiyel bir durumdadır. Gündem yaratma bu anlarda en kolay hallerini yaşar ve tamamen özlemin ürünü olan toplumsal duruştan dolayı yanlış hedeflemeler yapılmışsa bile bunun siyaseten götürüsü de pek tahripkar olmamaktadır.
Gündem yaratmak, siyasi erkin; kendi projelerini hayata kaim etme için yaptığı yürüyüşten, toplumun ve siyaset kurumlarının duyarlılığını güçsüzleştirmek için yöntemlere de baş vurmaktadır. Bu durumda, gündem yanıltma üzerine kurulmuş olmakta ve bunun dışarıya dönmüş hali de toplumu aldatmak olmaktadır.
Gündem oluşturmak her zaman basit karakter halinde değildir. Tıkanmaların, hareketsizliklerin yaratmış olduğu özlem, karşılığını bulmaması oranında özlem yeni bir boyut kazanır. Merkezi gündem oluşturma gücünde olan siyasetin elinde gündem oluşturma, hızla ona karşı yeni gündemin rahmi olma haline dönüşür. Merkezi gündem oluşturma gücü, bu noktada atacağı ya da attığı her adım onu gündemin alt sıralarına doğru sürüklenmesine dönüşmeye başlayacaktır.
Bir zamanlar gündem oluşturan bir karakter olan bu yapı, artık gündemin konusu olacaktır. Ve bu noktada da o artık; hiç bir cazibesi kalmamış, üzerindeki ışıltı pullarının düşmesinin ortaya çıkardığı yalın halinde olacaktır.
O, artık en fazla gündeme konu olan obje karakterindeki siyaseten meftalaşan bir karakter hali olmuş olur.