30 Ekim 1989.
Yeni bir sesin, örgütlü bir mücadelenin kuruluş tarihi,
Kıbrısın kuzeyindeki gidişin gidiş olmadığını, bu gidişin Kıbrıslının yokoluşunu getireceğini görüp de mücadele çağrısı yapan ve mücadele başlatan bir hareketin kuruluş tarihi,
Kıbrısın ve Kıbrıslıların yeniden birleştirilmesini hedefleri arasına alan siyasi bir örgütün kuruluş tarihi,
Kıbrısın bir bölümünü işgal edip, buradaki her şeye müdahele eden, buradaki yapıyı kendi çıkarları çerçevesinde oluşturmaya çalışan TC asker sivil yönetimlerine ve onların yerli temsilcilerine karşı açık mücadele başlatan bir örgütün kuruluş tarihi,
Ve mücadelesini “ Bu memleket bizim- talimatla yönetilmeye hayır” diyerek halkı ayağa kalkmaya çağıran Yeni Kıbrıs Partisinin kuruluş tarihi,
77 kurucu üyesi ile başlatılan bu mücadele 21 yıldır sürmektedir,
Geçen bu süreç, nerede ise çeyrek asırlık bir zaman dilimi, hep mücadele ile geçti,
Bu yola çıkan inançlı insanlar çok zorluklar çektiler,
Çok sıkıntılar yaşadılar,
Tehditler aldılar, saldırılara uğradılar,
Kendileri gibi yakınları da sorunlar yaşadılar,
Yani bedel ödediler, ve hala ödemektedirler,
Egemen güçler böyle bir hareketin kendileri için tehlikesini gördüler ve tedbir aldılar.
Kuruluşu henüz Kıbrısta duyulmadığı halde, kuruluşunun ilk saatlerinde o yıllardaki TC Dışişleri sözcüsü Murat Sungar Radyodan yaptığı bir açıklama ile – Kıbrıs’ta TC karşıtı bir parti kurulduğunu ama halkın bu partiye gereken cevabı vereceğini- duyuruyordu.
Ardından bombalamalar, kurşunlamaklar.
Ve bunu yapmakla Rejim, YKP’nin etrafında bir çember ördü.
Halkın YKP’ye katılımını bir yerde engelledi,
Katılımını engelledi ama YKP’ye olan saygıyı, sevgiyi ve sempatiyi engelleyemedi,
Çünkü YKP bu ülkedeki gerçekleri dile getiriyordu,
Bu ülkedeki gerçekleri açık ve net bir şekilde haykırıyordu,
Yıllardır konuşulması tabu pek çok hususun yıkılmasını sağladı YKP’nin varlığı.
YKP bir yandan Rejimi deşifre ederken bir yandan da sorunların çözümü için öneriler, görüşler ortaya koyuyordu,
İleriye dönük tespitler yapıyordu.
YKP, Kıbrısın geleceğinin Avrupa olduğunu 1990 da ortaya koyarken, bugün Avrupacı görünenler bu tespite şiddetle karşı çıkıyorlardı,
Hatta Kıbrısın AB’ye girişini Kuğulu parkta kutlayan YKP’lilere Mehmet Ali Talat “ peşmergeler” diyerek saldırmıştı.
YKP bu süreç içinde her konuda, her alanda üretim yaptı,
Bu şekilde toplumun pek çok konuda değişimine katkıda bulundu,
Avrupa dedi. Zamanla pek çok siyasi örgüt bu düşünceye sahip çıkmak zorunda kaldı ve destek verdi,
“Bu memleket bizim, talimatla yönetilmeye hayır” işareti toplumun ayaklanmasında önemli rol oynayan platforumun adı oldu,
Bu gidişle Kıbrıslı azınlığa düşecektir, gün gelecek sokakta yürürken Kıbrıslıyı mum ile arayacaksınız dedi, bu tespitimizi de yıllar sonra kabullenenler ve nüfus politikalarının yarattığı sorunları konuşanlar tedbir isteyenler oldu.
Bu memleketteki seçimlerin seçim olmadığını söyledi durdu, seçimi boykot etti, halkın da boykotu için çağrı yaptı ve yönde de hatoırı sayılı bir kitlenin direnişini örgütledi.
Aradan geçen 21 yılda YKP 10 kurultay düzenledi.
Kendi üye ve sempatizanlarının katkı ve desteği ile, çok dar bütçelerle ama mücadelesine devam etmektedir,
Uluslararası alanda YKP kendini kanıtlamıştır.
Avrupa sol partisi üyesidir.
Tüm olumsuz gelişmelere rağmen Kıbrıslıların ve Kıbrısın birleştirilmesi için uğraş vermektedir,
Kıbrıstaki doğal çevrenin korunması, tarihi kültür mirasının korunması için uğraş vermektedir,
Kıbrıslılar arasında giderek kaybolan güvenin yeniden tesisi için uğraş vermektedir,
Gelişmeler içaçıcı görünmemektedir,
Kıbrıslılar azınlığı düşürülmüştür, bir andlaşma henüz yakın görünmemektedir,
Toplumda umutsuzluk hakim sürmektedir,
Ama unutmayalım, çağımızda değişimler çok süratli olmaktadır,
Durum ne kadar zor görüntü çizsede, umut her zaman vardır,
Ve biz bu inançla mücadeleyi sürdürmekteyiz.
YKP’nin kuruluşunun 21. yılında, bu mücadeleyi hiçbir kararsızlık göstermeden sürdüren üye ve sempatizanlarımızı kutlamak isteriz,
YKP’lilerin bu toplumda, Kıbrısta ayrı bir yerleri vardır.
Alınları açık, başları dik yürümeye devam etmektedirler,
Ne mutlu bu onurlu mücadelede bulunanlara, ne mutlu bu mücadeleye destek veren, katkı duyan ve sempati duyanlara.