Kıbrıslılar, “1 Eylül Dünya Barış Günü”nü 1 Eylül akşamı Ledra Palace yakınlarındaki Taksim Sahası’nda gerçekleştirilen ortak etkinlikle kutladı. Etkinlik, aralarında YKP’nin de olduğu iki toplumlu Birleşik Kıbrıs Barış İnisiyatifi ile PEO ve DEV-İŞ tarafından düzenlendi.
Dünya Barış günü etkinliği için kuzeyde Kuğulu Park; güneyde ise Solumou Meydanı’nda saat 19.00’da buluşarak, iki noktadan Taksim Sahası’na yüründü.
YKP da, saat 18:00’de YKP Genel Merkezi önünde toplanarak Kuğulu Parka kendi korteji ile yürüdü.
BM yetkililerinin ortak etkinlik alanına taşınan Yeni Kıbrıs Partisi’nin (YKP) “İsyanımız İşgale” pankartının siyasi mesaj içerdiği ve provokasyon yarattığı gerekçesiyle kardırılması istemesi partililer ile Baraka ve Kıbrıslı Gençlik Platformu ve bazı katılımcıların tepkisine neden oldu. Söz konusu pankart kaldırılmazken, konuşmalar sırasında “İsyanımız İşgale”, “Bağımsız Kıbrıs, Bütün Halklar Kardeştir”, “Son Son Son İşgallere Son” sloganları da atıldı.
Etkinlik, Sol Anahtarı grubunun müzikleriyle başladı. Bunu arada yapılan konuşmalar ve iki toplumlu koronun seslendirdiği eserler izledi. Ortak etkinliğin selamlama konuşmaları sırasıyla PEO Genel Sekreteri Pambis Kristsis ile iki toplumlu “Birleşik Kıbrıs İnisiyatifi” adına KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil tarafından yapıldı. Selamlama konuşmaları ve ortak bildirilerin okunmasından sonra Yunanlı sanatçı Pandelis Thalassinos, Kıbrıslı Türk ve Rum sanatçılar Umut Albayrak ile Vula Konstantinu eserlerini seslendirdi.
Kiristsis: Kendi ülkelerinde göçmen oldular
PEO Genel Sekreteri Pambis Kristsis selamlama konuşmasında Kıbrıslı Rum ve Türk emekçilerin Dünya Barış Günü’nü kutlamak amacıyla bir araya geldiğine işaret ederek, barışın herkesten çok emekçilere gerekli olduğunu söyledi. Kiritsis, hala siyasi sorunların savaşlarla çözümlenmeye çalışıldığını ifade ederek, Kıbrıslıların savaşlardan zarar gördüğünü, binlerce Kıbrıslının savaşlar nedeniyle kendi ülkesinde göçmen olarak acılar çektiğini söyledi.
PEO Genel Sekreteri Pambis Kristsis alanda bulununan siyasi parti temsilcilerine tek tek isimleri ile seslenerek hoş geldin derken yalnızca YKP’ye atlaması da dikkat çekti…
Elcil: Batmayan uçak gemisi
İki toplumlu Birleşik Kıbrıs inisiyatifi adına selamlama konuşması yapan Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Şener Elcil ise insanlığın var olduğu günden beri çıkarlara dayalı savaşların insanlığın kaderi olduğunu ifade ederek, 20’nci yüzyılda yaşanan iki dünya savaşının insanlığın kitle imha silahlarıyla ne kadar büyük yıkımlara neden olabileceğini gösterdiğini söyledi.
Elcil, tüm Kıbrıslıların savaşın yıkım ve göçlerinin acısını çok yakından tattığını ifade ederek, 1950’lı yıllardan beri emperyalizmin çıkarları doğrultusunda kışkırtılan milliyetçilik, şovenizm ve ırkçılığın 1974’te yaşanan trajik gelişmelere neden olduğunu söyledi.
Şener Elcil, “batmayan uçak gemisi” olan Kıbrıs adasında Kıbrıslılar dışında herkesin hak iddia ettiğini belirterek, adada temel çözümün iki toplumlu, iki bölgeli, tek egemenliğe, tek vatandaşlığa, tek uluslararası kimliğe sahip, BM parametreleri doğrultusunda toplumların siyasi eşitliğine dayalı AB üyesi Birleşik Federal Kıbrıs’ın yaratılması olduğunu kaydetti.
Ortak deklarasyon okundu
Ortak Barış deklarasyonu, Barış Derneği’nden Doğan Arşehit ile Hristos Eftimiyu tarafından okundu.
Ortak deklerasyon şöyle:
Nazi Almanya’sının insanlığa karşı saldırısı ve nazizm ile faşizmin milyonlarca kurbanının anısına Sendikalar tarafından dünya eylem günü olarak belirlenen 1 Eylül’de sokaktayız. Ülkemizde ve dünyada barışın egemen olması için hepimiz üzerimize düşen mücadele etme görevini yerine getirmeliyiz.
İnsanlığın yaşadığı en yıkıcı savaşın üzerinden 65 yıl geçmiştir. Ancak, dünyanın her köşesinde savaşlar ve düşmanca faaliyetler insanlığa büyük acılar yaşatmaya devam etmektedir.
Aynı anda, yaşadığımız dünyada ekonomik eşitsizlik, sömürü, yoksulluk ve sefalet büyüyor. İşsizliğin artması, onurlu bir yaşam için insanların yığınsal göçleri, ırkçılığın artışında yeni dalga, iklimsel koşulların değişimi ve büyük çevre yıkımları dünyadaki dengeleri olumsuz olarak etkileyen ve barışı tehlikeye sokan sorunlardır.
İnsan hakları ve işçi hakları için, eşitsizliklerin ve sömürünün olmadığı daha iyi bir dünya inşa etmek için mücadele eden tüm halklara dayanışmamızı ve desteğimizi ifade ediyoruz. Savaşlar ve dünya halkları için mutsuzluk yaratan emperyalist Yeni Dünya Düzeni’ne karşı uluslararası hukuk ilkelerine dayalı, dünya barışı için mücadele eden ilerici güçlerle sesimizi birleştiriyoruz.
En büyük ekonomik krizin yaşandığı 1930’lu yıllardan bu yana, tahmin edilenden daha derin ve daha uzun süreli yeni bir krizin sonuçlarını tüm dünyada çalışanlar en sert biçimde yaşıyorlar. Eşitsizliğin derinleşmesine ve sosyal devletin altının oyulmasına götüren bu krizin, kapitalizmin ve neo-liberalizm krizi olduğu açıktır.
Sistemin, krizin sonuçlarının yükünü çalışanların sırtına yüklemeyi amaçladığını biliyoruz. Dünyadaki tüm çalışanlarla aynı saflardayız ve kapitalizmin yarattığı krizin bedelini çalışanların ödemesini kabul etmiyoruz. Küresel kriz ülkemizdeki çalışanları ciddi olarak etkilerken, milliyetçilik, ırkçılık, yeni faşizm patlama halindedir. Karşı karşıya olduğumuz en büyük tehlike, ülkemizin bölünmüşlüğünün devamıdır.
Bizim temel önceliğimiz barış ve adamızın yeniden birleşmesi mücadelesidir. Tek egemenliğe, tek vatandaşlığa ve tek uluslararası kimliğe sahip tek devlet çerçevesinde, ilgili BM parametreleri doğrultusunda, iki bölgeli, iki toplumlu, iki toplumun siyasi eşitliğine dayalı federal çözüm arayışlarına kararlı bir biçimde bağlı olmaya davet ediyoruz.
Çözüm; iki toplum arasında varılan üst düzey antlaşmalar çerçevesinde olmalı, Avrupa ilke ve değerlerine dayanarak vatandaşların insan haklarına saygı duymalıdır.
Görüşmeler sürecini istenilen sonuca bir an önce varılmak üzere destekliyoruz. İki toplum liderini Kıbrıs’ı yeniden birleştirecek ve onu özgür, bağımsız ve Kıbrıslıların tümünün vatanı kılacak çözüm hedefine ulaşmak için çalışmaya ve bir sonuca varmaya davet ediyoruz.
Üzerinde anlaşmaya varılmış bir çözümün hayata geçmesi için müzakerecilerin yapıcı bir ruhla ve iyi niyetle yoğun bir biçimde çalışmaya devam etmelerini istiyoruz. Müzakere masasında bugüne kadar varılan antlaşmalardan geri adım atılmamalıdır. Zamanın geçişi çözüm hedefine değil bugünkü durumun kalıcılaşmasına yardım etmektedir. Tüm ilgili tarafları, adamıza barış getirecek ve ülkemizi yeniden birleştirecek bir çözüm için çabalarını yoğunlaştırmaya davet ediyoruz.
Kıbrıs sorununun çözümü ve Kıbrıs’ın yeniden birleşmesi dünya barışına önemli bir katkı sağlayacaktır. Bu çerçevede Kıbrıs’ın tümünün askersizleştirilmesi önerimizi tekrarlıyoruz.
Birleşik Kıbrıs İki Toplumlu Barış İnisiyatifi, PEO ve DEV-İŞ olarak Barış için Dünya Eylem Günü olan bu günde, çözüm ve ülkemizin yeniden birleşmesi iradesini bir kez daha vurgularız.
Bu amaç için tüm Kıbrıslıları 1 Eylül’de bizle birlikte olmaya çağırıyoruz.