yaklaşımlarRasıh KeskinerÇevre kirliliğinde rekora doğru – Rasıh Keskiner
yazarın tüm yazıları:

Çevre kirliliğinde rekora doğru – Rasıh Keskiner

279 Takipçiler
Takip Et

Yeniçağ podcastını dinleyin

Bir zamanlar çevre temizliği ile tanınan, bilinen ve övünen Kıbrıslılar, Kıbrısın kuzeyinde her alanındaki kirlilik ile sanırım bir rekora doğru ilerliyor,

Tabii bu çevre kirliliği açısından Kıbrısın kuzeyini geri kalmış pek çok ülke ile kıyaslamıyorum,

Kıyasladığım Kıbrısın güneyi, Avrupa ülkeleri ve dünyadaki pek çok turizm ülkeleridir,

Kıyasladığım aynı coğrafya parçasının 10-15 yıl öncesidir,

Kıyasladığım 20-25 yıl öncesidir,

Her geçen yıl çevre kirliliği açısından daha da kötü bir durum söz konusudur,

Her geçen gün, dünya ülkeleri içerisinde kirlilikte önde giden bir kaç ülkeyi daha geride bırakarak daha da kirliliğe doğru ilerlemektedir,

Bu duruma neden ve basıl gelindi,

Elbette ki bunun çeşitli nedenleri vardır,

En başta, kim ne derse desin, nasıl değerlendirirse değerlendirsin, artırılan nüfus yapısı ile mevcut alt yapının bunu taşıyamaması,

Bunun sonucu şehirlerde gecekondulaşmalar oluşmaya başladı,

Şehirlerin en zengin yerleri olan merkezlerinde, kent çevrelerinde sağlıksız yapılarda sağlıksız bir yaşam oluştu,

Bu yapı her yönden çevre kirliliğinin artmasına neden oldu,

Çevre kirliliğine ikinci bir neden, Rum mallarının yağmalanması için her isteyenin her istediği yere inşaat yapması,

Annan planı döneminde hatırlayınız, Rum dönerse bir karış boş toprak bulmasın, pompalaması ile dağ taş inşaatlarla dolduruldu,

Bunun sonucu birçok yarım inşaat, sağlıksız yapı çöplük halinde hala ortada durmakta,

Bir diğer neden kaçak içgücünün varlığı,

Ucuz emek peşinde olan işverenlerin, bilhassa Türkiyeden gelen işçilerin sağlıklı ortamlarda barınmak için hiçbir tedbir almamaları, bu insanların çağdışı koşullarda şantiye ve benzeri barakalarda kalmak zorunluluğu sonrası çevre sorunlarının artmasının bir diğer nedenini oluşturmakta,

Kent- köy planlamasının yapılmaması, her tarafın belediye ilan edilmesinin de çevrenin bozulmasına, çevre kirliliğinin artmasına neden oluşturdu,

Yaygın yapılaşmanın ta başından önlenmemesi, kent-köy sınırlarının belirlenmeyerek o sınırların dışına imar izni verilmesi çevrenin tahrip olmasına ve kirlenmesine neden oldu,

Kent Yönetimleri, belediyeler,  kendi sınırları içini temizleyemezken tüm köylerin belediye ilan edilerek en yakın belediyelere bağlanması bu çevre sorunlarının daha da aertmasına yardımcı oldu,

Kendi sınırları içini temizleyemezken, sınırları ve nüfusu aretan belediyelere yeni külfetler getirdi,

En başta genişleyen ve sınırları içine alınan bölgeye, köylere, hizmet için yeni araç gereçe ihtiyaç duyuldu,

Yeni personel istihdamına ihtiyaç duyuldu,

Bu yeni araç gereç ve personel istihdamı politika cambazlarını iştahını kabarttı,

Herkes bir adamını belediyelere sokmaya çalıştı,

Böylece belediye personel sayısı bir çırpıda nerede ise ikiye katlandı,

İstihdam edilenlerin bir kısmı iş yapmak için değil, seçim yatırımı için isthdam edildi,

Sonuçta gelirleri belli olan belediyeler, sağlıklı hizmet verememeye, yeterince temizlik yapamamaya, ve giderek personelini ödeyememeye başladı,

Ne oldu da köy yönetimleri ortadan kayboldu,

Ne oldu da köyler belediyelerle birleştirildi,

Tamamen politik bazı hesaplar sonucu yapıldı bu işer,

Oysa köy yönetimleri çok etkindi bu memlekette,

Muhtarın belediye başkanlarından daha fazla yetkileri vardır,

Ama ne oldu, muhtarlar siyasi partilerin örgüt  başkanları oldu, görevlerini yapamaz duruma getirildi,

Bu çarpık yapılaşma sonucu, yolsuz, kaldırımsız sağı solu çöp artıkları ile dolu kentler oluştu,

Ev atık çöplerinin çöp bidonu olmadığı için çoğu mahallelerde yolun içinde günlerce beklediği,

Şehirler arası anayol kenarlarının, araç kullanan aslanların yolda seyrederken, araçlarından savurdukları pet şişe, kola- bira şişeleri ile dolu,

Piknik alanları bir başka alem,

Bir de kanalizasyonların yarattığı sorunlar,

Hesapsız kitapsız kapasitelerinin çok üstünde yapılan ilave bağlantı sonucu çalışamayan arıtım tesisleri..

Bunun sonucu bazı  kanalizasyon atık sularını direkt denize dökülmekte, kimi atık suları yollar içinde, apartman altlarında akıp gitmekte, bilhassa Lefkoşada da kapasite fazlalağı nedeni ile bağlantı kaçakları ve arıtım tesislerindeki arızalar nedeni ile kokudan etrafta durulamamakta,

Ve sonuçta her şeyi ile, her alanı pislikten, çevre kirliliğinden geçilmeyen bir duruma getirildi Kıbrısın kuzeyi,

Tabii bu durumdan rahatsız olmayanlar da vardır, Ama  alışkın olmayanların da bu durumdan çok rahatsız oldukları ortada.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
334AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin